KENDİ AĞZINDAN DAVUT YURTTAŞ
Ailem Trabzon'un Sürmene ilçesinden. Uzun yıllar önce İstanbul'a göç etmiş tüccar bir babanın oğluyum. 1953 yılında doğdum. 1970 da KTÜ yü bitirdim.1979 yılanda evlendim ve askere gittim. Askerliğimi Deniz Asteğmeni olarak yaptım. İki kız bir erkek olmak üzere 3 çocuk babasıyım. Kızlarımın biri işletme okudu. Diğeri uluslararası ticaret okuyor, oğlum lise sondayken ona sanırım bir vahiy geldi . Elektronik okuyacağım dedi, Kadir Has Üniversitesini kazandı. Oğlum bu yıl hazırlık okuyor gelecek yıl okuluna başlayacak.
NASIL DÜNYA DEVİ OLUNUR
Trabzon'un yetiştirdiği ünlü işadamlarından Davut Yurttaş ile 35 yıl önce mezun olduğu KTÜ elektrik ve elektronik bölümü mezunlarının buluştuğu toplantıya katılmak için geldiği Trabzon'da bir araya geldik. Bugün dünya devleri ile yarışan İnform şirketinin kuruluş hikayesini ondan dinledik.Anlattıkları tam bir başarı öyküsü. KTÜ den 35 yıl önce mezun olan ünlü işadamı Yurttaş mezun olduğu okula son derece donanımlı bir bilgisayar odası ve ayrıca bir de Labaratuvar hediye etti. Onun açılışını da kendisi yaptı.
Askerlik dönüşü daha önce çalıştığı şirkete yeniden işe başlamayı planlarken Babasının ona kardeşi için kurduğu işin başına geçmesini tavsiye etmesiyle hem Yurttaş'ın yaşamı değişti hem İnform şirketinin
Dünya devleri ile yarışan İnform şirketinin temelleri, İstanbul'da bir hanın ikinci katında 60 metrekarelik küçük bir dükkanda atıldı. O gün iki işçiyle başlayan yolculuk bu gün 700 çalışana ulaşırken 60 metrekarede başlayan üretim 34 bin metrekare oldu. İşadamı Yurttaş başarı öyküsünü ise şu cümlelerle özetledi
Dünya devleri ile yarışan İnform şirketinin temelleri, İstanbul'da bir hanın ikinci katında 60 metrekarelik küçük bir dükkanda atıldı. O gün iki işçiyle başlayan yolculuk bu gün 700 çalışana ulaşırken 60 metrekarede başlayan üretim 34 bin metrekare oldu.
İnform gibi büyük bir şirketi yönetmenin yanı sıra işadamı Davut Yurttaş futbolla da yakın alakalı. Trabzonspor'u yakından takip ediyor. Şu ana kadarda yöneticilik teklifi almadı. Bu konuda biraz kırgın. Kırgınlığını ise şu sözlerle aktarıyor. Ben yönetici olamazsam oğlumu hazırlıyorum o olur.
56 yaşındaki İşadamı Yurttaş KTÜ elektrik elektronik bölümü mezunların kokteyline katılmak için geldiği Trabzon'da haber61.net Genel Koordinatörü Orhan Çavuşoğlu' nun sorularını içtenlikle yanıtladı.,
KTÜ'DE YOKLUK DÖNEMİNDE OKUDUM
Ben KTÜ de okurken Trabzon daha küçük bir şehir Üniversitede daha küçük Yanı 1970'lerden bahsediyoruz. Elektrik ve makine bölümü daha yeni kurulmuş ayrıca hoca eksikliği var. Bazı hocalarımız kent dışından geliyor bize ders verip sonra gidiyordu. KTÜ de bir tane yurt vardı.Yokluklar içersinde bir başlangıç anlayacağınız.Bu şartlarda okudum Ben KTÜ de.
MAKİNEYİ DÜŞÜNÜRKEN ELEKTRİK MÜHENDİSİ OLDUM
Biz Trabzon'un Sürmene ilçesindeniz. Babamda girişimci bir tüccardı. Tezgahtarlıktan yetişme ilkokul mezunu bir tüccar. Babam iş nedeniyle Sürmene, Samsun ve ardından İstanbul'a gitti . Teknikle çok fazla ilgisi yoktu . Ama kendi okuma merakını, benim üzerimden gidermek istiyordu. Duyduğu gördüğü belki de birinin yönlendirmesiyle Babam benim mühendis olmamı istiyordu. Benim de Elektrik mühendisi olmak gibi bir düşüncem yoktu Belki biraz makine mühendisliğine sıcak bakıyordum. O zamanlar da KTÜ ön kayıtla ve çok az sayıda öğrenci alırdı. İTÜ 'nün Makine Mühendisliği bölümüne giremeyince ,babamın zorlamasıyla KTÜ ye geldim
"Ben o yıllarda Trabzon'da Üniversite olduğunu bile bilmiyordum. İTÜ ye giremeyince Babam da bana Git Trabzon'da Makine Mühendisliği Fakültesine girebiliyorsan orda oku dedi. "
Ben o yıllarda Trabzon'da Üniversite olduğunu bile bilmiyordum. İTÜ ye giremeyince Babam da bana Git Trabzon'da Makine Mühendisliği Fakültesine girebiliyorsan orda oku dedi. Bende tek başıma otobüse atladığım gibi Trabzon'a geldim. Ön kayıt yaparken iki tercih yaptım. Birine okumak istediğim makine bölümünü yazdım, diğeri de boş kalmasın diye oraya Elektrik bölümünü yazdım. O Zaman Makine Mühendisliği bölümünün Elektrik mühendisliği bölümünün puanından yüksekti. Tesadüf Elektrik bölümünü kazandım. Ondan sonra sıkıntılı ancak keyifli bir öğrencilik dönemim oldu. Öğretici bir öğrencilik dönemi geçirdim. Zaten öğrencilik öncesi babamın işi gereği onla birlikte çalışmak zorundaydım.Ticaretin adam kandırma sanatını orda öğrenmiştim. Teknik tarafını da burada tamamladım. İşin tekniğini bilen ,iyi adam kandıran birisi oldum !anlayacağınız!
İNFORM TESADÜFEN KURULDU
Bizim şirketin kuruluşu ilginçtir tesadüf de diyebilirsiniz. Benim kardeşim okumadı.O futbol meraklısı ve iyi bir futbolcuydu. Milli takımda da oynadı. Yalnız o Okulla futbolu birlikte yürütemedi Ben askerdeyken Babamda ,kardeşim işsiz kalmasın diye sipariş üzerine regülatör falan yapan bir alman arkadaşıyla ortak iş kurdu. Başlangıç çıkışı budur İnform'un . Bir hanın ikinci katında 60 metre bir yerde kuruldu. Ben Askerden önce 4 yıl bir proje ofisinde çalışmıştım askerlik sonrası da eski işime dönecektim. Fakat Babam bana Git kardeşlerinin kurduğu işin başında ol, onlar bu işi yürütemez. Alman mühendis bir ortağınız var Onlara yardımcı ol dedi. Bende babamın ısrarı üzerine, eski patronumun kalbini kırmak uğuruna gittim onlarla birlikte işe başladım.
İŞE 3 ORTAK 2 İŞÇİ 5 KİŞİYLE BAŞLADIK
Şirket bir hanın ikinci katında ve 60 metrekareydi . Daha sonra şirketi 150 metrekarelik bir Bodrum katına taşıdık. Kardeşim ,ben, Alman mühendis ortağımız ve iki işçi toplam 5 kişiyle bu günün temelleri atıldı. O beş kişilik kadro ile başlayan İnform bu gün 700 çalışanıyla dev bir kuruluş oldu. Önce 60 sonra 150 metrekare olan üretim alanı ise 30 bin metrekareye ulaştı. Yurt dışında 3 yerde ofisimiz var Ayrıca 5 kıtada 85 ülkeye ihracatımız var. Kesintisiz güç kaynağı üretimi konusunda Türkiye'nin lider firmalarından biriyiz. Lider olmamızı AR-GE çalışmalarına verdiğimiz öneme bağlıyorum ben.
DEVLETTEN VERGİ KAÇIRMAYIZ, BİRAZ ENAYİ SINIFINA GİRERİZ O AÇIDAN!
Bu anlattıklarım içersinde süreklilik arz eden önemli bir konu var..Mutlaka zaman zamanda sapmalar olmuştur ama felsefe değişmemiştir. Biz ilk günden beri biz kazandığımızı işte bırakırız. Kazandığımız para işin hakkıdır ve İşi büyütmek için kullanırız. Dolayısıyla bu büyümenin babadan deden kalma devlet desteği gibi yan faktörleri yok. Biz iyi vergi veren kuruluşlar arasındayız.Devletten de kaçırmayız.Çeşitli dönemlerde Sarıgazi vergi dairesinden çeşitli ödüller gelir. Biraz Enayi! sınıfına gireriz o açıdan. En iyi yaptığımız iş ise çalıştığımızı işte bırakmamızdır. Kazanılan parayı işin gelişmesine harcamamızdır.
56 YAŞIMA GELDİM BIRAKSALAR 56 YIL DAHA ÇALIŞIRIM
Biz teknik ve sürekli kendini yenileyen bir iş yapıyoruz. Teknolojik gelişmelere AR-GE çalışmalarıyla uyum sağladık. 2000 li yıllarda AR-GE çalışmalarıyla önemli başarılara imza attık. Dünyada kabul gören birçok uygulamamız oldu. Dünyadan ve Türkiye'den bu uygulamalar nedeniyle çeşitli teknoloji ödülleri aldık. Bunlar öyle sıradan değil bayağı ciddi kuruluşlardan verilen çok ciddi ödüller. Ben 56 yaşıma geldim bıraksalar 56 yıl daha çalışırım.
HEDEFSİZ YAŞAMAK ÇOK ZOR DÜNYADA İLK 10 DA OLACAĞIZ
Hedefsiz yaşamak çor zor. Bizim işimiz teknoloji . Biz rakiplerimizle de yarışıyoruz kendimizle de yarışıyoruz. Gerçi Türkiye'de pek yarışacak rakibimiz kalmadı ama dünyada çok önemli rakipler, çok büyük firmalar var. Nasip olur mu bilmem ama, Avrupa'da ilk 5 dünyada ilk 10 arasına girmek gibi bir hedefimiz var.
Sürmene'de ki Dede topraklarımız duruyor. Ancak aile çok büyüdü. Orada ki bölünmüşlükten dolayı biraz sahipsizlik var. Ben Sürmene'ye gelip gidiyorum, oralara sahip çıkmak ayağa kaldırmak istiyorum
SÜRMENE İLE BAĞLARIMIZI KOPARMADIK
Sürmene'de ki Dede topraklarımız duruyor. Ancak aile çok büyüdü. Orada ki bölünmüşlükten dolayı biraz sahipsizlik var. Ben Sürmene'ye gelip gidiyorum, oralara sahip çıkmak ayağa kaldırmak istiyorum ama 500 mirasçıyı bir araya getirmek çok kolay değil.
BAŞKA BİR ALANDA TRABZON'A BÜYÜK BİR YATIRIM YAPABİLİRİZ
Trabzon'a yatırım yapmamız çok zor. Bizim Karadeniz'de yatırımımız sadece şube bazında. Samsun'da ve Trabzon'da bizim firmamızın şubeleri var. Buraya şimdilik yatırım yapmamız çok zor. Çünkü Pazar Trabzon'un ve Karadeniz'in dışında, Hammadde de keza öyle. Belki personel işini burada daha kolay çözersiniz ama hammaddeyi Trabzon'a getirip, buruda üretip tekrar pazara döndürmek maliyetleri inanılmaz artırır. Bu da pek mantıklı bir yatırım değil. Fakat bizler Trabzon'a yatırım için kapalı değiliz. Şu an çok zor gözükse de belki başka bir iş alanında, iş kolunda Trabzon'a büyük yatırım yapabiliriz. Ama yukarda saydığım sebeplerden ötürü bizim iş kolumuzda Trabzon'a şimdilik yatırım zor. Dünyanın en güçlü firmalarıyla rekabet ediyoruz. Onlarla rekabet etmek için de bunları göz önünde. bulunduruyoruz
KARADENİZLİ İŞADAMLARI ORTAKLIK YAPAMAZ
Karadenizli işadamları ortaklık yapamaz. Türkiye'de ortaklık Kültürü de yok. Ortak iş yapanlar ele ele verdikleri insanların bile hep bir adım önünde olmak istiyorlar. Bunu söyleyerek de yapmıyorlar aksine söylemeden kendilerini bir adım önde görüyorlar. Bu da ortaklığın baştan bozulmasına neden oluyor. İşler kötü gittiğinde ,yada iyiye gittiğinde ,işi bozan neden bu oluyor.Ben iş hayatım boyunca bunun yıkılması için çok uğraştım.Hep birileri ile birlikte ortak bir iş yapmaya çalıştım.Kimileri çok kıskanç oldu Bizi yutmaya çalışıyorsun dedi ,Kimisi bizim işimize sahip çıkmaya çalışıyorsun dedi. Aslında böyle bir şey yok.Bizim işimiz ortaklı bir iş. İzmir'de ki firmamızda ortaklarımız var. Yurt dışında ortaklıklarımız var. Gaziantep'de Bursa'da lokal insanlarla ortaklıklarımız var.Ben ortaklık yapmayı seviyorum.Öncelikle Türk insanın çok kıskanç ve kendisine güveni yok.İşi kaptırırım korkusundan, kendime özgü sırlarımı karşı tarafa veririm ve işe yaramaz hale gelirim korkusundan bu tür ortaklıklardan uzak duruyor. Kurumları ortak yapmak bireyleri ortak yapmaktan daha kolay, kurumsallaşamadığımız içinde ortaklıktan korkuyoruz
Trabzonspor bu sezon başarılı. Ancak ben bu takımda bir inanç eksikliği görüyorum Eğer bu takımda forma giyenler biraz inançlı olsalardı şimdi şampiyonluğu ilan etmiş olurlardı.
TRABZONSPOR ÇOK BAŞARILI
Trabzonspor bu sezon çok başarılı diye düşünüyorum. Ligin bitimine iki hafta kala zirvede. Ancak ben bu takımda bir inanç eksikliği görüyorum Eğer bu takımda forma giyenler biraz inançlı olsalardı şimdi şampiyonluğu ilan etmiş olurlardı. İnansalardı Trabzon evinde Konya'ya, Denizli'ye yenilmez İstanbul BB ile berabere kalmazlardı İnanç eksikliğinden sonuçta bu şekilde tezahür etti. Sadri Başkan çok iyi işler yaptı. Zor olan birçok işin üstesinden kolayca geldi, ancak bazı basit işleri başaramadı. Mesela Yusuf transferi bunlara örnektir. Yusuf alınsaydı ikinci yarıda Trabzonspor'a çok katkı yapardı. 50 bin dolar 100 bin dolar için bunlar olmamalıydı. Gerçi ekonomik anlamda kazık yiyecektik ama Yusuf'un katkısı olurdu. Transferde baştan dirayetli davranılıp iş o noktalara getirilmemeliydi.
ŞAMPİYON OLAMAZSAK ÜZÜLÜRÜM
İnşallah bu takım bu sezon şampiyon olur. Ancak zor gözüküyor. Önünüzde iki takım var. Bizim şampiyon olmamız için Beşiktaş'ın 4 Sivas'ın da 2 puan kaybetmesi gerekiyor. Ben sezon içersinde Trabzonspor'un iyi bir oyun kurucu eksikliğini hissettiğini gördüm. Bu sezon şampiyon olamazsak şampiyon ligine katılırsak da başarılıyız. Ancak gelecek sezon transferde kesinlikle hata yapmamalıyız.
Bu sezon başında 26 oyuncu alındı. Alınanların bir kısmı Karadenizspor'a verildi bir kısmı kiralandı, yada satıldı. Sezon sonunda takımdaki eksik mevkiler iyi tespit edilmeli Transfer ona göre yapılmalı. Mesela elinizde Hüseyin var , alternatif olarak da Ceyhun varsa,bunlar da aynı tip futbolcularsa,siz gider oraya bir adam daha alırsanız doğru transfer yapmış olmazsınız.Yani eksik yerlere birbirini tamamlayan adamlar alınmalı, Orta sahada top tutacak, taşıyacak ,pas atacak bir adamamız yok. Sanırım bu eksiği herkes görmüştür. Alenzinho sol tarafa alındı ancak ilk zamanlar bekleneni veremedi sonra toparlandı. İnşallah kalan iki maçta daha iyi şeyler üretir.
"Bugüne kadar yönetici olmam için hiç kimse aramadı. Demek ki yöneticilik bana düşen bir iş değilmiş! Trabzon'da kimse birleştirici olamıyor"
YÖNETİCİLİK TEKLİFİ ALMADIM
Hayır beni bugüne kadar yönetici olmam için hiç kimse aramadı. Demek ki yöneticilik bana düşen bir iş değilmiş! Trabzon'da kimse birleştirici olamıyor. Ben bir dönem Mehmet Ali Beyle bir ilişkisi neticesinde yakın oldum. Bir gün Başkanım adaylığı düşünüyor musun diye sordum. Bana Siz bir liste yapan ben başınıza geçerim dedi Bakın onursal başkan bile bunu diyor.
Trabzon'un ileri gelenlerinden İbrahim Cevahir bey kırgın.Artık bu işlerle uğraşmak istemiyor.Bir dönem kulübe çok sıcak olan isimler bir dönem sonra nedense bıkıyor.Neden olduğunu da bulamıyorum.Ya aradıklarını bulamıyor.Yada karakterleri gereği hep önünde bulunmayı istedikleri için bu olaylar oluyor. Sanırım ağırlıklı nokta önde bulunmayı istemeleri ve bunu bulamamaları. Trabzonluların karakteristik özelliğidir.Önde olmadıklar yerde bulunmak istemezler
Ben bu yörenin insanıyım. Burası iyi olmazsa biz İstanbul'da iyi olamayız. Trabzon insanı mutluysa bizde mutluyuz
BEN YÖNETİCİ OLAMAZSAM DA OĞLUMU YETİŞTİRİYORUM
Şu an Yöneticilik teklif gelse kabul eder miyim bilmiyorum. İşlerim çok yoğun. Bir süre daha işlerimin bana ihtiyacı var. Ama gönlüm hep Trabzonla. Şirketimde çalışan insanların çoğunun kombinesi vardır. Bende kombine aldım ancak Trabzonspor'un sadece iki maçını izlemeye gelebildim. Bir süre sonra biraz daha rahatlarım o zaman teklif gelirse neden yönetici olmayayım. Ama teklif gelmezde ben yönetici olmazsam da oğlumu yetiştiriyorum. Trabzon isterse onu yönetici yaparız. Trabzonspor'a başarılar diliyorum.
Ben bu yörenin insanıyım. Burası iyi olmazsa biz İstanbul'da iyi olamayız. Trabzon insanı mutluysa bizde mutluyuz.