İstanbul Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen operasyonda, aralarında 1 ilköğretim okulu öğretmenin de bulunduğu özel kuryeler vasıtasıyla, Çin, Honkong ve Duabi'den getirdikleri kaçak elektronik eşya dolu valizleri kaçak olarak sokan 39 kişilik çete çökertildi. Şebeke elemanlarının İstanbul'da bulunan 21 ayrı işyerine yapılan baskınlarda piyasa değeri 12 milyon TL olan kaçak eşya yakalandı.
Yapılan teknik ve fiziki takipler sırasında, şebekenin özel kuryeler ayarlayarak Honkong, Çin ve Dubai'ye gönderdikleri ve kuryelerin o ülkelerden aldığı içerisi pahalı elektronik eşya bulunan valizleri alarak Atatürk Havalimanı'na getirdikleri belirlendi. Kuryeleri şık giyimli ve kamu personelinden seçen şebekenin, ayrıca bu kuryelerin isimlerini gümrük görevlilerine vererek onların valizlerini yurda kaçak olarak sokmalarını sağladığı tespit edildi.
"Sallama" adı verilen yöntemle yapılan kaçakçılığı polis, Atatürk Havalimanı Güvenlik kameralarından saniye saniye izleyerek kayda aldı. Gerekli fiziki delillerin toplanmasının ardından operasyon için düğmeye basıldı. Şebekenin kuryelerinin getirdiği valizleri yurda gümrüksüz ve kaçak olarak yurda sokmalarına yardımcı olan, gümrük memurları F.U., Ö.T., Y.G., H.T. ve M.Ö. suçüstü yakalandı.
Şebekenin özellikle dikkat çekmemesi için sabıkası olmayan kişileri ve kamu görevlilerini kurye olarak seçtiği belirlendi. İstanbul'da bir ilköğretim okulunda öğretmenlik yapan 34 yaşındaki S.Y., Dubai'den aldığı 2 valiz dolusu kaçak eşyayı yurda sokarken havalimanında düzenlenen operasyonda suçüstü yakalandı. Şebekeye kuryelik yapan öğretmenin sefer başına bin dolar para aldığı öğrenildi.
BİNLERCE KAÇAK ELEKTRONİK EŞYA
Şebeke elemanlarının işyerlerinin bulunuduğu İstanbul'daki Tahtakale ve Doğu Bank başta olmak üzere, İstanbul'da 18 ilçede ve Trabzon, Artvin ve Şırnak'ta 45 ev ile 23 ayrı işyerine baskın düzenlendi. Baskınlarda bin 153 adet cep telefonu, 120 bin cinsel uyarıcı ilaç, 69 bin 055 adet gözlük, 66 bin 770 adet cep telefonu aksesuarı, 4 bin 193 karton sigara, 2 bin 188 adet hafıza kartı, bin 311 adet giysi, 349 adet giysi, 117 adet kalem kamera, 100 adet faks, 57 adet telsiz telefon, 20 adet anfi, 3 adet ruhsatsız tabanca ile 64 adet fişek ele geçirildi. Kaçak eşyanın piyasa değerinin 12 milyon TL olduğu öğrenildi. Ele geçirilen kaçak eşya arasında sosyete dünyasında yoğun olarak kullanılan altın kaplama 30 bin euro değerinde vertu marka cep telefonu ile 8 bin euro değerinde marka saatlerin de bulunduğu belirlendi.
Çetenin liderliği E.B., organizasyonu yapan M.A. ve kaçakçılık finansmanını ise T.Ö.'nün yaptığı belirlendi. Şebekeye kuryelik yapacak kişileri belirleyen kişinin de Gürcü uyruklu İ.Ü. olduğu tespit edildi.
BİNBİRSURAT ÖZNUR
Kaçakçılık şebekesinde kuryelik yapan Öznur Ocakbatıran'ın kılıktan kılığa girmesi polisleri bile şaşkına çevirdi. Kameralara yakalanan binbirsurat Öznur'un polisleri atlatmak için Atatürk Havalimanı'nda kıyafetlerini ustalıkla değiştirdiği, her seferinde değişik kıyafetlerle geldiği anlaşıdı. Ocakbatıran, bazen başı kapalı bir Arap kadını, bazen gözlüklü bir entelektüel, bazen de Avrupalı zengin bir kadın oldu. Şebekeyi adım adım izleyen polis, kısa sürede Öznur Ocakbatıran'ı tespit etti.
Şebekenin kurye kızlarının sivil kişilerin giremiyeceği gümrüklü sahaha girerek valiz içerisinde bulunan kaçak eşyaları poşetler içerisinde dışarı çıkardıkları kameralara takıldı. Kamera tarafından da görüntülenen kurye kızların gümrüklü sahaya her girip çıktıklarında içeride kıyafetlerini değiştirdikleri görüldü.
KURYE KIZLAR GÜMRÜKLÜ SAHADA
Şebekenin yaptığı tüm kaçakçılık çalışması polis tarafından saniye saniye kamera kaydına alındı. Şebekenin kurye kızlarının sivil kişilerin giremiyeceği gümrüklü sahaha girerek valiz içerisinde bulunan kaçak eşyaları poşetler içerisinde dışarı çıkardıkları belirlendi. Kamera tarafından da görüntülenen kurye kızların gümrüklü sahaya her girip çıktıklarında içeride kıyafetlerini değiştirdikleri belirlendi
Atatürk Havalimanı'nda şebekeyi takip eden polis, şebeke liderinin gümrük memuru ve kurye öğretmenle yaptığı buluşma ve beyaz bir zarf içerisinde verdiği rüşvet de kemaraya takıldı. Şebeke liderlerinden Abdülhalim Türk, ilk önce mavi gömlekle gümrük muhafaza memuru Hasan Talo ile otomobili içerisinde buluştu. Türk, cebinden çıkardığı rüşvet zarfını gümrük memuru Talo'ya verdi. Daha sonra bin dolar para karşılığı anlaştığı öğretmen Selami Yerlikaya ile buluşarak kaçak elektronik eşya getirtmek üzere Dubai'ye gönderdi.