Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı Cebeli köyünde bulunan ve İl Özel İdaresi'nin şirketi tarafından işletilen mağarada 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde aşırı yoğunluk yaşandı.
Denizden bin 550 metre yükseklikteki Karaca Mağarası’nı son dönemde Arap turistler de yoğun olarak ziyaret ederken, mağarayı yöredeki astım hastaları da ziyaret ederek şifa arıyor.
Erime sonucu oluşan mağaraların en büyük ve en güzel örneklerinden birisi olarak kabul edilen doğa harikası Karaca Mağarası tur operatörlerinin programında yer almasının yanında son dönemde yapılan yatırımlarla birlikte ulaşılabilirliğin yüksek seviyeye ulaşması nedeniyle özellikle yerli turistlerin de bireysel olarak uğrak noktalarından birisi haline geldi.
Yılda yaklaşık 3 milyon aracın geçiş yaptığı Gümüşhane-Trabzon karayoluna sadece 6 kilometre mesafedeki mağarayı 15 Nisan’da başlayan sezon boyunca 81 bin kişi ziyaret etti.
Toplam ziyaretçi sayısında geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 27'lik bir artış yaşanan Karaca Mağarasında Arapça ve İngilizce bilen rehber de istihdam ediliyor.
Mağaranın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için gerekli tüm tedbirler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ‘Mağaraların Korunması ve Kullanılması’ konulu genelgesi kapsamında İl Özel İdaresi tarafından alınıyor.
Yaklaşık 150 milyon yıllık dolomitik kireçtaşlarının zengin yeraltı suları tarafından aşındırılmasıyla oluşturulan ve pasif karakterli bir mağara olan Karaca Mağarası, benzer mağaralar arasında farklı olan, damlataşı şekillerinin en güzel, en görkemli ve görenleri büyüleyici örneklerine sahip, görenlerin tekrar görmek istedikleri bir mağara olarak nitelendiriliyor.
KARACA MAĞARASI
İlin 17 kilometre kuzeybatısında, Torul ilçesine bağlı Cebeli köyü sınırları içindedir. Denizden 1550 metre yükseklikte bulunan mağaranın damlataşı şekilleri, sarkıtları, dikitleri, sütunları, bayrak şekilleri, org desenli duvarları, mağara çiçekleri, incileri ve traverten basamakları eşine az rastlanır güzelliklerdendir.
Yaklaşık 105 metre uzunluğunda, 18 metre tavan yüksekliğine sahip mağaranın toplam iç alanının bin 500 metrekaredir. Yatay olarak gelişme göstermiş ve yaklaşık elipse benzeyen dört ayrı salonun birbiri ile birleşmesinden meydana gelmiştir. Bu salonlardan, ikisi çatlak sistemlerden sızan suların oluşturduğu duvar damlataşları ile ikiye bölünmüş ve böylece salon sayısı altıya çıkmıştır. Damlataşları oluşumları bakımından hem çok zengin renk ve şekilleri arz eder. Mağara içerisinde sarkıtlar, dikitler, sütunlar, bayrak şekilleri, org desenli duvarlar, mağara çiçekleri, mağara incileri, traverten havuzları ve traverten basamakları görmek mümkündür.