Doğu Karadeniz'de, kış şartları nedeniyle gece ahırda tutulan kuzular ile dışarıda kalan koyunların sabah saatlerindeki buluşma anı, anne ile yavrusu arasındaki sevgiyi anlatmak adına çarpıcı görüntüler oluşturuyor.
Türklerin, tarihte hayvanlarıyla yazın yüksek rakımlı yaylalara, sonbaharda ise yaylalara göre daha alçak kışlaklara göç ettiği yaşam tarzı olan ''konargöçer'' kültürü Doğu Karadeniz'de halen sürdürülüyor.
Hayvan sahipleri, şu sıralar sahil kesiminde havaların soğuması, kar yağışı ve otların henüz büyümemesi nedeniyle küçükbaş hayvan sürülerini beslemekte zorlanıyor, yaşamlarını çadırda sürdürdükleri için ise sıkıntılı bir süreç yaşıyor.
Zorlu yaşam koşullarına rağmen bir taraftan sürülerini iyi beslemeye çalışan, diğer taraftan da yeni doğan kuzuları soğuk hava ve hastalıktan korumak için çareler aran hayvan sahipleri, gündüz mera ve otlaklarda otlattıkları koyun ve kuzuları gece soğuktan korunmak için ahırlara alıyor.
Ancak Trabzon'un Arsin ilçesi Yolüstü köyünde, 1200 dolayında küçükbaş hayvanın bulunduğu sürüdeki koyunlar bu kadar şanslı değil. Gündüz anneleri ile dolaşarak beslenen 1-2 haftalık 400 dolayındaki kuzu, gece soğuktan korunmaları için ahıra alınırken, anneleri ahır yeterince büyük olmadığı için geceyi ahırın yakınında çobanların yaptığı etrafı çitle çevrili ağılda geçiriyor.
Koyunları burada yırtıcı hayvanlara karşı çoban köpekleri koruyor. Kuzular, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte çobanlar tarafından ahırdan çıkarılarak, anneleriyle buluşturuluyor.
ANNE İLE KUZUSUNUN BULUŞMA ANI
Buluşma öncesi ahırdaki kuzular ile çitler arasındaki koyunların çıkardığı sesler, anne ile yavrusunun birbirine olan özlemini ve kavuşma anını ne kadar sabırsızlıkla beklediğini gözler önüne seriyor.
Ahırların ve tel örgülerle sarılı bahçelerdeki çitlerin kapısının çobanlarca açılmasıyla meleyerek birbirlerine doğru koşan koyun ve kuzu sürüleri ilginç görüntüler oluşturuyor. Buluşma anı adeta ''annenin en büyük sevgilisi yavrusu'' dedirtiyor.
Anne koyun, sesinden ve kokusundan yaklaşık 400 kuzu arasından kısa sürede bulduğu yavrusunu sütle ödüllendiriyor. Buluşmanın ardından sürü çobanlarca, gün boyunca otlayacakları otlaklara götürülüyor. Akşam saatlerinde ise ayrılık yeniden başlıyor, kuzular ahıra, koyunlar ise açık arazide çitle çevreli yerlerine konuluyor. Koyunlar ile kuzuları gece boyunca sabahki kavuşma anını adeta sabırsızlıkla bekliyor.
ŞANSLI KUZULAR İSE GECEYİ ANNELERİYLE GEÇİRİYOR
Yörede yeterli büyüklükte ahırı bulunan küçükbaş hayvan sahipleri ise gece saatlerinde kuzular ile koyunları aynı ahıra koyuyor, sabah saatlerinde de üşümemeleri için kuzuları ahırda bırakıp anne koyunları otlaklara götürüyor. Otlaktan akşam saatlerinde dönen koyunlar ile geceyi birlikte geçirecekleri kuzuları arasındaki kavuşma anında da benzer görüntüler yaşanıyor.
Arsin'de 400'ü kuzu yaklaşık 1200 küçükbaş hayvana çobanlık yapan Selahattin Bayrak, sürü sahibi ve bir başka çoban ile 1200 koyun ve kuzunun bulunduğu sürüye çobanlık yaptığını anlattı.
Bayrak, havaların soğuk olması yüzünden kuzuları, gece açık alanda kalan annelerinden ayırmak zorunda kaldıklarını ifade ederek, ''Kuzuları gece üşümemeleri için ahıra koyuyoruz, sabah ise annelerine veriyoruz. Kuzular annelerini emdikten sonra sürüyü otlaması için araziye çıkartıyoruz'' dedi.