Giresunlu kızın ölümünde şüphe

 Bursa’da, çalıştığı spor salonunun havuzunda boğularak hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Giresunlu genç kızın babası konuştu. Kızının yüzme bildiğini söyleyen baba, olayın ardındaki sır perdesinin aralanması için her gün adliyeye gittiğini söyledi.

 Bursa’da, çalıştığı spor salonunun havuzunda boğularak hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Giresunlu genç kızın babası konuştu. Kızının yüzme bildiğini söyleyen baba, olayın ardındaki sır perdesinin aralanması için her gün adliyeye gittiğini söyledi.  Acılı baba olayla ilgili birçok soru işaretinin olduğunu da belirtti.

Olay, 17 Kasım’da merkez Osmangazi ilçesi Demirtaş Mahallesi’ndeki bir sitenin spor salonunda meydana geldi. Resepsiyonda görev yapan 20 yaşındaki Bengü Çiğdem Kılıç, mesai sonrası çalışma arkadaşlarıyla birlikte eğlenmek için havuza girdi. İstanbul Üniversitesi Coğrafya Öğretmenliği Bölümü 1. sınıf öğrencisi olan Kılıç, arkadaşlarının da yüzerek eğlendiği havuzda boğularak hayatını kaybetti. Çiğdem’in su üzerinde hareketsiz durduğunu gören arkadaşlarının ihbarıyla olay yerine çağrılan sağlık ekiplerinin müdahalesi bir netice vermedi. Genç kız, ambulansla Devlet Hastanesi’ne sevk edilmesine rağmen kurtarılamadı.

Savcılık, olayla alakalı soruşturma başlattı. Genç kızın cesedi, kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için otopsiye kaldırıldı. En küçük kızı Çiğdem’i memleketi olan Giresun’da toprağa veren 3 çocuk babası Hüseyin Kılıç, olayın ardındaki esrarın çözülmesini istedi. Çok büyük acılar çektiklerini ifade eden baba Kılıç, “Acımız çok büyük. Gerçekten unutamıyorum. 20 yaşındaki çocuğumuzu toprağa verdik. Ölümünün nasıl olduğunu bilemiyoruz. Şu an konu yargıda. Yargının ne gerekiyorsa yapacağına inanıyorum. Orada arkadaşlarıyla havuza girdiği söyleniyor. Hiçbir arkadaşının görmemesi beni düşündürüyor. Havuzdan ölü olarak çıkarmışlar. Kulaklarından kan gelmiş. Havuzda ne kadar kaldığını bilen de yok. İnşallah aydınlanır, ben de rahat ederim. Kızımın ölümünde ihmali olanlar varsa bulunursa ben vicdanen rahat etmiş olurum” dedi.

Kızının yüzme bildiğini ifade eden Kılıç, “Ben sordum. Yüzme bildiğini söyledi. Ama ben yüzerken görmedim. Bir arkadaşı da yüzme bildiğini söyledi, fakat ne derece yüzme biliyordu onu bilemiyoruz. O yüzme bilmese oraya girmez. Yüzme bilmese de düşse, o olimpik havuzda ipleri tutar, yine çıkar. 1 metre 80 santim derinliğindeki havuzda 1 metre 70 santim boyunda olan bir kız nasıl boğulur? Ben bunu anlamıyorum. Ayağını yere vursa dışarı atar kafasını. Anlayamıyoruz. Büyük bir ihmal var gibi geliyor, ama inşallah da yoktur. Onun için maddi manevi ne gerekiyorsa yapacağım. Benim çocuğum geri gelmez, acım çok büyük. Keşke böyle bir şey olmasaydı. Her gün adliyenin kapısındayım. Her gün buralarda haber bekliyorum” diye konuştu.

Kızının hayat dolu olduğunu ifade eden Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü:

“Giresun’da lise 2’den ayrıldı. Bursa’ya geldiğimizde ‘Ben liseyi dışarıdan bitireceğim’ dedi. Hem işte çalıştı, hem liseyi bitirdi. Sonra ben üniversiteyi kazanacağım’ dedi. Bu sene İstanbul Üniversitesi Coğrafya Öğretmenliğini kazandı. Kaydını yaptırdı. Hayat doluydu. İhmali olanlar varsa cezasını çeksin”.

Genç kızın ağabeyi Erkan Kılıç da kardeşinin ölümünün şaibeli olduğunu ve devletin bu karanlık olayı aydınlatacağına inandığını söyledi.

Bu arada boğulma vakasından sonra kapatılan havuzun tekrar açıldığı ve o gece görevli olan çalışanların işlerine son verildiği ileri sürüldü.

İşte acılı ailenin açıklamaları;

 

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Bölgesel Haberleri