Trabzon'da arıcıları ve arıları kayıt altına aldıklarını kaydeden Zekeriya Aydın "Birlik olarak arıcılarımıza ve arılarımıza bir kayıt sistemi getirdik. Kısa adı AKS olan Arıcılık Kayıt Sistemi' ile artık her şey kayıt altında. Nasıl ki büyükbaş ve diğer hayvanlarda küpe varsa, arıcıların da sahip olduğu her kovan küpelenecek, numaralandırılacak ve barkotları olacak. Bunlar hem Tarım İl Müdürlüğü'nde hem de Arıcılar Birliği'nde olacak. Arıcılarımız buradan nakliye aldıkları zaman nereye gitmişler, hangi illere gidip gelmişler, arı ölüm oranları, çoğalma durumları gibi bilgiler elimizde net bir şekilde olacak. Şu anda her ne kadar istatistikler yapılıyorsa da elimizde tam net bilgiler yok" dedi.
Aydın, 2007 yılında mevsimin de iyi gitmesiyle Trabzon son 10 yılın en büyük bal rekoltesi yaşandığını hatırlatarak "Geçtiğimiz yıl çok büyük miktarda bal elde ettik. Yaklaşık olarak Türkiye ortalaması 17 kg iken biz 35-40 kg arasında kovan başı bal aldık. Bu ballardan hala üreticilerimizin elinde aşağı yukarı 400 ila 500 ton arasında bir bal vardır. Bu şunu gösteriyor, demek ki 2007 yılında batıda bal olmadığı ve ayçiçeği ile çam balı üretiminin yeterince gerçekleşemediği söyleniyor. Ama bunun yanında doğu illeri de en verimli yılını yaşadı. "Geçtiğimiz yıl bal olmadı' gibi söylemler gerçeği yansıtmıyor. Batıdaki illerimizde bal olmadığı doğru ama Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Güneydoğu bölgelerimizde yani Sinop ile Hatay'ı dikey bir çizgiyle birleştirirsek doğuda kalan kısımda son 10 yılın en parlak rekoltesini yaşadı. Türkiye'de yeterli miktarda bal üretilemediği senaryoları 2006 yılında da yaşanmıştı. 2007 yılında da küresel ısınmadan dolayı bal yetersiz' deniyor. Allah aşkına soruyorum küresel ısınma sadece Türkiye'de mi oluyor ? Amaç dışarıdan Türkiye'ye bal ithal etmektir. Bakanlık tarafından bazı iç baskılar sonucu, dışarıdan bal alınması amacıyla bir tebliğ yayınlandı. Bu tebliğin ardından dışarıdan bal alma gibi bir olay ortaya çıktı. Arıcının elinde bal varken dışarıdan bal ithal etmeye kalkışmak Türkiye gibi Dünya'nın dördüncü büyük bal üreticisi ülke için utanılacak bir durumdur. Ama bunu arıcılar yapmıyor, bunu yapan kişiler rant elde etmek için yapıyor" diye konuştu.
"Türkiye'de bal fiyatları yüksek ama diğer Avrupa ülkelerine göre düşüktür" diyen Zekeriya Aydın "Fakat bal pahalıdır, kat kat fiyatlar yükseliyor denmesi yanlıştır. Trabzon'da tüketiciye satılan balın fiyatı 3 yıldan beri değişmemiştir. Aşağı yukarı fiyatlar aynı seviyede seyrediyor. Yani aşırı bir pahalanma olduğunu söylemek doğru olmaz. Çünkü üretici bal aldığı sürece fiyat artışı diye birşey söz konusu olmamıştır. Bunlar ucuz olan Çin ve Hindistan balını Türkiye'ye getirip daha yüksek miktarlarda halka satmayı düşünüyorlar. Çünkü daha önce bizden 40 ila 50 milyona aldıkları ayçiçek ve çam balını artık üreticimiz onlara artık vermek istemiyor. Onlar balın tenekesini bizden 40-50 milyona alıp, 350-400 milyona paketleyip satıyorlar. Arıcımlar olarak biz karşı çıkınca bu sefer Çin'den ve diğer ülkelerden bal ithal etme yoluna gittiler. Ama ne yazık ki Avrupa Çin balını almıyor. Avrupa ülkeleri yılda yaklaşık olarak 200 Bin ton bal tüketiyor. Ama her nedense dünyanın dördüncü büyük üretici ülkesi Çin'den bal alacak" şeklinde konuştu.
"TÜRKİYE'DE YILDA 45 BİN TON BAL TÜKETİLİYOR" Türkiye'de yıllık yaklaşık 45 bin ton bal tüketildiğini kaydeden Aydın "Bu tüketim de Türkiye'de ortalama 4 Milyon 880 bin koloni olduğuna göre, bu da 48 bin tona karşılık gelir. Bu 48 bin ton da Türkiye'nin ihtiyacını karşılayabilecek bir miktardır. Demek ki Türkiye'de yeterli miktarda bal olmadığı ve dışarıdan bal ithal edilmesi gerekir gibi senaryolar tamamen ranta yöneliktir. Ancak Türkiye dışarı daha çok çam balı ihraç ediyordu. Geçen yıl da çam balı yeterli miktarda olmadığından dışarı ihracaat yapılamadı. Ama sofralık bal dediğimiz bal çiçek balı değildir. Zaten ayçiçek balı sofralık bal değildir. Bal paketleyicileri, ayçiçek balını ve diğer balları alıp bir harman yaparak vatandaşa sofralık bal diye sunuyorlar. Bu da onlar için ucuz maliyetli ve bol kazançlı oluyor. Onun için bal olmadığı dedikoduları ve feryatları yayılıyor" açıklamasını yaptı.
Arı Yetiştiricileri Birliği olarak Türkiye'de balı üreticiden tüketiciye ucuz bir şekilde aktarmak için çalışma yürüttüklerini ifade eden Aydın, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Burada aşağı yukarı 15 il bunu başardı ve üretim aşamasındalar. Biz de Trabzon Arıcılar Birliği olarak bir üretim ve bal paketleme tesisi yapma çalışmaları yürütüyoruz. Kırsal kalkınma programı çerçevesinde ikinci etapta bir proje hazırladık ve projemiz hayata geçti. Projemiz hayat geçtikten sonra bunun çalışmalarını yaptık ve nihayet son aşamada tesisimiz kuruldu. Makinelerimiz kurulmuş vaziyette ve şu an sadece üretim iznini bekliyoruz. Üretim izni aldıktan sonra inşallah sonbahardan itibaren Trabzon Balı (TRAİBİR) yani Trabzon Arıcılar Birliği Balı olarak piyasaya çıkacağız. O zaman gerçekten tüketici de hakiki bal yemiş olacak. Biz ürettiğimiz balları raflara koyamıyoruz çünkü raflara koyulabilmesi için balınızın markasının olması gerekir. Kendi markamızı oluşturduk, çeşitlendirmesini de yapacağız. Gerekli analizleri de yaptırdıktan sonra markalayıp piyasaya gireceğiz. Vatandaş da direk birliğimizden gelip bal temin edebilecek ve bal alırken tahlili de yapılacak. Dolum tesisimiz Trabzon'un Merkez Akoluk Beldesi'nde 456 metrekarelik bir kapalı alanda kuruldu."