Bakır eşyanın yerini çelik ve alüminyumun almasıyla, kalaycılık mesleğinin yok olma noktasına geldiği belirtildi.
Trabzon'da, bir zamanlar çekiç sesinin eksik olmadığı Kemeraltı semtindeki Bakırcılar Çarşısı'nda, bakırcılar, onların şekil verdiği ürünleri parlatmak için körüklerini ateşleyen kalaycıların sayısı da gittikçe düşüyor. Kentte 1950'li yıllarda 160 civarında kalaycı bulunurken, şuanda 5 usta mesleği yaşatmaya çalışıyor.
Bakırcılar çarşısındaki atölyesinde kalay işlemeye devam eden 79 yaşındaki İsmet Erden, yaptığı açıklamada, iş bulmak için gittiği İstanbul'da başladığı kalaycılık mesleğinden, 64 yıldır vazgeçemediğini söyledi.
Mesleğini çok sayıda kişiye öğretmesine rağmen çoğunun devam ettirmediğini ifade eden Erden, ''Mesleğe başladığım ilk yıllarda bakırdan yapılan mutfak eşyalarını insanlar günlük yaşamlarında kullanıyorlardı. Hemen hemen her evde bakır ürünü bulunuyordu. Bunlarda tabi ki bizim işimize olumlu bir şekilde yansıyordu'' dedi.
Bakır kapların kullanımının azalmasıyla birlikte bu eşyaları kalaylattırmaya gelen insanlarında neredeyse bitme noktasına geldiğini anlatan Erden, şöyle devam etti:
''15 yaşından itibaren başladığım kalaycılık mesleğini, her zaman severek ve isteyerek yaptım. Ancak işlerimiz eskisi gibi değil. Kalaycılık Türkiye'de olduğu gibi Trabzon'da da tarihe karışıyor. Bakır kaplar, insan sağlığı açısından alüminyum ve diğer ürünlerden yapılmış kaplara göre daha iyi ama her nedense tercih edilmiyor.''
İnsanların bakırı artık süs eşyası olarak kullandığını anımsatan Erden, ''Şuanda kalayını yaptığımız ürünlerin büyük bir bölümünü insanlar süs eşyası olarak kullanıyor. Trabzon'da bu işi yapan en eski birisi olarak mesleğin nice yıllar devam ettirilmesini isterim ama çalışmak isteyen insanda yok. Mesleğin son temsilcilerinden biri olmak beni üzüyor'' şeklinde konuştu.