Trabzon Barosu Başkanı Mehmet Şentürk, Mısır'da darbe karşıtı 528 kişinin "şiddete teşvik" suçlamasıyla idam cezasına mahkum edilmesine ilişkin, "Mısır'daki idam kararlarını cunta yönetiminin insanlara verdiği bir infaz kararı olarak değerlendiriyorum" dedi.
Şentürk, Mısır'da darbe karşıtı 528 kişi hakkında "şiddete teşvik" iddiasıyla idam kararı verilmesini üzüntüyle duyduklarını belirterek, bu karar öncesi darbe yönetiminin Mısır'da demokratik düzene müdahalede bulunduğunu ifade etti.
Mısır'da demokratik düzene müdahale sonrası verilen idam kararlarının hukuki geçerliliği olmadığını, idama mahkum edilen kişilerin adil yargılanmadığını söyleyen Şentürk, "Mısır'da, Türkiye'de ihtilal dönemleri sonrası yapılan yargılama gibi bir yargılama yapıldı. Mısır'daki idam kararlarını mahkeme kararı saymak yanlış. Oradaki düzen meşru düzen değil, mahkeme doğal mahkeme değil, dolayısıyla bu idam kararlarını bir ferman gibi, ihtilal konseyinin bir kararı gibi değerlendiriyorum, mahkeme kararı olarak değerlendirmiyorum. Bu idam kararlarını mahkeme kararı olarak değerlendirmek mahkemelere, hakimlere ve hukukçulara hakaret, saygısızlık olur" diye konuştu.
Şentürk, "Mısır'daki idam kararlarını cunta yönetiminin insanlara verdiği bir infaz kararı olarak değerlendiriyorum" diyerek, günümüzde idama da karşı olduğunu ifade etti.
Türk Ceza Kanunu'nda idam cezasının savaş halinde öngörüldüğünü anlatan Şentürk, şunları kaydetti:
"Ceza hukukumuzda idam cezası savaş halinde öngörüldü ancak ben çok istisnai olmak kaydıyla böyle olağanüstü dönemler, ülkenin bekasını ilgilendiren dönemler hariç idam cezasına karşıyım. Islah etmekten, caydırmaktan, toplumu rehabilite etmekten yanayım. Çünkü idam cezaları sonucunda elde edilen kamusal bir yarar, bir toplumsal tatmin yok ama uzun süreli, ömür boyu hapis cezalarının daha insani olduğunu düşünüyorum. Genel olarak barıştan, idam cezası yerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasından yanayım."