Trabzon Faal Emlakçılar Derneği Başkanı Ayhan Taflan, piyasalardaki siyasal ve ekonomik gelişmelerin, konut kredi faizlerindeki artışın, demire yüzde 100'ün üzerinde yapılan zammın emlak piyasasında daralmaya yol açtığını söyledi.
Konut satışlarını da olumsuz yönde etkileyen bu faktörlerin Trabzon'daki emlak satışlarını neredeyse durdurduğunu ifade eden Taflan, Trabzon'daki emlak piyasasının içinde bulunduğu durumun iç açıcı olmadığını dile getirdi. Konuya bir de alıcı gözüyle bakıldığında tamamen alıcının lehine bir durumun ortaya çıktığını, ellerinde nakiti olan vatandaşlar için gayrimenkul alımının çok cazip hale geldiğini belirten Ayhan Taflan, Trabzon'daki inşaat firmalarının yaşamış oldukları ekonomik sıkıntılardan dolayı, ellerindeki konutu yok fiyatına satmak zorunda kaldığını söyledi. Taflan, Bu durumun bir şekilde konut alımı yapmak isteyen alıcıya yaradığını ancak düşük fiyatla konut alırken dikkat edilmesi gereken hususlar olduğunu kaydederek Konut alacak kişilerin, mutlak suretle bağlı bulundukları il ve ilçelerdeki tapu sicil müdürlüklerinden, satın alacak oldukları gayrimenkulun üzerinde haciz, ipotek, şerh gibi ibarelerin olup olmadığını kontrol etmeleri gerekir dedi.
Taflan, Türkiye genelinde olduğu gibi Trabzon'da da 'ayakçı' diye tabir edilen ve kendilerini 'emlakçı' ilan eden kişilerin bulunduğuna dikkat çekerek şu uyarılarda bulundu:
Bunlar ellerinde çanta ile sokak sokak dolaşıp müşteri arayan insanlardır. Müşteriyi bulup evi kiralıyorlar veya satıyorlar. Ama bir bakıyorsunuz ki ev ipotekli veya hacizli çıkıyor. Bunu iyi tahlil edip ona göre önlem alınmalıdır. Kesinlikle mükellefiyeti olmayan, alt yapısı olmayan elinde her çantalı insana güvenilmemelidir. Yaşanan bu sıkıntılar nedeniyle, mükellefiyeti olan tüm emlakçıların ofislerinin camına oda logosu yapıştırılmıştır. Logonun olduğu ofisleri dikkate almalarını, gerçekleştirilen işlemlerde mutlaka sözleşme yapmalarını öneriyoruz. Herhangi bir sorunla karşı karşıya kaldıklarında, hukuk departmanımız olduğu için, sözleşmeleriyle birlikte bize müracaat etmelerini öneriyoruz.
Konut alımı sırasında tapu işlemlerine de değinen Ayhan Taflan, tapu işlemleri sırasında gösterilecek değerin emlak asgari değeri değil, normal alım satım değeri olmasına dikkat edilmesi gerektiğini de belirterek şunları söyledi:
Örneğin 100 bin YTL'ye satılan gayrimenkulun emlak vergisi, asgari değeri 20 bin YTL ise tapu işlemleri önceki uygulamanın aksine 100 bin YTL üzerinden yapılacak. Buna göre tapu harcı 100 bin YTL üzerinden hesaplanacaktır. Gayrimenkul satışında, satış bedelinin emlak vergisi asgari değerinin olduğu durumlarda ise, emlak vergisi asgari değeri üzerinden tapu harcı ödenecektir. Alım-satımlarda devir değerinin gerçek tutarını yansıtmadığının saptanması durumlarda, aradaki farka isabet eden harç, alıcı ve satıcı adına ilaveten istenecek, ayrıca bu harca yüzde 25 vergi cezası kesilecek. Vergi dairesi beş yıllık zaman aşımı süresi içerisinde, gayrimenkulun gerçek satış bedelini araştırıp cezai işlem yapabilecek. Bu düzenlemeyle oranlar harç olmaktan çıkmış, ciddi bir vergiye dönüşmüştür. Tapu harcı oranlarının yüksekliği sebebiyle, gerçek rayiçlere çıkılması halinde ortaya çıkan farkın satış fiyatına yansıyacağı, bunun da gayrimenkul piyasasında yaşanan durgunluğu biraz daha tetikleyeceği kuşkusuzdur. Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte bu değişen maddenin hemen uygulamaya başlanmasıyla, bu konuda yeterince bilgilendirilmeden ve uyarılmayan vatandaşın ciddi anlamda sıkıntıya düşeceği aşikardır. Belediyeler bünyesinde oluşturulan komisyonlarca tespit edilen emlak vergisi bedellerinin yasal geçerliliği tartışılır ve geçersiz hale gelecektir: