Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Karadeniz gezilerinin 3. durağı olan Trabzon’da valilikte düzenlenen toplantıya katıldı.
Rize’den Trabzon’a gelişte ilk olarak Of ilçesi Gürpınar beldesinde DSİ’nin çeşitli yatırımlarını da inceleyen iki bakan daha sonra Trabzon Valisi Recep Kızılcık’ı makamında ziyaret etti. Vali Recep Kızılcık, ziyarette bakanlara telkariden yapılan fincan takımı armağan etti. Bakanlar ziyaretin ardından Valilik toplantı salonunda düzenlenen Solaklı Vadisi Taşkın Koruma, Rehabilitasyon ve Çevre Düzenlemesi projesi ile Orman ve Su işleri Bakanlığı’nın yatırımlarının görüşüldüğü İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı’na katıldı.
Toplantının açılışında konuşan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, HES’lere karşı tepki olduğunu ve çoğunu da yersiz bulduğunu ifade ederek, “Solaklı Vadisi'ni niye seçtik. HES’lere karşı kamuoyunda bir tepki var. Bunun pek çoğu yersiz aslında ama biz de bu konuda HES’lerden önce bir vadinin durumu neydi, HES’lerden sonra vadinin durumu denir ?, bunu göstermek için böyle bir örnek vadi seçelim dedik. Biri Solaklı Trabzon'da, diğeri ise İyidere Vadisi. Vatandaşlar Solaklı ve İyidere vadilerindeki ekolojik muhteşem çalışmaları görünce diğer vadilerin bu şekilde olmasını isteyeceklerdir. HES’lerin çevreyi tahrip etmediğini, çevrenin bu şekilde turizme açılabileceğini de göstereceğiz. Vadileri o şehir için hayat kaynağı şeklinde düşünüyoruz. Bizim ‘üç E’ prensibimiz vardı. Emniyet, ekonomi ve estetik. Estetik daha önce son plana atılıyordu, hatta dikkate bile alınmıyordu. ‘Bundan sonra birinci plana alınacak’ dedik.” dedi.
“HES’lere ihtiyacımız var. Türkiye’de elektriğin sigortasıdır HES’ler” diyen Bakan Veysel Eroğlu “Biz enerjide yüzde 74’e varan oranda dışa bağımlıyız. Cari açığımızın tamamı bu enerji ithalatından kaynaklanıyor. Yazıktır. Bütün dünyada hidroelektrik enerji, temiz, yenilenebilir ve teşvik edilen bir enerji kaynağıdır. Bütün gelişmiş ülkeler bu kaynaklarının yüzde 85 – 90’ını kullandılar. Hatta bizimle ‘su akar Türk bakar’ diye alay ediyorlardı. Bizim büyük potansiyelimiz var. 180-200 milyar kilovat saatlik bir potansiyel var. 2002 yıllarında Bunun ancak 26 milyar kilovat saatini kullanılabiliyordu, gerisi boşa akıyordu. HES’lerin büyük faydası var. Temiz ve yenilenebilir. Küresel iklim değişikliği ile mücadelede en önemli faktör. Karbon salınımı söz konusu değil. Karadeniz’de ise küresel iklim değişimi sebebiyle gelecekte yağışların yüzde 25 artacağını, anlık yağışların olabileceğini dikkate alırsak, HES’ler aynı zamanda nehri kontrol ettikleri için taşkın koruma için de büyük faydası var” şeklinde konuştu.
Başlangıçta HES’leri yapan bazı firmaların vahşice çalıştığını kabul eden Veysel Eroğlu, “Bunların sayısı fazla değil ama örnek olarak gösterildiler. Bu firmalara gereken cezayı verdik, kapattık, ruhsatlarını iptal ettik. Şu anda firmalar daha çevreci. Bir ağaç keserse 5 ağaç dikmek için gayret ediyorlar. HES’ler bizim için elzemdir. Barajlar, göletler lüks değildir. Mecburiyetten kaynaklanıyor. Sudan mutlaka ucuz temiz yenilenebilir enerji üretmeliyiz. Biz bunu keyif için yapmıyoruz. İhtiyacımız olduğu için yapıyoruz. Madem böyle bir faydası var, çevreci muhteşem projeler yapalım diye karar aldık” diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar da, kentsel dönüşüm projelerinin çevresel bakımdan faydalarını anlattı. Toplantı sonrası bakanlar iftar için DSİ Bölge Müdürlüğü’ne hareket etti.