Gece saatlerinde Erzincan’da yerin 5 kilometre altında olan ve Trabzon’da da hissedilen deprem, akıllara Karadeniz Sahilinden geçen Karadeniz Fayını tetikleyip tetikleyemeyeceği sorusunu getirdi.
Konu ile ilgili Haber61’e açıklamalarda bulunan Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, “Karadeniz sahili bilinenden daha fazla deprem potansiyeline ve deprem tehlikesine sahiptir. Bu da zaman zaman olan küçük depremlerle ispatlanmış oluyor.” dedi.
BÖLGEDE DEPREM RİSKİ BİLİNDİĞİNDEN DAHA FAZLADIR
Meydana gelen depremin bölgedeki diğer fayları etkileyebileceğini belirten Prof. Dr. Bektaş, “Erzincan’da olan deprem 4.5 büyüklüğünde küçük bir deprem. Bu deprem küçük olmasına rağmen 80-100 kilometre ötede Trabzon gibi yerde kendini hissettiriyor. Birçok yerde hissedildiğine göre Trabzon çevresindeki sadece evleri değil aynı zamanda bölgedeki aktif fayları da etkileyebilir. Yani bizim denizden geçen Karadeniz fayını da etkiliyor. Bu etkileme olumlu ya da olumsuz olabilir. Yani başka bir faydaki olabilecek depremi erteleyebilir veya öne alabilir. Bu bakımdan Karadeniz sahilindeki Karadeniz fayıyla Erzincan’dan geçen Kuzey Anadolu fayı birleşik bir sistem oluşturuyor. Bu iki fay sürekli birbirini etkiler. Dolayısıyla bölgede deprem riski bugün bilindiğinden daha fazladır. 4.5 büyüklüğündeki deprem bu kadar etki yapabiliyorsa 1992’de Erzincan’da 6.5 büyüklüğünde oluşan deprem çok daha büyük etki yapabilir Trabzon’da. 6.5 büyüklüğündeki bir deprem 4.5 büyüklüğündeki depremin 100 katı büyüklüğündedir. İki rakam yanıltmasın logaritmik gider. Dolayısıyla Erzincan’da olabilecek 6.5 büyüklüğündeki bir deprem Karadeniz bölgesindeki özellikle heyelanlı sahaları tetikleyebilir. Bu mevsimlerde olan bir deprem gevşek zemini hareket ettirebilir. Depremin yıkıcı etkisinden çok dolaylı etkileri bölgede kendisini gösterebilir.” şeklinde kouştu.
TRABZON’UN BATISINDA FARKLI DOĞUSUNDA FARKLI
Prof. Dr. Osman Bektaş depremlerin Trabzon batısında farklı doğusunda farklı hissedildiğini ifade ederek, “Bu deprem şunu gösteriyor. Trabzon ve çevresinde deprem etkinliği farklı şekilde hissediliyor. Şehrin batısında daha farklı doğusunda daha farklı. Şehrin batısındaki kayaçlar daha gevşek olduğu için depremi daha fazla hissettiriyor. Doğusundaki sert kayalar depremi daha az hissettiriyor. Ama biz zemin etütleri yaparken depremin bu özelliğini hiç dikkate almıyoruz. Bu bağlamda yeni çıkacak olan deprem tehlike haritası, ilk defa hem Karadeniz sahilinden geçen Karadeniz fayını hem de Erzincan’dan geçen Kuzey Anadolu fayının bölgedeki etkinliğini birleşik olarak alacak. Bu, deprem tehlikesinin bilinenin 2-3 kat daha fazla olacağı anlamına geliyor. AFAD’ın hazırlamış olduğu bu deprem Tehlike Haritası kabul görürse Bakanlar Kurulu’ndan onaylanırsa bugünkü deprem tehlikesinden 2-3 kat daha fazla bir deprem tehlikesi öneriliyor. Bu da daha gerçekli bir yaklaşım oluyor. Burada şu sorun ortaya çıkıyor. Daha önce yapılan yapıların deprem tehlikesinin artması anlamına geliyor. Bu da ileriki yıllarda tartışılacak konulardan biri.” İfadelerini kullandı.
DEPREM POTANSİYELİ DAHA FAZLA
Osman Bektaş, “Karadeniz sahili bilinenden daha fazla deprem potansiyeline ve deprem tehlikesine sahiptir. Bu da zaman zaman olan küçük depremlerle ispatlanmış oluyor.” dedi.