Rize'nin İkizdere ilçesinde, İkizdere Deresi üzerinde kurulan Cevizlik Hidroelektrik Santrali'nin (HES) deneme üretimine başlamasıyla santralin suyu tünele aldığı Cevizlik köyü ile suyun tekrar dereye bırakıldığı Armutlu köyü arasındaki 8 kilometre boyunca dere yatağına az miktarda su bırakılması, çevrecilerin tepkisine neden oluyor. İkizdere vadisinde yapımı planlanan 21 HES'ten inşaatı tamamlanan Cevizlik HES'te su tutulmaya başlamasıyla dere yatağına ''can suyu'' olarak belirtilen miktarda su bırakılmaya başlandı. Yapımcı firmanın santralde su tutulmaya başlamasının ardından dere yatağına saniyede 2 bin 800 metreküp su bırakılacağını taahhüt etmesine rağmen en fazla saniyede 500-600 metreküp bıraktığını iddia eden çevreci örgütler, bunun doğal yaşamı olumsuz etkilediğini öne sürerek olaya tepki gösterdiler. Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Şan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Doğu Karadeniz'de yapılan HES'lerden birisinin daha deneme üretimine geçtiğini söyledi. Cevizlik HES için hazınlanan ÇED raporunda can suyu miktarının ilk olarak saniyede 150 metreküp olarak belirlendiğini, bunun üzerine İdare Mahkemesine dava açtıklarını belirten Şan, ''Dava sonucunda mahkeme bu miktarın saniyede 500 metreküpe çıkartılmasına karar verdi. Daha sonra da firma saniyede 750 metreküp bıkacağını taahhüt etti. Ancak biz bunu da yeterli bulmadığımızdan dolayı yeniden itiraz ettik. Sonuçta firma saniyede 2 bin 800 metreküp bırakmayı taahhüt edince mahkeme, davamızın reddine karar verdi. Biz de bırakılacak suyu yeterli bulduğumuzdan dolayı tekrar itiraz etmedik'' dedi. Süreç içerisinde santral inşaatının bitirildiğini, ancak debi ölçerin regülatörün hemen yanına değil, daha aşağıya kurulduğunu ileri süren Şan, bunun sonucu olarak da sanki dereye daha fazla su bırakılıyormuş izlenimi yaratılmaya çalışıldığını iddia etti.
“8 KİLOMETRE BOYUNCA DERE KURUDU DİYEBİLİRİZ”
Şan, bugünlerde santralin deneme üretimine başlaması nedeniyle suyun tutulduğunu ve dereye sadece ''can suyu'' bırakılmaya başlandığını ifade ederek, şunları söyledi:
''Son günlerde etkili olan yağışlar sonucu derenin debisi yükselmesine rağmen santralden bırakılan suyun azlığı, derenin adeta kurumuş gibi görünmesine neden oluyor. Çünkü dereye taahhüt edildiği gibi saniyede 2 bin 800 metreküp su bırakılmıyor. Bırakılan su en fazla 500-600 metreküptür. Neredeyse kuruyan dere nedeniyle sucul yaşam ve bölge iklimi olumsuz etkileniyor. Bu miktardaki suda balık ya da diğer canlıların yaşaması mümkün değil.
Santralin suyu aldığı Cevizlik köyü ile suyun tekrar dereye bırakıldığı Armutlu köyü arasındaki 8 kilometre boyunca dere kurudu diyebiliriz. Kuraklığın artacağı Ağustos ayında derede hiç su kalmayacak. Derede akan suyun yüzde 40'ının can suyu olarak bırakılacağı söyleniyordu. Oysa bırakılan su yüzde 5 bile değil. Hemen yan yana akan santrale alınan suyun debisi ile dereye bırakılan suyun debisi karşılaştırıldığında bu durum çok açık biçimde görülüyor.'' Aynı vadide çok sayıda HES'in planlanmasının da başka bir sorun olduğunu öne süren Şan, ''İkizdere vadisi denizden Ovit geçidine kadar 78 kilometredir. Vadide planlanan 21 HES için açılan su iletim tünelleri ise 64 kilometreden fazladır. Yani 64 kilometre boyunca dere yatağında su akmayacak. Bütün projeler ve bilirkişi raporları bunu gösteriyor'' diye konuştu.