Turkcell tarafından bu yıl 7.’si düzenlenen Turkcell Teknoloji Zirvesi’nde mobil cihazlar hakkında açıklamalarda bulunan Samsung Kurumsal İşletme Müdürü Tansu Yeğen, akıllı telefonlarda yaşanan güvenlik sorununa getirilen çözümleri katılımcılarla paylaştı. Hayatımıza giren akıllı teknolojinin beraberinde güvenlik sorununu getireceğini ifade eden Tansu Yeğen “Samsung olarak Knox adını verdiğimiz bir güvenlik yazılımı geliştirdik. Burada cep telefonu iki ayrı alana ayrılıyor. Telefon iki ayrı alana ayrıldıktan sonra kişiler özellikle güvenli bilgilerini o alanda topluyorlar. Şirket, kişilerin o alanda çalışmalarını istiyor. Kendinize ait bir alanınız oluyor. Samsung’da bütün çalışmaları bu şekilde kullanıyoruz. Bu güvenlik yazılımı sadece Samsung akıllı telefonlar tarafından değil, diğer marka akıllı ürünler tarafından da bulut üzerinden destekleniyor” dedi.
TEKNOLOJİ DENDİĞİNDE AKLA GELEN TEK ZİRVE
Bu yıl 7.’si düzenlenen ve 112 oturumda 200’ü aşkın fikir önderini 12 binin üzerinde davetliyle bir araya getirme hedefiyle Haliç Kongre Merkezi’nde başlayan zirvenin teknoloji dendiğinde akla gelen ciddi bir zirve olduğunu söyleyen Turkcell Bireysel Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Burak Ersoy, “Bu birkaç senedir yapılan ve artık teknoloji denildiğinde akla gelen ciddi bir zirve haline geldi. Başlangıcında bundan biraz daha küçük bir alanda gerçekleşiyordu ama şimdi neredeyse salonlara sığmıyoruz. Konu çeşitliliği açısından da ciddi anlamda Türkiye’de yakın zamanda bölgede de etkili olacak bir zirve olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Teknolojideki değişimlerin hızla gerçekleştiğini vurgulayan Burak Ersoy, yaşanan bu hızlı değişim hakkında şunları söyledi: “1994 yılındaki cep telefonunun o şeklini ve bugün geldiği halini hayal etmek mümkün değildi. Bugün geldiği noktada etrafını algılayan, mesajlaşan ve başka makinelerle konuşan mobil cihazlar karşımıza çıkıyor. Normalde başka bir sektörde 20 yılın içine sığmayacak, yüz yılda olacak değişimler burada kısa zaman içinde gerçekleşiyor. Gelecek bilgi üstüne dayalı teknoloji de bilgisiz olmuyor. Bu nedenle teknolojiyi sadece tüketen değil üreten olmak önemli. O zaman hem milletçe hem de Türkiye olarak bundan çok fayda sağlayacağız” dedi.
"SELF QUANTİFİED İLE PARAMETLERİMİZİ ÖLÇECEĞİZ"
“Kişinin kendini sayısal olarak takip edebileceği bir teknoloji olan “self quantified” önümüzdeki yıllarda sıkça duyulacak” diyen Yeğen, bu teknoloji sayesinde kişilerin kendi parametrelerini ölçebileceğini söyledi. Akıllı cihazlarla sağlığımızdan işimize birçok şeyi takip edeceğimizi belirten Yeğen, “Akıllı cihaz dediğimizde akıllı cep telefonlarından başlıyoruz ve bu teknoloji saatlere, üzerimize giydiğimiz kıyafetlere kadar gidiyor. Akıllı cihazlar hayatımızı ciddi şekilde domine edecek. Bizim bütün iş yapma şeklimizi, tüketici olarak yaşama şeklimizi, standartlarımızı değiştirecek. Bir bakıma da çok kolaylaştıracak. Bugün saatler her şeyimizi ölçüyor. Gazeteleri, gündemi bu saatlerde takip edebiliyoruz. Akıllı telefonlar, giyinebilir teknolojiler önümüzdeki bir yıl içinde, akıllı evler, arabalar, sağlık hizmetleri şeklinde baş döndürücü bir şekilde geliyor. Selfie yani Türkçeleştirilmiş hali ile özçekimden gelen “self quantified” kendi ölçümüm diye yeni bir kelimeyi önümüzdeki yıl çok sık şekilde duymaya başlayacağız. Hepimiz kendi parametrelerimizi ölçmeye başlayacağız. Akıllı cihazları birçok alanda kullanıyor olacağız” diye konuştu.