Canalioğlu'nun işi bitmiştir!

CHP milletvekili Volkan Canalioğlu’nun sosyal medyada ‘faydasızlar’ başlığı ile CHP’nin eski tüfeklerine veryansın etmesine ilk tepkiyi Cafer Hazaroğlu verdi. Hazaroğlu, ‘Volkan, seçimde umduğunu bulamadığı için, sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor. Vo

CHP milletvekili Volkan Canalioğlu’nun sosyal medyada ‘faydasızlar’ başlığı ile CHP’nin eski tüfeklerine veryansın etmesine ilk tepkiyi Cafer Hazaroğlu verdi. Hazaroğlu, ‘Volkan, seçimde umduğunu bulamadığı için, sorumluluğu üzerinden atmaya çalışıyor. Volkan beyin artık CHP’de işi bitmiştir’ dedi.CHP’nin önemli isimlerinden Olgun Akyüz ise; ‘Siyasette, yapamayan gider yapacaklar gelir. Çetele tutmakla bu işler olmaz, sandıklardan alınan oy ile olur’ dedi. 

HAZAROĞLU’NUN TEPKİSİ!
 
CHP eski il başkanlarından ve milletvekili adaylarından Cafer Hazaroğlu, Volkan Canalioğlu’nun CHP’de işinin bittiğini öne sürdü. ‘Volkan bey kafayı yemiş’ diyen Hazaroğlu, ‘Volkan bey seçimde umduğunu bulamadı. Başarısızlığını örtbas etmek için partiye yıllarını vermiş insanlara atıp tutuyor. Aklınca partiye sahip olmak istiyor. Volkan beyin CHP’de işi bitti. Çünkü, gelecek seçimde milletvekili adayları önseçimle belirlenecek’ dedi.
 
Hazaroğlu şöyle devam etti; ‘Volkan beyin önce geçmişine bakılacak ve kimleri kastettiğini delikanlıca belirtecek. Ömrü sağ iktidarlara memuriyetle geçen ve belediye başkanı seçilene kadar sol partilere oy vermemiş olan, entrikalarla aday olan milletvekili seçimlerinde 1. sıra kontenjanla ön seçimden kaçan insan kendisinin o makamlara gelmesinde katkısı olan insanları parti emektarlarını eleştirme hakkı yoktur. O eleştirdiği insanlar 12 Eylül sonrası MİT takibinde bu partinin kuruluşu için uğraş vermiş partililerdir. 12 Eylül öncesi bu partinin her kademesinde görev almışlardır. Bu ne bencillik ne kindir partinin milletvekili partililerini sanal ortamda eleştiriyor. Seçim sürecinde şu anda belediye meclisine seçilmiş olan iki arkadaşımızın eski partililerimizi de çağıralım istekleri sayın Canalioğlu tarafından kale alınmamıştır. Sizin parti kariyeriniz o partilileri eleştirmeye yetmez. Bu eleştiriyi ancak partimizin okulundan yetişmiş insanlar yapabilir. Bu eleştirileriniz inşallah devam etmez. Sayın il başkanımız genişletilmiş bir toplantı yapar orada konuşuruz’
 
ÇETELE TUTMAKLA OLMAZ! 
 
 
Olgun Akyüz ise Canalioğlu’nun eleştirilerine hasta-doktor fıkrası ile yanıt verdi ve şöyle dedi:
 
‘Hasta yatakta iken yoğun bakıma alınmış. Aynı doktor, aynı tedaviyi sürdürüyor ama yoğun bakımda da tablo hep geriye gidiyor, hasta düzelme şansını gittikçe kaybetmekte. Ama tedaviyi sürdüren doktor şunları-bunları yaptık, şu ilaçları kullandık, hastanın yanından hiç ayrılmadık, hastayı devamlı sarılıp öptük diyor. Ama sonuç değişmedi ise hastayı değiştirme şansımız olmadığından doktoru değiştireceğiz. Çünkü artık doktor inandırıcılığını kaybetmiştir, kendisine inananların sayısının gittikçe azaldığını görememektedir. Kendisine inananlarla gelebileceği bir yer artık kalmamıştır. Hastayı kaybetmeden bir an önce doktoru değiştirip hastaya kurtulma şansı vermek gerekir. Siyasette de bu kuraldır; yapamayan gider yapacaklar gelir. Çetele tutmakla bu işler olmaz, sandıklardan alınan oy ile olur.’
 
CANALİOĞLU’NUN SÖZLERİ
 
CHP’nin başarısızlığının faturasını, partide daha önce yöneticilik yapanlara kesen Canalioğlu’nun manifesto gibi açıklamasının bir bölümü şöyle;
 
‘Seçimde ortada görünmeyenler hatta seçim öncesi ve sonrası partisini acımasızca eleştirenler var. Bu kişiler sözde partili ve partinin her kademesinde geçmişte görev almış kişiler. Bu eleştirileri yapanlar kendilerini hiç sorgulamazlar. Bu kişiler partilidirler ama partinin büyümesi için hiç gayret sarf etmedikleri gibi partiye de oy kaybettirirler. Nasıl mı? Şöyle bu kişiler kendi iş yerinin yanındaki esnafa selamı esirgerler, cenazeye giderler ancak çınar ağacının altında beklerler, bunları çay ocaklarında halkla çay içerken göremezsiniz, dolmuş duraklarının yerlerini bilmezler, hastane ziyaretleri, kahvehane ziyaretleri onları yorar, semt pazarları bilmezler, dolmuşa binmezler, halkın arasına karışmazlar, seçim önceleri kulüplerde konken oynamaya bayılırlar. Ama eleştirirler.’
 
Yılan benzetmesi!
 
‘Halktan kopuk bir anlayışla yıllardan beri siyaset yapanlar kendilerinin yapamadıklarını yapanları sevmezler, bunlarda Ouroboros (kuyruğunu yiyen yılan) sendromu vardır. Kendilerine göre bir senaryo üretirler, yazarlar, çizerler, kendilerini parti büyüklerinden sayarlar. Parti görevi nedir bilmezler? Bir kısmı da sahada hiç olmazlar, takım anlayışı yoktur. Katılım, dayanışma, paylaşma gibi bir anlayışları olmaz. Onlar her seçim sonrası sisli havadan yararlanmak isterler. Bunlarda emeğe saygı da yoktur.’
 
Sabah namazı sonrası!
 
‘Çalışanı eleştirirken şunu bilmezden gelirler; 6 Aralıkta başlayan ve 30 Martta sona eren seçim çalışma süresinde 400 bini aşkın vatandaşa ulaşılmış, elleri sıkılmış, yüzlerce ev gezilmiş, 48 cenazeye katılınmış, 20 düğüne katılınmış, 21 mevlide katılınmış, 22 kez ilçe ziyaretleri yapılmış, 30 gün belde, köy ziyaretleri yapılmış, 16 kez basın ve TV konuşması yapılmış, 39 kez STK ziyaretleri yapılmış, mahalle toplantıları, semt pazarları, sanayi bölgeleri, kamu kurumu ve kuruluşları, kahvehane ziyaretleri yapılmış, 32 defa hastane ziyaretleri yapılmış, esnaf ziyaretleri yapılmış, kısaca 75 gün sabah namazı sonrası çalışmalara başlanılmış ve gece geç saatlere kadar çalışılmış. 3 ilçede miting yapılmış, 1 büyük miting düzenlenmiş. Bunları bilmezden gelenler emeğe de saygı göstermemiş.’
 
Bu faydasızlar kim mi?
 
‘Bu faydasızlar kim midirler? Şimdi bu kelimelerin arasından cımbızla çekerek kendilerine göre senaryo uydurmaya çalışan olursa onlardır. Bu faydasızlar, partiye bir faydaları olmalarını istiyorlarsa emeğe saygı duyup işlerine baksınlar yeter. Çünkü biz, bize inananlarla partimizi iktidar yapmak istiyoruz.’
 
 
 
 

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Bölgesel Haberleri