Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kadir Seyhan, yıllardır av sezonları için yapılan Bu yıl palamut bol olacak veya palamut olmayacak, palamut bol oldu, hamsi olmayacak gibi yapılan açıklamaların birer tahmin olduğunu ve hiçbir bilimsel veriye dayanmadığını söyledi.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Seyhan, avlanabilecek sürüye ne kadar balık katıldığını veya denizlerde ne kadar avlanabilecek balık sürüsü bulunduğunu tespit edecek altyapının ve teknolojinin Türkiye'de bulunmadığını kaydetti.
Her balık avı sezonu öncesinde veya başlarında yapılan açıklamaların bazı parametrelere göre konuşmaktan öteye gitmediğini ve birer iyi niyet beklentisi olduğuna dikkat çeken Seyhan Balıkçılığın çok ileri olduğu Kuzey Avrupa ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de av sezonu öncesi o dönemde denizlerimizde gezen avlanılabilecek sürüye ne kadar balık katıldığını gösteren bir bilimsel veri yoktur. Yapılan tüm açıklamalar birer beklentidir. Parametrelere göre konuşmak ve tahminde bulunmak çok sağlıklı değildir. Mesala bu yıl Karadeniz'de palamut avının çok iyi geçeceği tahmin ediliyordu ve herkes bu konuyla ilgili açıklamalar yapıyordu. Ancak bu yıl Karadeniz'de Akdeniz Palamut'u satıldı, palamutlar Akdeniz'den geldi. Her yıl benzer beklentiler oluyor ancak beklentiler iyi niyetten öteye geçmiyor dedi.
"HAVALARIN SOĞUMASINI BEKLEYELİM"
Prof. Dr. Kadir Seyhan, 1 Eylül'de başlayan av sezonunda 45 günün geride kaldığını hatırlatarak Ancak umutsuz olmamakta fayda var. Meteorolojik hareketler balık sürülerini etkiliyor. Hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi yoğun avlanmayı geciktirdi. Havaların soğuması ile yeniden verimli bir balık avının başlayacağını umut ediyorum diye konuştu.
Türk balıkçılığında avcılığın ön planda olduğunu ve bu avcılığın da yüzde 75-80'inin Karadeniz'de yapıldığını kaydeden Seyhan Son yıllarda yapılan çalışmalar ile bilinçsiz avlanmanın önüne geçildi ve artık balıkçılarımız bilinçli. Balıkçılarımız da olayın farkına vardı. Zaten Karadeniz'deki balık stokundaki gerilemenin sebebi sadece aşırı ve bilinçsiz avlanma değildir. Değişik faktörler vardır. 80'li yılların sonunda yaşanan ekolojik sorun var.
Ayrıca petrol fiyatlarında o dönemde yaşanan artışın balıkçıya yansıması var. Son yıllarda ise küresel ısınma sorunu var. Biz bu anlamda küresel ısınmanın Karadeniz balıkçılığına olan etkisini araştırdık. Son 50 yıldır Karadeniz'in su sıcaklığında 1 dereceye yakın bir artış var. Genel anlamda değil ama özellikle kış aylarında, hamsinin avlandığı aylarda 1 dereceye yakın bir sıcaklık artışı vardır. Bu önemli bir miktardır. Gerçi deniz suyu sıcaklığında 1800'lü yıllardır bugüne baktığımızda her 15-20 yılda bir dalgalanma yaşanır.
Şuan yükselme eğiliminde ancak bu sürekli yükselecek anlamında değil. Eğer bu trend yıllar boyunca böyle devam ederse buradaki mevcut balıklar da kuzeye doğru, daha soğuk sulara doğru göç edecekler. Bugün soframıza gelen birçok balığı o zaman bulamayacağız şeklinde konuştu.
Karadeniz'deki balık türlerinde de eskiye oranla önemli bir azalma olduğunu belirten Prof. Seyhan, eskiden 25'e yakın ekonomik değeri haiz balık türünün bulunduğu Karadeniz'de bugün için başta hamsi olmak üzere istavrit, palamut ve mezgit gibi 3-5 balık türünün kaldığını söyledi.
BALIKÇI MUTSUZ
Yaklaşık 45 günlük avlanma sezonunun değerlendiren Doğu Karadeniz Balıkçı Kooperatifleri Birliği Başkanı Ahmet Mutlu ise hamsinin şimdiden bolca olmasının balıkçı için hiç de iç açıcı bir durum olmadığını söyledi. Hamsinin kilosunun şimdiden 1 TL'ye kadar düştüğünü ancak vatandaşın havaların sıcak olması nedeniyle hamsiye rağbet etmediğini ifade eden Mutlu Vatandaşımız sıcak sudaki hamsinin lezzetli olmayacağını biliyor. O yüzden Karadeniz'e kar suyu düşmesini bekliyor. Havalarda soğuk gitmediği için hamsiye ilgi yok.
Bu da fiyatların düşmesine neden oluyor. Aslında bu sezon Palamut avını hamsiye hazırlık olarak gördük. Palamut bu yıl görünmesine rağmen malesef beklediğimiz ölçülerde avlanma olmadı. Palamut avı balıkçıyı tatmin etmedi" diye konuştu.
Palamutun peşinden giden büyük teknelerin tonlarca yakıt yakmasına rağmen maliyet olarak bunu karşılayamadığını belirten Mutlu "Bazı tekneler 100 ton yakıt yakmasına rağmen bekledikleri kadar av yapamaması zarara neden oldu. Palamutu genellikle küçük balıkçı tekneleri avlıyor. Havaların da sıcak olması avlanmayı olumsuz yönde etkiliyor" açıklamasını yaptı.
Bu yıl başlatılan uygulamayla hamsi nakil belgesi (Kota kontrolü) işleminin kooperatiflere verildiğini hatırlatan Mutlu "Balıkçılar bu kurala mutlaka uyması lazım. Bu uygulama istatistik anlamında veri oluşturacak" dedi.