Bahar geldi, Karadenizli kadınlar tarlalarda
Karadeniz Bölgesi'nde kırsal kesimlerde yaşayan kadınlar, baharın gelişiyle birlikte yeniden tarla, bağ ve bahçe işlerine başladı. Zorlu doğa koşullarının hakim olduğu bölgede, çalışan kadınlar renkli görüntüler oluşturuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Karadeniz Bölgesiu00b4nin kırsal kesimlerinde yaşayan kadınlar, genç yaşlardan itibaren aile bütçelerine katkıda bulunmak için bağ ve bahçe işlerinde çalışıyor. Evlerinin geçimine yardımcı olmak için her alanda kendini gösteren kadınlar, zorlu doğa koşullarına aldırış etmeden arazi de çalışıyor.
Çalışkanlıkları ile ön plana çıkan kadınlar, baharla birlikte yeniden araziye çıktı. İmece usulü yardımlaşan kadınlar, bel demiri ile toprağı kazıyor. Ekili tarım arazileri yetersiz olan bölgede, var olan araziler her yıl ekiliyor. İlerleyen yaşlarına rağmen arazide çalışan kadınlar, gençlere de örnek oluyor.
'ÇALIŞMAZSAK HASTA OLUYORUZ'rnrnÇocuk yaşlardan itibaren tarla, bağ ve bahçe işleriyle uğraştığını belirten Asiye Aydın (67), "İnek bakıyoruz, süt satıyoruz. Bağ, bahçe işleri yapıyoruz. Tarlaları ekiyoruz. Çocuklarımız 'bırak' yapma diyorlar, ama yerimizde duramıyoruz. Çalışmazsak hasta oluyoruz. Yoruluyoruz, hasta oluyoruz, ama çalışmak iyidir" dedi.
'KARADENİZ KADINI ÇOK ÇİLE ÇEKİYOR'rnrnTarlada ektiği çilekleri yol kenarında bekleyerek turistlere satan Ayşe Yıldıran (71) ise, "Tarlada kendi ektiğim çilekleri yol kenarında gelen turistlere tabakta satıyorum. Bazen süt, yoğurt satıyorum. Ev yaptık, torunlar okuyor. Bir gelirim yok. Çocuklarım işe giremediler. Kazandığımdan onlara da veriyorum" diye konuştu.
Seher Altuntaş da (60), "Biz çalışmaya alıştık. Sabah erken saatte kalkıp çalışmaya başlarız. Ev işlerinden sonra havalar ısındı, tarlalara indik. Mısır, patates fasulye, lahana ekiyoruz. Hayvanlarımız için yem yapıyoruz. Bu dönemler burada çok önemli. Ekin zamanı geldi. Karadeniz kadını çok çile çekiyor, çok sıkıntı yaşıyor ve çok çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
'ÇALIŞMAZSAK İDARE EDEMEYİZ'rnrnSabahın erken saatlerinde işe koyulduklarını anlatan Fatma Arı (63), "Burada günlerimiz meşakkatli çalışmayla geçiyor. Çalışmak zorundayız ve başka bir gelirimiz yok. Eşlerimizin maaşı bize yetmiyor. Biz de tarlalarda çalışıyoruz. Tarlalardan ektiklerimizi biçtiğimizde çoluk çocuk torunlara vereceğiz. İlla ki çalışacağız. Çalışmazsak idare edemeyiz. Biz ormana da gider, odun da keseriz, yük de taşırız. Şimdi belleme zamanı, kadınlarla toplanıp tarlalarımızı belliyoruz. Yorucu işler tabi, ama alıştık. Evlerimizde duramıyoruz" dedi.