AHMET AĞAOĞLU’NA OPERASYON MU ÇEKİLİYOR?
Trabzonspor Basketbol Kulübü’nde işler tam yoluna girdi denilirken darma dağın oluyor. Son yaşanan olay ise Trabzonspor armasına ismine yakışmadı! Bu duruma krizi neden getirdiler? Kimse buna bir şey diyemiyor. Yöneticilerin, başkan Abiş Haopikoğlu’nun ağzını bıçak açmıyor. Yabancı oyuncular alacakları nedeniyle Eskişehir maçına çıkmadılar. Paul Harris, Sarunas Vailiauskas, Tomislav Zubcic, Osiris Eldridge, Chris Obekpa, Calep Green ve Brady Heslip. Trabzonspor Basketbol Kulübü yazılı açıklama yaparak yabancı oyuncuları art niyetli buldu ve bütünüyle sözleşmelerini fesih etti. Şimdi Trabzonspor Basketbol elindeki yerli oyuncularla sahaya çıkacak. Yalnız daha önce yendikleri takımlar isyanda. Trabzonspor’a türlü suçlamalar getiriyorlar. “Rakiplerimizle yerli oyuncularıyla oynayacaklar bize güçlü gelmişlerdi” diyorlar.
Öte yandan bordo mavi camiada belli kesimler, “Bu yapılan basit bir şey değil. Yabancılar ikna edilebilirdi. Son anda ödeme yapmayı beceren sayın başkan bu defa nedense önemsemedi. Takımı basketbol camiasında Trabzonspor camiasını spor camiasında basit duruma düşürdü. Bu Ahmet Ağaoğlu’na yapılan bir operasyondur. Yeni başkanı zayıflatma küçük düşürme operasyonudur. Muharrem Usta dönemi olmadı da hemen Ağaoğlu’nun geldiği an oldu nedense? Muharrem Usta Abiş Hopikoğlu’nu başkanlığa getiren isimdir. Usta gitti sıranın kendisine geleceğini bildiğinden bunu yaptılar.” diyorlar. Tabi bu bir iddia. Biz buna inanmıyoruz. İnanmak istemiyoruz! Ama kötü niyet varsa ortaya çıkar.
Ayrıca her ne olursa olsun basketbol yönetimi, bir an önce bu krizin devam etmemesi, Trabzonspor’un ligden düşmemesi için çaba sarfetmeliler. Kriz yönetimi oluşturmalılar. Bugüne kadar oyuncu transfer etmekten ve saçma anlaşmalar yapmaktan geri durmayan kulübün menajeri Nihat Mala hakkında da bu krizi bu duruma nasıl getirdiğinin hesabını sormalılar. Her şeye rağmen her yaptığı hatalara rağmen başkan ve yönetici Derya Günal sesini çıkarmadıklarına göre bunun altında bir şey var. Buna da bir açıklık getirirler diye düşünüyoruz.
Akla bir sürü şüphe geliyor. İddialar havada uçuşuyor. Son olarak.
Daha geçtiğimiz haftaya kadar soyunma odasında yabancı oyuncularla zafer pozu veriyorsunuz bir hafta geçmiyor yabancıları, “Bize verilen sözler tutulmadı” diye sahaya çıkmıyor sonra da onları hain ilan ediyorsunuz! Bu nasıl bir yönetimdir? Öyle değil mi?
SÜLEYMAN SOYLU’YU İKNA EDEMEDİLER
Eski Bakanlardan Faruk Özak’ın hayali Çakırgöl’ü kayak merkezi yapmaktı. Yapamadı. Yarım kaldı. Halen daha tozlu raflarda yerini koruyor. Lakin yolu yapılıyor. Şimdi Bakan Süleyman Soylu’nun da turizm konusunda en çok üzerinde durduğu Arsin Yanbolu üzerinde Gümüşhane sınırındaki Santa Harabeleri. Trabzon’a geldi oraya çıktı. Dereye elini soktu. Üzerinde HES projeleri olduğunu biliyor. Yeni lisanslar alındığını da. İnşallah bir dahaki gelişinde elini soktuğu dere suyunu azalmış, tuhsuz, vitaminsin beti benzi atmış görmez! Yanında Gümüşhane ve Trabzon Valileri de vardı. Onlardan bilgi aldı. Her ikisine de tembihledi. Burayı turizme kazandıracağız ne gerekiyorsa ben yapacağım. Ne istiyorsanız benden isteyin. İlk etapta ulaşım sorunu için 2 milyon daha çıkarıldı. Arsin Belediye Başkanı Erdem Şen her iki validende sağlam çalışıyor. Şimdi orada gelen turistleri ağırlayacak noktalar yapılacak. Temel ihtiyaçlar için. Oranın muhtarı Soylu’ya, “Sayın bakanım bunlar için ahşap bir tesis yapalım” dese de Bakan Soylu, “Tek bir yapı istemiyorum. Taşıyıcı olsun. Karavan getirin” dedi. Bakan Soylu’ya ısrar etseler de ikna olmadı.
Süleyman Soylu artık konuşmuyor acaba neden? Acaba Ankara’da sert rüzgârlar esiyor aralar mı açık? İddialarına da Trabzon’da katıldığı partisinin Gençlik Kolları toplantısında cevap verdi. Nasıl mı? Konuşmasında muhalefet partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na seslenerek, “Kılıçdaroğlu. Bu ülke insanları insanlığını dolara satmaz. İnsanları ölüme mi yollasaydık? Yanı başımızda Türkiye’ye saldırmak için tahkimat yapan terör örgütüne karşı ‘aman dolar yükselmesin’ diye kafamızı kuma mı gömseydik?” diye seslendi.
Süleyman Soylu yine muhalefet liderine gönderme yaptı. Bu arada kulislerde konuşula o iddiaları da çürüttü. Kongrede Trabzon’da yapmak istediği projeleri de sıraladı. Erzincan - Trabzon demiryolu uygulama projesinin 1 ay içinde başlayacağını belirtti. 900 yataklı şehir hastanesinin yüksek planlama kurulundan çıktığını söyledi. Yatırım adasının önemine vurgu yaptı. Son olarak, “Ne söz verdiysek yapıyoruz” dedi.
Süleyman Soylu Trabzon’a çok fazla girmiyor. Çok lokal siyasete girmiyor. Bu önceki yaşadıklarından dolayı olabilir. Trabzon’un içine girdikçe zarar gördüğünü düşünebilir. Böyle kendince bir karar almış olabilir. Bu gözlemledik diyebiliriz. Partide bazı isimlerle de arayı soğuttu.
Ama girmiyor diye yapılan hataları, il ve Ortahisar ile milletvekillerinin yaptıkları yanlışları görmezden gelmeyecek. Anında müdahale edecek hesap soracak. Bunun için zamanını bekliyor diye düşünüyoruz.
AYASOFYA CAMİ Mİ OLSUN MÜZE Mİ TARTIŞMASI YİNE ALEVLENDİ
Trabzon tarihi Ayasofya müze mi yoksa cami mi olsun tartışması yine gündeme geldi. Trabzon Mimarlar Odası Başkanı Gürol Ustaömeroğlu, “Bizim cami ya da müze diye bir ayrımımız yok. Odamızın konuya yaklaşımı Trabzon turizmine mal olmuş bir yapının korunmasına yöneliktir. ” diyerek kendini savundu. Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, daha önce, “Müze taleplerine saygı duymuyorum. Buranın restorasyonunu cami olarak tamamlayacağız.” demişti. Bazı sivil toplum örgütleri de müze olmasından yana. Lakin Vakıflar Genel Müdürlüğünün kesin kararı var. Bu karara rağmen tepkiler dinmiyor. Bakalım daha ne kadar daha sürecek.
TABİPLER ODASINA KADIN BAŞKAN
Trabzon Tabip Odası’nda geçtiğimiz gün seçim gerçekleştirildi. Akçaabatlı aile hekimi Dr. Ebru Sivri, Trabzon Tabipler Odası’nın en genç ve ilk kadın başkanı olma unvanını elde etti.
Akçaabat Söğütlü’de aile hekimliği yapan Dr. Ebru Sivri, seçim sonrasında sitemize yaptığı açıklamada “Yaklaşık 4 yıldır odamız bünyesinde çeşitli kurullarda ve son iki yıldır da yönetim kurulunda görev aldım. Trabzon Tabip Odası’nın ilk kadın başkanı olmak çok gurur verici. Ama asıl önemli olanın tüm meslektaşlarımızı kapsayacak şekilde etkin bir hizmet vermek olduğunu düşünüyorum. Kıdemli meslektaşlarımızla, yeni mezun meslektaşlarımızı aynı çatı altında toplamayı başarabilmek en önemli görevimizdir. Bir önceki yönetimin çalışmaları sayesinde son yıllarda odamız maddi ve manevi anlamda gözle görülen bir gelişme kaydetmiştir. Hem il içindeki, hem de il dışındaki çalışmalarıyla meslektaşlarımızı başarıyla temsil etmişlerdir. Yeni dönemde yönetim kurulu olarak hedefimiz; aynı çizgide kalarak, devralacağımız bayrağı daha ileri bir seviyeye taşımak olacaktır” dedi.