Trabzon'da bir parkta yer alan ve tanıtım yazısında mutasavvıf şair Yunus Emre'ye ait olduğu belirtilen büstün, Koreli bir düşünüre ait olduğu iddia ediliyor.
Şehir merkezinde bulunan ve içindeki kafeye çoğunlukla üniversite öğrencilerinin geldiği Ganita Parkı'ndaki Yunus Emre büstü, kentte tartışma konusu oldu.
Tanıtım yazısında Yunus Emre olduğu belirtilen ve İngilizcesiyle birlikte ünlü tasavvufa ait bilgilerin yer aldığı büstün, ressam Elif Tekin'in çalışmasıyla 200 liralık banknotun arka yüzüne de konulan, hafızalardaki Yunus Emre portresiyle benzerlik taşımadığı belirtiliyor. Bu çelişkinin de yıllar önce büstü buraya yerleştiren belediyenin yaptığı yanlışlıktan kaynaklandığı öne sürülüyor.
İddiaya göre, Ganita Parkı'na konulmak üzere Yunus Emre büstü sipariş ediliyor. Daha sonra fikir değiştirilerek, Yunus Emre yerine Koreli bir düşünürün büstünün parka yerleştirilmesine karar veriliyor, ancak Yunus Emre'ye göre hazırlanan tanıtım yazısı değiştirilmezken, kaideye Koreli düşünüre ait büst yerleştiriliyor.
Parka gelen üniversite öğrencileri, büstün Yunus Emre'ye ait olduğunu öğrenince çok şaşırdıklarını belirterek, ''bildiğimiz Yunus Emre'nin başında sarık ya da tülbent bulunuyor ve bıyıklı. Bu büst ise saçsız kafası, uzun sakalları ve çekik gözleriyle daha çok Asyalı birine benziyor'' dedi.
Üniversite öğrencilerinden Selim Bahadır da arkadaşıyla birlikte uzağından geçerken ilk kez gördüğü büstün kime ait olduğunu sorduğunu, arkadaşının Yunus Emre cevabı vermesi üzerine de kendisini tutamayarak güldüğünü anlattı.
Trabzon Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü yetkilileri, yeni göreve geldiklerini, konu hakkında bilgilerinin olmadığını söylediler.
-''DERVİŞ YUNUS BAŞI AÇIK GEZMEZ''-
Türkiye'deki, aralarında Türk büyüklerinin olduğu yaklaşık 100'ü aşkın heykelin mimarı olan, yurt dışında da yaptığı çok sayıda heykeli dikilen heykeltıraş Metin Yurdanur, kamusal alanlarda sergilenen büstler ve heykeller konusunda daha dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
Yurdanur, Trabzon'daki büstün profesyonel bir sanatçı tarafından yapıldığını, bunu sorgulamayacağını belirterek, şunları söyledi:
''Ancak Yunus Emre'nin bir imgesi var bizlerin kafasında oluşan.
Semavi bir havası var. Örneğin derviş Yunus'un başında bir sarık vardır, sarılı tülbent vardır. Derviş Yunus başı açık gezmez. Sanatçının da yorumuna saygı duymak gerekir, ama insanların belleğinde oluşan imgeyi yıkmamakta yarar var diye düşünüyorum. Nasrettin Hoca sevimli, tonton, babacan, bilge insandır. Onu zayıf, huysuz ihtiyar biri olarak betimlemek mümkün değildir.
Yunus, 1240 yılında Eskişehir Sivrihisar'da doğdu. Benim hemşehrimdir. 1240'lı yılların insan giysileri, yaşamı incelenir, eserleri incelenir, coğrafyası incelenir. Öyle şekillendiririz biz eserlerimizi. Bu tarihsel kişiliklerde eserleriyle hemhal olmak gerekir. İlla büst olsun diye büst yapılmaz. Bin yıl önce yaşamış Farabi'nin heykelinin nasıl betimleneceğini incelememiz, araştırmamız gerekir. Özümsedikten sonra yapmamız lazım.''
Bir büstü yaparken profesyonel sorumluluk gerektiğini ifade eden Yurdanur, ''her önüne geleni her yere koymamak lazım. Duyarlı ve dikkatli olmak lazım. Sanatsal yorum serbest ama kamusal bir alanda sergileniyorsa çok daha dikkatli olmamız gerekir. Bu bize tarihsel bir sorumluluk ve vebal yükler'' dedi.
-YUNUS EMRE KİMDİR?-
Yeni 200 liranın arka yüzünde portresi yer alan ve ''Yaratılanı hoş gör / Yaratandan ötürü'' dizeleriyle tanınan Yunus Emre'nin, 1240-1320 yılları arasında yaşadığı tahmin ediliyor. Türk kültür ve medeniyetinin oluşumuna büyük katkılar sağlayan Yunus Emre'nin, Türk tasavvufunun dilde ve şiirde kurucusu olduğu belirtiliyor.
Anadolu'da Yunus Emre'ye ait olduğu iddia edilen birçok mezar ve türbe bulunuyor.