Samsun’un Bafra ilçesinde Kızılırmak Nehri üzerinde bulunan, Neşet Ertaş’ın "Köprüden geçti gelin" türküsüne konu olan Çetinkaya Köprüsü’nde gelin-damatlar uzun yıllardır dilek tutup suya taş atmadan düğün salonuna gitmiyor.
Gelin ve damadın köprüden geçerek dua edip dilek tutarak suya taş atma geleneği Samsun’un Bafra ilçesinde 10 yıllardır devam ediyor. 1937 yılında yapılan tarihi köprü, geçen yıl restore edilerek yeniden hizmete sunuldu. Yörede "Gelin Köprüsü" olarak da adlandırılan Çetinkaya Köprüsü, geçmişte yaşanan acıklı hikayesi dolayısıyla türkülere bile konu olmuş. Neşet Ertaş, "Köprüden geçti gelin" türküsünü bu köprüden esinlenerek kaleme almış ve seslendirmiş.
Düğünler başladı, gelenek devam etti
Korona virüs nedeniyle düğünler bir süredir yapılamıyordu. İçişleri Bakanlığının yayımladığı genelgeyle belirlenen bazı kurallara uyulmak şartıyla 1 Temmuz’da düğünlerin tekrar başlamasıyla Bafra’da evlenecek çiftler Çetinkaya Köprüsü’ne gelip köprüden geçerek dua edip dilek tuttular ve geleneklere göre suya taş attılar.
Polis memuru çift geleneğe uydu
İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büroda görevli polis memuru Ata Üzer ve Yudum Ünlü çiftti de dilek tutuk Kızılırmak Nehri’ne taş atıp davul-zurnanın çaldığı "Köprüden geçti gelin" türküsü ile köprüden geçti. Köprüden geçen çift, polis ekiplerinin eskortluk yaptığı araç konvoyuyla nikah için salonun yolunu tuttu.
Köprünün hikayesi
Bir rivayete göre gelin alayı eski şartlara göre atlarla gelin almaya giderler. Eski tahta köprüden geçerken, atın uçan bir kartaldan ürkmesiyle diğer atların da ürkmesine sebep olur ve eski tahta köprü yıkılarak gelin alayı olduğu gibi ırmakta boğularak can verir. Yerine zamanın Ulaştırma Bakanı Ali Çetinkaya tarafından 1936 yılının ilkbaharında yaptırılan 7 kemerli köprünün inşaatı, 15 Ekim 1937 tarihinde bitirilir ve 4 Kasım 1937 tarihinde Çetinkaya Köprüsü ismi verilerek açılış töreni yapılır. Bu gelinin anısına o gündür bu gündür her gelin muhakkak evlenirken köprüden geçer, dilekler tutulur, ırmağa taş atılır.