Dünyanın en büyük fındık ihracatını gerçekleştiren Türkiye'de son yıllarda fındık fiyatları üreticiyi zor durumda bırakıyor. Ülkeye büyük bir girdi sağlayan ürün ne yazıkki üreticiden alınırken hakettiği değeri görmüyor. en az 15 TL olması gereken ürün 7 TL'yi dahi gördü.
Doğu Karadeniz'de vatandaşların en önemli geçim kaynağı olan fındık fiyatları ile memnun etmiyor. Bu yıl az olan ürün nedeniyle rakamın yüksek olması beklenirken yine istenen olmadı ve rakamlar 11 TL'ye kadar geriledi. Sezona 15 TL'den giriş yaparak üretici umutlandıran fındık fiyatı ne yazıkki devamındaki süreçte yine eridi.
GÜNCEL FINDIK FİYATLARI İÇİN TIKLAYIN
Fındık ihracatı düştü!
Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) Yönetim Kurulu Başkanı İlyas Edip Sevinç, yaptığı açıklamada, 2016-2017 fındık ihracat sezonunun 1 Eylül'de başladığını anımsatarak, geçen iki aylık süreçte beklenen ihracatı gerçekleştiremediklerini söyledi.
Hem miktar hem de elde edilen döviz bazında yüzde 30 ile 35 arasında düşüş olduğunu belirten Sevinç, şöyle devam etti:
"2015-2016 sezonunun ilk iki ayında ülke olarak 60 bin 929 ton iç fındık ihraç ederken, karşılığında 597 milyon 225 bin 967 dolar döviz girdisi sağlamıştık. Bu sezonun ilk iki ayında hem miktar hem de dövizde düşüş yaşandı. Miktar bazında 41 bin 647 ton iç fındık ihraç ederken, karşılığında ise 391 milyon 750 bin 548 dolar döviz elde ettik."
Miktar bazında yüzde 31,6, döviz bazında ise yüzde 34,4 düşüş olduğunu kaydeden Sevinç, "Maalesef bu düşüş bizleri çok ama çok üzmüştür. Özellikle miktar bazında yaşanan düşüş bizleri oldukça endişelendirmektedir. Temennimiz ve beklentimiz önümüzdeki aylarda bu düşüşün artması yöndedir." dedi.
Sevinç, 31 Ağustos 2017'de tamamlanacak sezonu hedefledikleri şekilde bitirmek istediklerini kaydederek, "Bizim fındık sektör temsilcilerimizden tek beklentimiz ürün hakkında çok fazla konuşmamaları yönündedir. Çünkü yapılan her türlü olumsuz konuşma, fındık ihracatını doğrudan etkilemektedir." ifadesini kullandı.
VİZYON LAZIM
Ulusal Fındık Konseyi Başkanı Sebahattin Arslantürk, "Fındıkta sadece fiyat odaklı yaklaşımla 700 bin hektar alanda 1 milyon ton üretimden, 500 bin tonların altına düşen hale geldik. Artık vizyonu olan bir fındık politikamızın olması lazım." dedi.
Arslantürk, Türkiye'nin bir numaralı tarımsal ihracat geliri elde ettiği fındığın, vizyonsuzluk yüzünden dünya üstünlüğünü kaybetme durumuyla karşı karşıya kalmaya başladığını savundu.
Dünyada son üç yıldır planlı fındık üretiminde hızlı yol alındığını belirten Arslantürk, "Gelecek 5 yıl içinde özellikle ABD, Çin, Balkan ülkeleri ve Gürcistan'da 500-750 bin ton üretim yapılacak alanlar planlanmıştır. Çin 59 hibrit çeşit geliştirmiş, sıfırın altında 35 ile 40 derecede ve 40 dereceye dayanıklı bu çeşitlerle fındıkta plantasyon alanlarında inanılmaz genişlemenin önünü açmıştır. Fındıkta sadece fiyat odaklı yaklaşımla 700 bin hektar alanda 1 milyon ton üretimden, 500 bin tonların altına düşen hale geldik. Artık vizyonu olan bir fındık politikamızın olması lazım. Bu konuda örnek olarak ABD'deki badem üretimi alınabilir." diye konuştu.
Arslantürk, fındıkta rekolte çalışmalarının profesyonel ekip tarafından yapılması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Üretim bölgeleri için 5 veya 7 kişilik profesyonel ekip oluşturulmalı, bu kişiler de bilimsel teknikleri kullanarak rekolte çalışması yapmalı. Bu tür ekip örnekleri Türkiye ve dünyada mevcuttur. Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlükleri tarafından oluşturulan komisyonlar amatör ağırlıklı yapıda olduğu için açıklanan rekolteler hep tartışılır olmuştur. Ayrıca bu ekibin tüm zamanlı arazide olması, verim ve kaliteyi artırıcı hastalıklarla mücadele konusunda da uyarıcı olacaktır."
Emanetçilik sisteminin devre dışı bırakılarak modern ticari sisteme geçilmesi gerektiğine işaret eden Arslantürk, "Devlet kayıtlarına göre 500 bin üretici ile üretim yapılmaktadır. Üreticilere ortalama bin, bin 500 kilogram üretim düşmektedir. Bu üretim miktarı ile fındıktan geçinebilir üretici oranı çok düşüktür. Gerçek manada üretici tanımı yapılmalı ve acil devreye alınmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Verim ve kaliteyi artırıcı faaliyetler kapsamında ağaçların yenilenmesi gerektiğini de belirten Arslantürk, bu işlemin sertifikalı fidanlarla belli bir plan dahilinde yapılmasını önerdi.
Arslantürk, küllenme, yeşil kokarca, Amerikan kelebeği gibi zararlılarla kimyasal ve biyolojik mücadelenin hassasiyetle yapılması gerektiğini söyledi.
Avrupa Birliği'nin naturel fındık ithalatında yüzde 3 oranında uyguladığı gümrük vergisinin sıfırlanması için gerekli girişimlerde bulunulması gerektiğini ifade eden Arslantürk, gelir kaybı desteğinin ise verim ve kaliteyi önde tutan anlayışla verilmesi tavsiyesinde bulundu.
Fındık verimi düşük
İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı Erol Baş, Türkiye’nin fındık üretiminde söz sahibi bir ülke olmasına karşın, verim değerlerinin oldukça düşük olduğunu söyledi.
Samsun İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü ve Giresun Fındık Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü işbirliği ile yürütülen “Fındıkta Budama Uygulamalarının Yaygınlaştırılması Projesi” kapsamında, Çarşamba ilçesinde “Fındıkta Budama Uygulamaları Tarla Günü” gerçekleştirildi.
Şeyhgüven Mahallesi’nde üretici Selami Altan’a ait demonstrasyon bahçesinde yapılan tarla günü etkinliğine; İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı Erol Baş, OMÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Ümit Serdar, Dr. Bülent Turan, Çarşamba Ziraat Odası Başkanı Muammer Aydemir, şube ve ilçe müdürleri, teknik elemanlar, tarım danışmanları, ziraat fakültesi öğrencileri, Saraybosnalı doktora öğrencileri, çiftçi kuruluşları, mahalle muhtarları ve çok sayıda üretici katıldı.
Tarla gününde projenin yayım koordinatörü Ziraat Mühendisi Hidayet Candemir, demonstratör çiftçi Selami Altan ve İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı Erol Baş tarafından birer konuşma yapıldı.
Fındık bahçeleri çok yaşlı
Yapılan konuşmalarda dünya fındık üretim alanlarının yüzde 79,9’unun Türkiye’de olduğu, dünya fındık üretiminin yaklaşık yüzde 68’inin, fındık ihracatının ise yüzde 75,6’sının Türkiye tarafından gerçekleştirildiği belirtildi. Samsun’un ise Türkiye fındık üretiminde yüzde 13’lük bir paya sahip olduğu ifade edildi. Bununla birlikte, fındıkta verim ve kalite değerlerinin birçok fındık üreticisi ülkelerden daha düşük olduğu, bunun nedenlerinin başında fındık bahçelerinin çok yaşlı olması, bahçelerin geleneksel yöntemlere göre ve karışık çeşitlerle tesis edilmiş olmasının yanı sıra, budama uygulamalarının yetersiz ve yanlış tekniklerle yapılıyor olması ve bitki besleme hatalarının geldiği konuşmacılarca kaydedildi.
Türkiye tarım ürünleri ihracatının yüzde 16,8’i fındık
Türkiye’de Karadeniz Bölgesi yoğun olmak üzere 39 ilde fındık tarımı yapılıyor. Türkiye fındık üretim alanlarının yaklaşık 7 milyon dekar, yıllık fındık üretiminin ise yaklaşık 700 bin ton civarında olup Ordu, Giresun, Samsun, Adapazarı, Trabzon ve Düzce illeri Türkiye fındık üretiminin yüzde 91’ini karşılıyor. 400 bin çiftçi ailesi, bağımlılarıyla birlikte 2 milyon kişi geçimini doğrudan fındık tarımından sağlıyor. Dolaylı etkileriyle birlikte fındık üretimi yaklaşık 5 milyon kişiyi alakadar ediyor. Türkiye’nin fındık ihracatının 2,82 milyar dolar olduğu, bu rakamın Türkiye tarım ürünleri ihracatının yüzde 16,8’ine tekabül ettiğini açıklandı.
Fındık verimi düşük
İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdür Yardımcısı Erol Baş, fındık meyvesinin tarım ürünleri ihracatı içerisinde lider ürün olduğunu, Türkiye’de üretilen fındığın sadece yüzde 12’lik bir kısmının iç pazarda tüketildiğini, fındık meyvesinin her yönüyle önemli bir ürün olduğunu belirtti. Fındık veriminin düşük olduğunu belirten Baş, buna örnek olarak Türkiye’de fındık üretim alanlarının İtalya’nın on katı olduğu halde, üretimin ise İtalya fındık üretiminin ancak 5 katı olduğunu çünkü İtalya’nın fındık veriminin yüksek olduğunu söyledi. Baş, Türkiye’nin fındık üretiminde söz sahibi bir ülke olmasına karşın, verim değerlerinin oldukça düşük olduğunu, ABD’de dekara ortalama 305 kg, Gürcistan’da 225 kg, İtalya’da 187 kg, İspanya’da 129 kg verim alınabiliyor iken, Türkiye'nin fındık verim ortalamasının 94 kg civarlarında olduğunu, Samsun ilinin verim ortalamasının ise Türkiye ortalamasına yakın seyrettiğini açıkladı. Baş, ülke ve il verim ortalamasının artırılması için yaşlı fındık bahçelerinde budama ve diğer yetiştiricilik konularında teknik uygulamalara ağırlık ve öncelik verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Akabinde katılımcılara yapılan ikramlarla birlikte tarla günü etkinliği sona erdi.
KABUK KÖMÜRLE YARIŞIYOR
Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde 50 kiloluk fındık kabuğunun çuvalı, torba kömürle yarışıyor.
Son günlerde havaların yağışlı olmasının satışları arttırdığını ifade eden fındık fabrikası müdürü Mehmet Koçak, fındık kabuğu fiyatlarının yükseldiğine dikkat çekti. Koçak, "Doğalgazı olmayanlar da kışlık yakacaklarını temin etmeye başladılar. Kabuk fiyatları bu yıl geçen yıla oranla normal. Fabrikadan ev teslimi olarak fındık kabuğunu 16 liraya satıyoruz. Kömür fiyatları ise 16 lira ile 17 lira arasında değişiyor. Şu anda kabuğun tonu 300 TL civarında seyrediyor. Marka ve kalite farkı olduğundan fiyatta fark ediyor. Ton olarak baktığımızda ise 650 liradan 800 liraya kadar kömür var. Fiyatlar ödeme şekline göre de değişiyor” şeklinde konuştu.
Koçak, az miktarda fındık kırımı yapılması nedeniyle kış mevsimiyle birlikte fiyatın daha da artmasını beklediklerini sözlerine ekledi.
ÜRETİCİ FINDIK FİYATININ ARTMASINI BEKLİYOR
Karadenizli fındık üreticisi, 10,75 lira seviyelerinde seyreden fiyatların yeni haftayla artmasını ümit ediyor.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Ordu Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Arslan Soydan, yaptığı açıklamada, fındık fiyatındaki düşüşün üreticiyi üzdüğünü söyledi.
Fındıkta istenilen rakamların henüz oluşmadığını belirten Soydan, "Fındıkta beklediğimiz fiyatlar gerçekleşmiyor. Fındıkta bu sene oluşan fiyatlardan dolayı üretici mağdur. Fiyatlar 15 lira seviyelerini bulduğu halde tekrar borsada 10,50-10,75 liraya kadar düştü. Bu düşüşle ilgili de hiçbir fındık sektör temsilcisinden bir açıklama göremiyoruz. Bir belirsizlik var. Bu, üreticinin hak ettiği rakamlar değil." dedi.
Fındık rekoltesinin 420 bin ton civarlarında olduğunu belirten Soydan, buna rağmen rakamların bu kadar düşük olmaması gerektiğini savunarak, "Hem fındık yok hem de fındık ucuzluyor, fiyatlar aşağı düşüyor. Bunu mantık da almıyor. Bundan dolayı da hem üretici hem halk hem de esnaf fiyattan dolayı mağdur. Bölgede fındıktan dolayı bir ekonomik kayıp yaşıyor." diye konuştu.
Yeni haftaya üründeki fiyatın yükselme umudu taşıdıklarını aktaran Soydan, şunları kaydetti:
"Karadeniz fındık üreticisi her hafta başında umutla fiyat tabelalarına bakıyor. Üretici, rakamları yükselme umuduyla takip ediyor. İnşallah bu hafta fiyatlar yükselir, hem üretici hem kamuoyu, esnaf ve herkes bir rahatlama görür. En azından bir moral olur. Gerçekten üreticinin morali de bozuk. Fiyatların bir an önce en az 15 lira seviyelerine çıkmasını tüm üreticiler bekliyor."
Arslan Soydan, düşen fiyatlardan dolayı çiftçinin, fındığını satmadığını dile getirerek, "Çünkü maliyetin altında bir fiyat var. Üretici elinde fındığını tutuyor ama üreticinin beklentisi olan rakamlar olduğu zaman fındığını pazara indirir. Üretici çok da afaki rakamlar beklemiyor. Maliyetin üstünde bir rakam oluşmasını istiyor. İnşallah bu hafta başı ve hafta içi rakamlarda artış kamuoyuna yansır. Üretici bir moralle fındığını pazara indirmeye başlar." ifadesini kulandı.
ARTIK FINDIK SÜTÜ DE VAR!
Ordu’da fındık çorbasından ve fındık yağından sonra fındığın sütü çıkarılarak dondurma elde edildi.
Ordu’da yerel tatların zenginleştirilmesi amacıyla başlatılan çalışmalar kapsamında fındık çorbası ve fındık yağının ardından bu kez fındığın sütü çıkarıldı ardından dondurması yapıldı. Ordu Üniversitesi’nde (ODÜ) gerçekleştirilen çalışma ile fındık sütlü dondurmanın patenti de alındı.
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bekir Gökçen Mazı tarafından gerçekleştirilen çalışmada ilk olarak kabuğundan ayrılmış kavrulmuş veya kavrulmamış fındığın ıslatılması, öğütülmesi, süzülmesi, ısıtılması ve homojenlemesiyle fındık sütü elde edildi. Ardından fındık sütü ile dondurma yapımında kullanılan malzemeler makinede karıştırılarak fındık sütünden ilk dondurma yapıldı.
“Sindirim sorunu olan ve diyet yapmak isteyen tüketebilir”
Ordu Üniversitesi (ODÜ) Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Bekir Gökçen Mazı, laktoz sorunu olan insanların fındık sütlü dondurmayı rahatlıkla tüketebileceğini söyledi. Yrd. Doç. Dr. Mazı, “Fındık sütlü dondurma her yaştan ve toplumun her kesimi tarafından rahatlıkla tüketilebilir. Diyet yaparak sağlıklı beslenmek isteyen, vejetaryen ve başta laktoz tahammülsüzlüğü (laktoz intolerans) olmak üzere çeşitli nedenlerle süt ve süt ürünlerini tüketemeyen insanlar için lezzetli ve sağlıklı bir seçenektir. Laktoz içermeyen fındık sütü kullanılarak üretilecek dondurma ve yenilebilir buzlu ürünlerin imalatının gerçekleştirilmesi açısından atılan ilk adımdır. Buluş, laktoz tahammülsüzlüğü çeken insanların tüketimine uygun antioksidan kapasitesi yüksek, doymuş yağ oranı düşük, lezzetli bir ürün olan fındık sütünden dondurma üretim yöntemi gerçekleştirilmesine yöneliktir” dedi.
Fındık sütlü dondurmanın patenti tescillendi
Mazı, fındık sütlü dondurmanın patentini almak için ilk başvuruyu 2014 yılında yaptıklarını, lisans öğrencileriyle sürekli çalışma yaparak ürünü biraz daha ileriye taşıdıklarını, 21 Ekim 2016’da patent işleminin sonuçlandığını belirterek, “Fındık sütlü dondurma Patent Enstitüsü tarafından tescillendi. Bu çalışma fındığın yeni bir ürüne dönüşmüş olmasından dolayı önemlidir. Bundan sonra yapılacak çalışmalar için teşvik olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
ÜRETİCİYE KASIM UYARISI
Trabzon Ticaret Borsası’ndan yapılan yazılı açıklamada, fındık üreticisinin Kasım ayında bahçesinde yapması gerekenler anlatıldı. Buna göre kış mevsiminin başlangıcı sayılan Kasım ayında havaların uygun olduğu zamanlarda, fındık bahçelerinde ayıklama işlerine devam edilmesi gerektiği bildirildi.
Fındığın iyi gelip bol üren verebilmesi için yetiştiği toprağın ph’nın 5-7 arasında olması gerektiğine vurgu yapılan açıklamada ayrıca toprak ve yaprak analizlerinin sonucunda bahçeye tavsiye edilen kirecin, fındık ocaklarının dal izdüşümlerine serpildikten sonra 5/10 cm derinlikte çapalanarak toprağa karıştırılması öneriliyor.
Virgül koşnili ile mücadeleye devam..
Kışlık gübrelerle kirecin bahçeye aynı anda verilmemesi tavsiye edilmekle birlikte, Mayıs aylarında mücadele edilen virgül koşnili ile bu ayda da ilaçlı mücadele yapılabileceği belirtildi. Kışı bol yağışlı geçen yörelerde ise çiftlik gübresinin bu aydan itibaren Mart ayına kadar verilebileceği ifade edildi.