Trabzonspor'un Tesislerden Sorumlu eski yöneticisi, AK Parti Trabzon Genel Kurul Üyesi Temel Köstereli ile spor ve siyaset üzerine konuştuk...
Temel Köstereli 1964 Cumhuriyet Halk Partisi Gençlik Kolları'ndan gelerek, 1977'de Trabzon Merkez'de İl Genel Meclis Üyeliği'ne başladı. 1980 ihtilal senesinde, daimi encümen üyesi oldu. İlk yöneticiliğini 19851986 yıllarında Akçaabatsebatspor'da Kazım Kolot'un başkanlığında yaptı. Daha sonra Trabzonspor'da Faruk Nafiz Özak ile beraber 8 Ocak 1995 yılında yönetimde girdi ve Trabzonspor Tesislerden Sorumlu Yöneticilik görevini üstlendi. Trabzon'da AK Parti'nin ilk kurulduğu dönemde Kurucu üyelik yaptı ve yine Bakan Özak'la birlikte görev aldı. Şu anda AK Parti'de Genel Kurul Üyesi olarak görevini sürdürmeye devam ediyor
CAN DOSTUM ÖZAK
Trabzon'un saygın işadamlarından Temel Köstereli, siyaset hayatında olduğu gibi spor hayatında da Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Nafiz Özak'la yollarının hep kesiştiğini söylüyor. Can dostum, kadim arkadaşım diye bahsettiği Bakan Özak'la hiçbir zaman ayrılmadıklarını, yollarının sürekli kesiştiğini dile getiren Köstereli, Faruk Özak, can arkadaşım benim, biz o zamanlar, Trabzonspor'da iken birinci dönem ve ikinci dönem yani iki kongre sürecinde beraber olduk, tabi sonra biz bıraktık yöneticiliği bizden sonra Mehmet Ali Yılmaz yönetime geldi. Ama yine de, ne Trabzonspor'dan ne de o dönemki arkadaşlığımızdan kopamadık. Hala arkadaşlığımız aynı samimiyet ve hassasiyetle devam ediyor. Ben hiçbir zaman siyasi çıkar amaçlı arkadaşlık kurmadım o yüzden arkadaşlığımız daimi dedi.
MİLİYETÇİ RUHUMA, TERS DÜŞÜYOR
Trabzonspor'un içinde veya dışında olmanın çokta önemli olmadığını sonuçta kendisini daima Trabzonspor'un içindeymiş gibi gördüğünü belirten Temel Köstereli, Trabzonspor son yıllarda büyük bir irtifa kaybetti. Trabzonspor bizim dönemizden ve önceki dönemlerden gelen yöneticilerin, futbolcuların ve taraftarın ruhuyla kurulmuş bir takımdır. Sonra sonra iş maddiyata dayalı işlemeye başladı ve farkında olmadan o ruh kayboldu gitti. Buna en büyük etki ise para amaçlı yabancı futbolcuların alınışı ve artışıdır. Bu sadece Trabzonspor için geçerli değil, bugün baktığınız bütün takımların kadrolarında en az 3-5 tane yabancı oyuncu var. Hadi 1-2 tane olsun eyvallah, sözümüz yok. Ben bu durumu Anadolu'da spor sevgisiyle yoğrulmuş memleketinin takımına bir şeyler verme hevesiyle büyümüş gençlerimize haksızlık olarak görüyorum. Ben bunları spordan çok anladığımı göstermek için söylemiyorum çünkü spordan anlamam. Ben bunu tamamen milliyetçi ruhumla söylüyorum diye konuştu.
BİLİNÇLİ OLMASADA YAPILAN YANLIŞTI
Biz ve bizden önceki dönemlerde her şey bu kadar rahat değildi diyen Köstereli Trabzonspor'un şampiyonluk yaşadığı dönemlerde ve sonrasında kazanılan başarıların tamamen Trabzon'un özü ve ruhuyla kazanıldığını ifade ederek, O dönemlerde ne yıldızlı oteller, ne de uçakla seyahat vardı. O zamanlarda peynir, ekmek ve zeytin'e talim ediliyordu. Son yıllarda öyle bir oldu ki sırf paraya dayalı milyonlarca dolarlık transferler yapıldı, bir sürü para dağıtıldı, ama ortada başarı adına hiçbir şey yok. Zaten hepimiz son yapılan kongrede neyin ne olduğunu gördük. Trabzonspor'un 40-50 trilyonluk borçla bu hale gelmesi tamamen yanlış transferlere ve futbol yöneticiliği dışında yönetilmeden ileri geliyor. Belki bunlar kasten yapılmadı ama daha dikkatli davranılabilirdi. Trabzonspor hem ekonomik olarak, hem de puan cetvelinde gerilere düştü. Bence Trabzonspor kendi özüne kendi değerlerine geri dönmeli ve sahip çıkmalıydı. Trabzon'a Trabzonludan başka dost olmayacağını bilmeliydi şeklinde konuştu.
TS BU KONUDA ŞİMDİLİK İSTİSNA
Trabzonspor'un yeni yönetimini başarılı bulduğunu ve güvendiğini söyleyen Trabzonlu İşadamı Temel Köstereli, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: Sayın Sadri Şener ve yönetimi Trabzonspor Kulübünü büyük bir borç batağı içinde teslim almıştır. Öncelikli olarak bu borçları kapatmayı ve Trabzonspor'u puan cetvelinde daha üst sıralara taşımayı hedeflemiştir. Bunun için herkesin yönetimi eleştirmeden sabır göstermesi gerekir. Çünkü başarı birden bire olamaz. Konuşmamda yabancı transferlere karşı olduğumu söyledim. Trabzonspor'un gündeminde 4 tane yabancı oyuncu var, bu milliyetçiliğinize ters düşmüyor mu? diye sorabilirsiniz. Sözümün arkasındayım sonuna kadar, yabancı transferin fazlasına karşıyım. Ama Trabzonspor'un bu futbolculara güçlü bir kadro kurmak için ihtiyacı var. Genel olarak karşıyım ama yönetimin bu transferlerini istisna olarak görmek zorundayım.
BAŞBANLA GÖNÜL BAĞIMIZ VAR
Bakan Faruk Özak'la çok iyi dost oldukları gibi Başbakan Erdoğan ile ilgilide 'aramızda bir gönül bağı var' diyen Köstereli şunları anlatıyor: Bakan Özak döneminde Trabzonspor'da yönetici iken, TS'nin Kartal Cevizli'de ki yerinde yaşadığımız sıkıntılardan dolayı Sayın Başbakanımızı bir iki kere beraber ziyaret ettik. Başbakanımızın Trabzonspor'a çok büyük yardımı ve iyiliği dokunmuştur. Bize bu konuda sonuna kadar destek verdi. O dönem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapıyordu kendisi, bu konuyla ilgili sürekli görüşürken arada bir gönül bağı kurduk. Kendisi AKP'yi kurunca bizimde yönetimin içinde olmamızı istedi. Bizde AKP yönetiminin içinde yer aldık. Yani ne siyasette ne de spor'da Faruk Özakla hiç ayrılmadık. AKP'nin kapatılma konusuyla ilgilide olumsuz bir şey düşünmüyorum. Başbakanımız ve Bakanımız nerede ise bizler orada olacağız!