Fındık fiyatları üreticiyi hala tatmin edici düzeye ulaşmadı.Toprak Mahsulleri Ofisi fındık alımına başlasa da belirlediği fiyat oldukça düşük bulundu. TMO, Giresun kalite fındığı kilogramı 10,5 liradan, Levant kalite fındığı ise kilogramı 10 liradan alıyor. Yalnızca çiftçi belgesi olanların ürünlerini alan TMO'nun belirlediği fiyatı düşük bulan üretici bu rakamların arttırılmasını bekliyor.
FINDIK FİYATLARI İÇİN TIKLAYINFındıkla ilgili son haberler
Trabzon fındık ihracatında lider
Türkiye'den 16 ilden 1 Ocak ile 11 Mayıs 2017 tarihleri arasında gerçekleştirilen 664 milyon 213 bin 720 dolarlık fındık ihracatının yüzde 51'i Trabzon'dan yapıldı. Trabzon, söz konusu dönemde 338 milyon 479 bin 480 dolarlık ihracat gerçekleştirerek, ihracatta ilk sırayı aldı.
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Trabzon'un fındık ihracatında birinci sırada yer aldığını söyledi.
Trabzon'un fındık ihracatında önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Gürdoğan, şöyle devam etti:
"İlimiz, 2017 yılının 1 Ocak-11 Mayıs döneminde Türkiye'den ihraç edilen fındığın yüzde 51'ini tek başına gerçekleştirdi. Bahsi geçen dönemde ülkemizden 88 bin 648 ton karşılığı 664 milyon 213 bin 720 dolar tutarında gerçekleşen fındık ihracatının 45 bin 157 ton karşılığı 338 milyon 479 bin 480 dolarlık kısmını tek başına Trabzon gerçekleştirmiş oldu."
"FINDIK İHRACATINDA TRABZON SÜREKLİ BİRİNCİ SIRALARDA YER ALIYOR"
Gürdoğan, fındığın dış ticarette önemli bir ürün olduğuna dikkati çekerek, "Ülkemizin dış ticaret tarihinde, geleneksel tarımsal ihraç ürünlerimizden olan fındık ihracatında Trabzon sürekli birinci sıralarda yer alıyor." dedi.
Fındığın şehirlerde kurulu tesislerde her dönem işlendiğini de belirten Gürdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her dönem işlenen fındık başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın çeşitli çikolata imalatı yapan ülkelerine ihraç ediliyor. Günümüzde de Trabzon bu üstünlüğünü her geçen gün daha üst noktalara taşıyarak, ülkenin toplam fındık ihracatının yüzde 51'ini gerçekleştirir bir konuma geldi. Ülkemizin önde gelen fındık sanayicileri konumunda bulunan Trabzon firmaları, son yıllarda fındığı işlenmiş ve daha yüksek katma değer ihtiva eden ürün olarak ihraç etmek amacıyla önemli yatırımlara başladı. Bu yatırımların da tamamlanmasıyla Trabzon'un ihracattaki payı yüzde 70'ler düzeyine çıkacak."
Gürdoğan, fındık ihracatında Trabzon'dan sonra ikinci sırayı İstanbul'un aldığına işaret ederek, "3'üncü ve 4'üncü il olarak Ordu ve Giresun illeri sıralamada yerini aldı." dedi.
Türkiye geneli 1 Ocak-11 Mayıs 2017 fındık ihracatındaki ilk beş il ise şöyle:
Miktar (Ton) Değer ($)
Trabzon 45.157 338.479.480
İstanbul 25.586 195.720.823
Ordu 6.901 50.127.703
Giresun 3.955 29.466.605
İzmir 1.544 13.453.646
Fındık üreticisine ana zararlı uyarısı
Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, fındık ürününün ana zararlısı olan fındık kurduna karşı üreticileri uyararak ilaçlı mücadele zamanının başladığını duyurdu.
Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünden yapılan açıklamada, fındık kurdunun Mayıs ayında ortaya çıkmaya başladığı, bir çift böceğin 160 adet meyvede beslenme zararı yaptığı ve yaklaşık 40 adet yumurtlama ile toplamda 200 adet meyveye zarar vererek büyük bir ekonomik kayba sebep olduğuna dikkat çekildi.
Bu zararlıya karşı etkili bir mücadele için üreticilerin tavsiyelere uygun olarak ilaçlama yapmalarının mücadeledeki başarıyı artıracağı vurgulanan açıklamada, fındık kurdu mücadelesinin sahil kesimde 13 Mayıs-20 Mayıs, 250-500 rakım arasındaki orta kesimde 20 Mayıs-27 Mayıs ve 500 rakımı aşan yüksek kesimde 27 Mayıs-3 Haziran 2017 tarihleri arasında yapılabileceği kaydedildi.
Açıklamada ayrıca, fındıktan sonra Ordu’nun diğer önemli bir geçim kaynağının arıcılık olduğu vurgulanırken, “Fındık kurdu ilaçlaması esnasında arıların su içtiği kaynaklara ilaç bulaştırılmaması son derece önemlidir. İlaçlamalar akşamüzeri veya sabahın erken saatlerinde, arıların uçuş yapmadıkları zamanda yapılmalıdır” denildi.
Fındık Projesi’ne 100 üzerinden 98 puan
Trabzon Ticaret Borsası (TTB) tarafından 2013 yılından itibaren uygulanan Fındıkta Verim ve Kaliteyi Arttırma Projesi, 2017 Verimlilik Proje Ödülleri yarışmasında 100 üzerinden 98 puan aldı.
Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından Verimlilik Haftası nedeniyle her yıl geleneksel olarak düzenlenen yarışmada, TTB’nin projesi 98 puanla başarılı bulunarak Kamu Kategorisinde 8 kurum ile birlikte finale kaldı.Finalde yapılan değerlendirmede, ödül yönetmenliği kapsamında daha çok teknik başarılar dikkate alındığı için TTB’nin projesi değerlenmede ilk 3 proje arasında yer alamadı. Ancak proje teknik olmasa da ekonomik anlamda çok yararlı ve kazandırıcı bulunduğu için yüksek oranda puan aldı.
TTB Yönetim Kurulu Başkanı şükrü Güngör Köleoğlu, proje ile yaşlanmış fındık bahçelerinin sökülerek yenilenmesi, bilinçli budama sistemiyle gençleştirilmesi, bunun sonucunda da halen ortalama olarak dekarda 80-90 kg olan fındık veriminin asgari 150-200 kg’a çıkarılması ile bunun topyekün bir seferberlik halinde hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek, bu konuda kamu ve sektör duyarlılığı oluşturmada başarılı olduklarını, verimlilikadına değerlendirmeye alınmasının da kendilerini teşvik ettiğini söyledi.
He yıl Verimlilik Haftası nedeniyle geleneksel hale getirilerek düzenlenen Verimlilik Proje ödüllerine 6 ayrı kategoride 157 proje başvurdu. Projeler, 31 bağımsız denetçiden oluşan 14 değerlendirme komitesi tarafından ön elemeye tabi tutuldu. Bunlardan 70’in üzerinde puan alan 92 proje yerinde ziyaretler yapılarak incelemeye alındı. Son aşamada da yarışma jürisi bunlar arasından 38 projeyi ödül almaya hak alabilecekler olarak belirledi. Daha çok teknik özelliklere bakılıp puanlama yaparak birinci, ikinci ve üçüncü ile teşvik ödülü şekliyle derecelendirme sonucu 23 proje, ödül almaya hak kazandı.
Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanı Dr. Faruk Özlü, Ankara’da düzenlenen ödül töreninde yaptığı konuşmada, ülkemizde verimlilik artışı potansiyelinin hayata geçirilmesine katkıda bulunmak için bu alandaki tüm işletmeleri çeşitli şekillerde teşvik ettiklerini belirterek, teknolojik yenilikleri, bilgi ve tecrübeyle birleştirmenin gerçek manada kazanmak ve kalkınmak demek olduğunu söyledi.
TTB’nin fındık projesi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü’nün yayın organında da yer aldı.
TMO ne kadar fındık aldı?
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, 24 Nisan'dan bu yana fındık piyasasında olan Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) şu ana kadar 150 ton fındığı alarak deposuna koyduğunu öğrendiklerini belirterek, "Üretici TMO'ya ürününü vermekten son derece memnun." dedi.
Soydan, TMO'nun Altınordu ilçesi Eskipazar Mahallesi'ndeki fındık alım merkezini ziyaret etti.
Burada yetkililerle bir süre görüşen Soydan, gazetecilere yaptığı açıklamada, TMO'nun haftanın yedi günü üreticilerden fındık aldığını söyledi.
Daha önceden TMO'dan randevu alan üreticilerin gönül rahatlığıyla fındıklarını sattığını dile getiren Soydan, 24 Nisan'dan bu yana piyasada olan TMO'nun şu ana kadar 150 ton fındığı alarak deposuna koyduğunu öğrendiklerini belirtti.
Soydan, üreticinin TMO'ya ürününü vermekten son derece memnun olduğuna dikkati çekerek, "Gözlemlerimize göre TMO'ya en çok ilgi Ordu'da. Ordu'da henüz serbest piyasa rakamları 10 liranın üzerine çıkmadığı için üreticilerimizin tercihi TMO oluyor. Ayrıca yetkililerden aldığımız bilgiye göre bundan sonrası için de TMO'dan randevu alan üreticilerimizin sayısı hayli fazla." diye konuştu.
TMO'nun gelecek sezonda da piyasada olmasını dilediklerini kaydeden Soydan, "İnşallah yetkili makamlar bu yönde karar alır. Serbest piyasa koşullarının üreticilerimiz adına çok fayda sağlamadığı ortada. Bu nokta TMO modeli üreticilerimizin hakkını sonuna kadar savunacaktır." ifadesini kullandı.
Arslan Soydan, henüz pazara fındık sunmayan üreticilerin gönül rahatlığıyla TMO'ya fındıklarını getirebileceklerini belirterek, TMO'nun üreticileri mağdur etmeyecek şekilde ödemeleri zamanında yaptığını sözlerine ekledi.
Pazara 375 bin ton fındık sunuldu
Dünya fındık üretiminin büyük bölümünü elinde bulunduran Türkiye'de, 2016-2017 sezonunun 8 ayında üreticiler tarafından serbest piyasaya yaklaşık 375 bin 559 ton kabuklu fındık sunulduğu bildirildi.
Ordu Ticaret Borsası (OTB), fındık üretimi yapılan 15 ildeki ticaret borsalarının "müstahsilden tacire satış" rakamlarını açıkladı. Borsanın internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, üreticiden tüccara en fazla fındık satışı bu ay da Sakarya'da gerçekleştirildi. Sakarya'da üreticiler tarafından piyasaya toplam 101 bin 36 ton kabuklu fındık sunulurken, bu ili 78 bin 108 tonla Ordu, 51 bin 986 tonla Düzce izledi.
Diğer il ve ilçelerde üreticiler tarafından pazara indirilen fındık miktarı ise şöyle:
"Fatsa 10 bin 500 ton 839 kilogram, Ünye 10 bin 620 ton 330 kilogram, Giresun 37 bin 937 ton 625 kilogram, Trabzon 37 bin 642 ton 469 kilogram, Rize bin 410 ton 635 kilogram, Terme 3 bin 434 ton 131 kilogram, Çarşamba 26 bin 624 ton 150 kilogram, Samsun 5 bin 743 ton 801 kilogram, Bafra 16 ton 738 kilogram, Kastamonu 585 ton 972 kilogram, Akyazı 9 bin 570 ton 706 kilogram, İstanbul 340 ton 309 kilogram."
Fındıkta taban fiyatı beklentisi 12 TL
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 8 yıl aradan sonra tekrar geçen hafta itibariyle piyasaya girerek 10 TL ile 10.50 TL arasında fındık alımına başladı.
Serbest piyasada fiyatı halen 10 TL’nin altında seyreden fındıkla ilgili TMO'dan umutlu olduklarını söyleyen Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu üyesi ve Ordu Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Arslan Soydan, gelecek sezon TMO'dan 12 TL civarında taban fiyat beklediklerini söyledi.
Yaklaşık 400 bin kayıtlı üreticiyle, 2 milyon kişinin fındıktan geçimini sağladığı Türkiye, 100’den fazla ülkeye fındık ihraç ederek ülke ekonomisine 3 milyar dolara yakın döviz girdisi sağlıyor. Sezon başında 14 TL civarında olan fındık fiyatının 10 TL'nin altına düşmesi sonucu hükümet tarafından TMO devreye sokuldu. TMO'nun geçen hafta itibariyle fındık alımına başlaması üzerine, serbest piyasada 9 TL'ye kadar gerileyen fındık fiyatı 9.25 TL'ye çıktı. TMO fındığı 10 TL ile 10.50 TL arasında alırken, serbest piyasadaki fiyatın TMO fiyatının altında kalması da üreticiyi tedirgin etti.
Üretici 2006 yılında ilk kez fındık alımına başlayan ve 2009 yılında bu kararını uygulamadan kaldıran TMO'nun 8 yıl sonra tekrar piyasaya girmesini olumlu karşıladı. TZOB Yönetim Kurulu üyesi ve Ordu Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Arslan Soydan, TMO'nun müdahale anlamında fındık piyasasında olmasının büyük önem taşıdığını belirterek, üreticinin önümüzdeki sezon için oldukça umutlu olduğunu kaydetti. TMO'nun yeni sezonda da fındık piyasasında olmasıyla 12 TL civarında üretici tarafından fiyat beklendiğini vurgulayan Arslan Soydan, “Serbest piyasanın tekelleştiğini artık şeffaf rekabetin olmadığını söylemiştik. Uzun süredir üreticilerin tepkileri ve Ziraat Odaları’nın talebiyle TMO tekrar devreye girdi. Serbest piyasa da TMO’nun fiyatını takip ediyor. Serbest piyasanın şu anda ihracat problemi var, alım durgunluğu var. Bundan dolayı fiyatlar düşük. Üreticilerimiz için önümüzdeki sezon çok önemli. TMO’dan 12 TL fiyat bekleniyordu ancak bu olmadı. Önümüzdeki sezon TMO fiyatı 12 TL’nin üzerinde olursa serbest piyasada da fiyat bu rakamı geçer. Beklenti şuanda bu yönde” dedi.
Fındıkta rekor kayıp... Tam 500 milyon dolar!
Türk fındığının ‘külleme’ hastalığı ile başı dertte. Fındığın yapraklarında başlayan ve ürüne kadar etki eden hastalık nedeniyle fındık üretiminde son 3 yılda yüzde 20’lik kayıp yaşandı. Bu kaybın maliyetinin 500 milyon doları bulduğu ifade edilirken, hastalıktan kurtulmanın maliyetinin ise 1 milyar TL’yi bulabileceği belirtiliyor.
Türkiye’nin en önemli tarım ve ihracat ürünlerinden biri olan fındıkta zor günler yaşanıyor. Son 3-4 yıldır ortaya çıkan fındıktaki külleme hastalığı nedeniyle verim düşerken, bu hastalıktan kurtulmak için yapılan çalışmalar en az 1 milyar liralık ek bir maliyet ortaya çıkarıyor. Fındık Araştırma Enstitüsü Bitki Sağlığı Bölüm Sorumlusu Dr. Arzu Sezer’e göre fındıktaki külleme hastalığı sebebiyle son 3 yılda fındıktaki verim kaybı yüzde 20’yi buldu. Yaklaşık 700 bin hektar alanda fındık ekili olduğuna dikkat çeken Arzu Sezer, fındık ekili alanın yüzde 80’inin külleme hastalığından etkilendiğini söyledi.
PAZARI KAYBEDİYORUZ
İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçılar Birliği (İFMİB) Başkanı Ali Haydar Gören de, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı başta olmak üzere ziraat odaları, borsalar ve ihracatçı birlikleri olarak tüm kesimleri fındıkta külleme hastalığıyla birlikte mücadeleye çağırdı. Türkiye’de fındık üretimi yapılan 700 bin hektar alanın yüzde 80’inde külleme ile mücadele gerektiğini dile getiren Ali Haydar Gören, “Külleme ile mücadelede ilaçlama ve işçilik maliyeti dönüm başına 45 TL. Yani külleme ile mücadelede tek seferlik ilaçlamanın toplam maliyeti yaklaşık 250 milyon TL civarında. Ancak bu ilaçlamanın en az 4 sefer yapılması gerektiği düşünüldüğünde maliyet 1 milyar TL’ye çıkıyor” dedi.
KİLOGRAM DEĞERİ 8.2 $
Türkiye’nin 15 yıl öncesine kadar dünya fındık üretiminin yüzde 85’ini karşıladığını ancak bu oranın yüzde 65’e kadar düştüğünü kaydeden Ali Haydar Gören, buna neden olan etkenlerden külleme hastalığı nedeniyle 2016 yılında 100 bin tondan fazla kayıp yaşadıklarına dikkat çekti. Türkiye’nin yıllık ortalama kabuklu fındık üretimi 600-650 bin ton olarak hesaplanırsa, küllemeden kaynaklanan yüzde 20’lik kayıpla ortalama fındık üretimi 450 ile 550 bin ton arasında geliyor. Bu hesaba göre küllemenin getirdiği minimum kayıp ise tahmini 120 bin ton oluyor. 120 bin tondan yaklaşık 60 bin ton iç fındık elde ediliyor. 1 Eylül 2016-30 Nisan 2017 tarihleri arasında Türkiye, 173 bin 203 ton iç fındık ihracatı gerçekleştirdi ve 1 milyar 430 milyon dolar gelir elde etti. Buna göre fındığın ihracat kilogram değeri 8.26 dolar oluyor. Küllemeden oluşa ihracat kaybı bu hesaba göre yaklaşık 500 milyon doları buluyor. Eğer 60 bin ton iç fındık bugünün fındık ihracat kilogram fiyatı olan 6 dolardan satılmış olsaydı kayıp 360 milyon dolar olacaktı.
DEKAR BAŞINA VERİM ÇOK DÜŞTÜ
Külleme hastalığının ilk olarak fındığın kalitesine etki ettiğine dikkat çeken Ali Haydar Gören, “Yaşadığımız üretim kaybında, rakip ülkelerin sayısının artması ve içerde yapılan çeşitli uygulama hatalarının yanında son yıllarda ortaya çıkan külleme hastalığı da önemli bir etken oldu. Külleme nedeniyle üç yıl önce kayıp yoktu ama geçen yıl büyük kayıp yaşandı. Türkiye’de dekar başına düşen alınan verim 80 kilogram civarında. Gürcistan ve Azerbaycan dahi dekar başına aldığı verimi 200 kilograma kadar çıkardı. Birçok Türk yatırımcı Gürcistan’da arazi alıp fındık ekmeye başladı. ABD ve İtalya’da da dekar başına alınan verim Türkiye’nin çok üzerinde. Şili 15 yıl önce fındık üreticisi değildi. Ancak son dönemde muazzam bir rekolte artışı oldu ve 30-35 bin ton fındık elde edildi. Ülkede dönüm verimliliğinin 250 kilogram olduğunu öğrendik. Eğer böyle devam ederse Türkiye’nin pazar payı 10 - 15 yıl içinde yüzde 45’e kadar düşecektir” diye konuştu.
İLK 2 YIL HASTALIĞI DİKKATE ALMADIK
İFMİB Başkan Yardımcısı Ahmet Bilge Anbarlılar da külleme hastalığının ilk olarak 2014 yılında fındık ağacının yaprağında ortaya çıktığını söyledi. “2015’te ise hastalığa çotanakta rastladık. Bir şey olmaz derken 2016’da ürün kaybı nedeniyle küllemeyi ciddiye almaya başladık. İki yıl göz ardı ettik. Bu yıl iletişim açısından çok önemli yerlere geldik. Çözüm konusunda hesap yapıyoruz. Ürün kaybı ile ilaçlama maliyeti karşılaştırınca, ürün çok kıymetli hale geliyor. Ziraat Odaları ile bilgilendirme yapıyoruz” dedi.
KÜLLEME HASTALIĞI NEDİR?
Külleme hastalığının ne olduğu hakkında bilgi veren Arzu Sezer şunları söyledi: “Külleme hastalığı Türkiye’de uzun yıllardır görülüyor. Bununla birlikte 2013 yılından itibaren bilinenden farklı bir hastalık etmeninin devreye girmesiyle ürün üzerinde daha fazla zarar oluştu. Hastalık fındık üzerinde oluşuyor. Külleme, bir mantar grubunun neden olduğu hastalıktır. Fındık yaprağı ve çotanaklar üzerinde önceleri beyaz un serpilmiş gibi lekeler meydana gelir. Zamanla bitki dokularında kurumalar, vaktinden önce dökümler oluşur. Ve yaprakların fotosentezini azaltır. Sonuç olarak külleme fındıkta gelişme geriliği yaratarak kaliteyi olumsuz yönde etkiler, zamanla ürün kaybına yol açar. Hastalıkla mücadelenin Tarım Bakanlığının Zirai Mücadele Teknik Talimatı doğrultusunda yürütülmesi gerekiyor. Buna göre kültürel önlemler olarak yere dökülen yapraklar ve diğer bitki artıklarının toplanması ve imha edilmesi gerekiyor. Böylece hastalığın gelecek seneye geçişi azaltılıyor. Ayrıca bahçe içinde iyi bir budama ve yabancı ot mücadelesinin de yapılmalı. Hastalığın kimyasal mücadelesinde ise çotanak bağlama döneminde ilaçlamalara başlanması gerekiyor. Ve sezon boyunca 3 ila 6 arasında ilaçlama yapılmalı.”
Fındık fiyatları
Ocak 2013: 4.5 TL
Eylül 2013: 6.1 TL
Ocak 2014: 6.25 TL
Eylül 2014: 14.1 TL
Ocak 2015: 17.30
Eylül 2015: 10.75
Ocak 2016 : 10 TL
Eylül 2016: 12.5 TL
Fındıkta zirai don hasar tespit çalışmalarına başlandı
Ordu Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün de tespit ettiği gibi özellikle 800 ile 1000 rakımda zirai donun fındığa zarar verdiğini dile getiren Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi Arslan Soydan, bunun tespiti için çalışmalara başlandığını belirtti.
Soydan, Ziraat Odaları ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık ilçe müdürlüklerinden oluşan bir heyetin zirai dondan zarar gören Gölköy, Akkuş, Aybastı, Çaybaşı, Korgan, Gürgentepe ve Kabadüz ilçelerinde fındık bahçelerini gezmeye başladığını ifade ederek, ekiplerin hasar tespitini rapor haline getireceklerini kaydetti.
Daha sonra hazırlanan bu raporun kamuoyuna açıklanacağını aktaran Soydan, şunları söyledi:
"Temennimiz fındık bahçelerinin zirai dondan az oranda etkilenmesi. Bizim tahminimiz zirai donun özellikle fındık bahçelerinin sırt ve don yatağı olan bölgelerinde, dere yataklarında, bahçelerin kuzeye bakan bölümlerinde ve rüzgar alan geçit bölgelerinde etkili olduğu yönde ancak zararın boyutu ne kadar şimdilik bunu bilemiyoruz. 24 Nisan gecesi yaşanan zirai donun fındığa ne boyutta zarar verip vermediği yapılacak detaylı tespitin ardından ortaya konulacak."
Tarım Sigortaları Havuzuna (TARSİM) bahçelerini sigorta yaptıran üreticilere çağrıda da bulunan Soydan, "Bahçesinin hasara uğradığını anlayan üreticilerimiz TARSİM yetkililerine başvurarak eksper talep edebilir. Böylelikle hasarını en aza indirebilir. Üreticilerimiz bu çağrımızı da dikkate alsınlar." dedi.