Sosyal medya platformu Facebook'un kurucularından Chris Hughes, şirketin CEO'su Mark Zuckerberg'in sosyal medyayı tekelleştirdiğini savunarak, Amerikan hükümetine adım atma çağrısında bulundu. Hughes, 'Zuckerberg'in büyümeye odaklanması, onu tıklanmalar uğruna güvenlik ve nezaketi kurban etmeye itti. Facebook'un içerik akış algoritmasının kültürümüzü değiştirebileceği, seçimleri etkileyebileceği, milliyetçi liderleri güçlendirebileceği konusunda daha fazla kafa yormadığımız için kendim ve Facebook'un ilk ekibi adına hayal kırıklığına uğradım' dedi.
Önceki yıllarda Facebook ile yollarını ayıran Hughes, New York Times gazetesine "Artık Facebook ile ilişkiyi kesme zamanı" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Facebook'un yaptığı yanlışlar yüzünden "kızgınlık ve sorumluluk" hissettiğini kaydeden Hughes, "Şirket yöneticileri ne kadar iyi niyetli olurlarsa olsunlar, tekelleri dizginleme geleneği olan bir milletiz. Mark'ın gücünün bir benzerine daha önce rastlanmadı ve bu güç Amerikan karşıtı." ifadesini kullandı.
Hughes, Zuckerberg'in Facebook, Instagramve Whatsapp gibi önde gelen sosyal medya platformlarını elinde tutan şirketteki etkisini "afallatıcı" olarak yorumlayarak, "Zuckerberg, şirketin oy imtiyazlı hisse senetlerinin yaklaşık yüzde 60'ını elinde tutuyor. Bu da Zuckerberg'e algoritmalar, gizlilik ayarları hatta alınan mesajlar hakkında bile kontrol hakkı veriyor." uyarısında bulundu.
"Tıklanmalar uğruna güvenlik ve nezaketi kurban etti"
Zuckerberg ile 2017'den bu yana görüşmediğini ancak onun "iyi ve kibar bir insan" olduğunu vurgulayan Hughes, şu ifadeleri kullandı:
"Ancak Zuckerberg'in büyümeye odaklanması, onu tıklanmalar uğruna güvenlik ve nezaketi kurban etmeye itti. Facebook'un içerik akış algoritmasının kültürümüzü değiştirebileceği, seçimleri etkileyebileceği, milliyetçi liderleri güçlendirebileceği konusunda daha fazla kafa yormadığımız için kendim ve Facebook'un ilk ekibi adına hayal kırıklığına uğradım."
Hughes, Facebook'un farklı şirketlere bölünmesi ve hükümetin Facebook'un tekelleşme ve veri gizliliği ihlalleri konusunda adım atması gerektiğini belirterek, "Mark ZuckerbergFacebook'un yaptığı yanlışları artık düzeltemez, ancak hükümetimiz yapabilir." mesajını verdi.
Facebook'un güvenilirliği tartışılıyordu
Nisan 2018'de Londra merkezli Cambridge Analytica adlı veri analiz firmasının, Facebook'un 87 milyon kullanıcısının hesaplarından izinsiz topladığı kişisel verileri, ABD'de Kasım 2016'da yapılan başkanlık seçimleri ile İngiltere'de Haziran 2016'daki Avrupa Birliği (AB) referandumunu etkilemek için kullandığına dair suçlamalar, küresel ölçekte bir krize yol açmıştı.
ABD ve Avrupa'daki düzenleyici kurumlar, Facebook hakkında soruşturma başlatmış, gelişmelerin ardından ünlü sosyal paylaşım sitesinin hisseleri büyük değer kaybetmişti.
Son olarak New York Times gazetesi, Facebook'un, kullanıcılarının kişisel verilerini rızalarını almadan Microsoft, Amazon, Spotify gibi dev şirketlerle paylaştığı ve bu veri miktarının Facebook'un açıkladığından daha büyük boyutlarda olduğunu iddia etmişti.
Netflix ve Spotify gibi bazı şirketler Facebook kullanıcılarının verilerine rızaları dışında ulaştıkları iddialarını yalanlamıştı.