Trabzon'da bu pazarın esnafı kadınlar

Trabzon'un merkeze yakın köylerinde çok sayıda kadın, ürettikleri meyve sebze ile süt ve süt ürünlerini sabahın erken saatlerinden itibaren soğuğa aldırış etmeden getirdikleri ''Kadınlar Pazarı''nda satarak aile ekonomisine katkı sağlıyor.Esnaflardan Fatm

Trabzon'un merkeze yakın köylerinde çok sayıda kadın, ürettikleri meyve sebze ile süt ve süt ürünlerini sabahın erken saatlerinden itibaren soğuğa aldırış etmeden getirdikleri ''Kadınlar Pazarı''nda satarak aile ekonomisine katkı sağlıyor.

Esnaflardan Fatma Maraba: ''Keşke bugün çalışmasak, evimizde kadınlar günümüzü arkadaşlarımızla birlikte geçirseydik'' 
 
Trabzon'un merkeze yakın köylerinde çok sayıda kadın, ürettikleri yaş meyve sebze ile süt ve süt ürünlerini sabahın erken saatlerinden itibaren soğuğa aldırış etmeden getirdikleri ''Kadınlar Pazarı''nda satarak aile ekonomisine katkıda bulunuyor. 
   
Şehrin coğrafi yapısının engebeli olması nedeniyle kullanılabilir tarım arazilerinde zor koşullarda çiftçilik yapan Karadeniz kadınları, kendi emekleriyle ürettikleri soğan, maydanoz, marul ve lahana gibi yaş sebzeleri gün doğmadan Trabzon'a getiriyor. 
   
Halk arasında ''Kadınlar Pazarı'' olarak bilinen ve sadece kadınların satış yapabildiği Pazarkapı Mahallesi'ndeki kapalı alanda tezgahlarını erken saatlerde açan yaklaşık 50 kadın, soğuk havaya aldırış etmeden, neredeyse maliyetine sattıkları ürünlerden kazandıkları parayla ailelerinin geçimine katkı sağlıyor. 
     
Yıllardır yalnızca kadınların tezgah açtığı pazarın tek erkek esnafı var, o da tezgahlarda terazi olmadığı için satılan ürünleri cüzi rakamlar karşılığında tartarak geçimini sağlamaya çalışıyor. 
     
Ürettiklerini 10 yıldır ''Kadınlar Pazarı''nda satarak üç çocuğunu büyüttüğünü anlatan Fatma Altıntaş, satışların geçmiş yıllarda daha iyi olduğunu ancak satışlar biraz azalsa da para kazanabildiğine şükrettiğini belirterek, ''Çalışmayı seviyorum ve sevdiğim işi yapıyorum. Özellikle erkeklerin kadınlara iyi davranmasını ve saygı göstermelerini istiyorum. Bunun dışında tek amacım buradan kazandığım parayla okuyan üç çocuğumun iyi yerlere gelmesini sağlamak'' diye konuştu. 
 
''Kadınlar gününü farklı yaşamak isterdik''   
     
Kadınların pazarda çalışmasının zorlukları olduğunu dile getiren Fatma Maraba ise bu yaşam tarzını sevmelerine rağmen, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü bir kez dahi olsa farklı yaşamayı hayal ettiğini söyledi. 
     
Bahçesinde ürettiği lahana, maydanoz ve marulu bağı 50 kuruştan satarak para kazanmaya çalıştığını söyleyen Maraba, ''Kadınlar günü diye bir gün arkadaşımıza gidelim, oturalım ve konuşalım gibi bir şeyimiz hiç olmadı. Çünkü geçim zor ve bakmakla yükümlü olduğumuz insanlar var, yaşantımız böyle. Kadınlar gününü farklı yaşamak isterdik. Keşke bugün çalışmasak, evimizde kadınlar günümüzü arkadaşlarımızla birlikte geçirseydik'' dedi. 
     
Pazarın en eski esnaflarından olduğunu ifade eden Hamide Taç ise 30 yıldır satışını yaptığı sebzeler sayesinde çocuklarının eğitimi sağladığını ve bir gün dahi ekmeğe muhtaç kalmadığını belirtti. 
   
''Güçlükle ve zor şartlarda köyümüzden getirdiğimiz ürünleri insanlar çok ucuza almak istiyor'' diyen Taç, her şeye rağmen çalıştıkları için şükrettiklerini vurgulayarak, ''Kadınlar gününü kutlamaya hiç sıra gelmedi. Ben o günün varlığını dahi yeni yeni öğreniyorum. Yıllardır hep tarlada, bahçede ve pazardayız. Her şeye rağmen şükrediyoruz'' ifadelerini kullandı. 
     
Bahçesinden topladığı maydanozlar ile ineğinden sağdığı sütü satmak için her gün 10 saati pazarda geçirdiğini dile getiren 70 yaşındaki Asiye Çavdar da ''Kadınlar gününü duydum işittim ama gerçek mi yalan mı anlamadım. Bana şimdi sadece sağlık lazım. Birinin kapısına gidip dedikodu yapmak yerine burada kendi kendime kavrularak para kazanmak daha doğru'' dedi. 
     

 

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Bölgesel Haberleri