Trabzon'da, kalp damarları tıkalı olduğu için ameliyat edilen oğluna üzülerek fenalaşan babanın da damarlarının tıkalı olduğu tespit edildi. Ayın hafta içinde başarılı birer by-pass ameliyatı geçiren baba-oğul, tedavileri süresince da aynı odada kaldı.
Trabzon'da yaşayan ve bir firmada otobüs şoförü olarak görev yapan Muammer Akçay (47), yaklaşık 15 gün önce nefes darlığı problemi nedeniyle Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesine gitti.
Burada yapılan anjiyoda kalp damarlarından birinde yüzde 90, ikisinde ise yüzde 70 oranında tıkanıklık tespit edilen Akçay'a, kendi isteğiyle özel bir hastanede Opr. Dr. Emre Baykan, Opr. Dr. Öner Kurt, Opr. Dr. Tuncay Erden ve ekibi tarafından by-pass ameliyatı yapıldı.
Akçay'ın ameliyat çıkışında üzüntüye dayanamayarak fenalaşan babası Selahattin Akçay'ın (67) da yapılan anjiyoda kalp damarlarının üçünün tıkanık olduğu belirlendi.
Bunun üzerine Selahattin Akçay, oğlu ile aynı hafta içinde aynı hastanede by-pass ameliyatı olarak aynı serviste tedavi altına alındı.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Muammer Akçay, nefes darlığı ve göğüs sıkışması şikayetleriyle hastaneye gittiğini, burada kalp hastası olduğunu öğrendiğini belirterek, ''Burada başarılı bir ameliyat geçirdim. Ameliyattan çıktığımda babam beni kapıda bekliyordu. Beni görünce daha fazla dayanamadı ve yere yığıldı. Yapılan anjiyoda onun da kalp damarlarının tıkalı olduğunu öğrendik'' dedi.
-''KALP HASTASI OLDUĞUMUZU BİLMİYORDUK''-
Aynı hafta içinde geçirdikleri ameliyatla sağlıklarına kavuştuklarını anlatan Akçay, ''Babam da ben de kalp hastası olduğumuzu bilmiyorduk, hiç şüphelenmemiştik. Bazı şikayetlerimi çok sigara içmeme bağlıyordum. Şimdi çok iyiyiz, doktorlarımıza ve hemşirelerimize teşekkür ediyoruz'' diye konuştu.
Ameliyatı gerçekleştiren ekibin başı olan Opr. Dr. Emre Baykan, Doğu Karadeniz'de kalp rahatsızlıklarına oldukça sık rastlandığını ifade ederek, ''Kalp rahatsızlıkları konusunda bölgede çok ciddi bir sorun var. Doğu Karadeniz nüfusu yaklaşık 3 milyon. Dünya Sağlık Örgütü verilerini baz alırsak bu bölgede yılda 3 binin üzerinde açık kalp ameliyatı, yaklaşık 16-17 bin anjiyo yapılması gerekiyor'' dedi.
Kalp hastalarının büyük bölümünün hastalıklarının farkında olmadığına dikkati çeken Baykan, ''Muammer Akçay ve babası Selahattin Akçay da kalp hastası olduklarını bilerek gelmediler. Tesadüfler sonucu öğrendiler. Kalp hastalarının yarısı, çeşitli bulgularda doktora gitmeyip, kalp krizi geçirdiklerinde hastaneye geliyorlar. Şu anda çok sayıda kalp hastası, hastalığından habersiz şekilde günlük yaşantısını devam ettiriyor'' diye konuştu.
-''PERİYODİK KONTROLDEN GEÇİLMELİ''-
Kalp rahatsızlıklarının tespiti için periyodik kontrollerin gerekli olduğunu vurgulayan Baykan, şunları söyledi:
''Hastanın hiç şikayeti olmayabilir. Kalp rahatsızlığına benzemeyen şikayetlerle doktora gidip ameliyat olan hastalar var. Bizim iki önerimiz var. Şikayet olduğunda doktora gidiş ertelenmesin. Şikayet olmasa bile belirli bir yaştan sonra, bir de yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, sigara ve şeker hastalığı gibi risk faktörleri varsa bireylerin periyodik kontrollerden geçmeleri gerekmektedir.''
Kalp rahatsızlıklarında genetik yatkınlığın da söz konusu olduğunu kaydeden Baykan, ''Bir kısım hasta sigara, tansiyon, şeker hastalığı gibi risk faktörlerinin hiçbirini taşımamasına rağmen erken yaşlarda kalp hastası olabilir. 70 yaşındaki bir kadın ya da erkek kalp hastası olmuşsa bunda genetik aramak çok anlamlı değil. Ancak 30-40'lı yaşlarda mutlaka diğer aile fertlerini sorgularız'' dedi.