Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen, 189 üniversite rektörünün katılımı ile gerçekleştirilen ‘Üniversite Rektörlerinden Filistin İçin Adalet ve İnsan Hakları Çağrısı Toplantısı’na çevrim içi yöntemle katıldı.
Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen’in üniversite rektörleri ile birlikte imza attığı “Filistin İçin Adalet ve İnsan Hakları Çağrısı” bildirisi, çevrim içi olarak canlı yayınlanan basın toplantısı ile kamuoyuna açıklandı.
Türkiye'deki 189 üniversite rektörünün imzasının bulunduğu bildiri toplantısına, Covid-19 tedbirleri kapsamında rektörlerin çoğunluğu uzaktan bağlantı yöntemiyle online olarak katıldı.
İçerisinde Bayburt Üniversitesinin de yer aldığı, Türkiye'nin önde gelen üniversitelerinin rektörleri, yedi dilde yayımladıkları bildiriyle, İsrail saldırısı altındaki Filistinliler için adalet ve insan hakları çağrısı yaptı.
Bayburt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mutlu Türkmen ile birlikte Türkiye genelindeki 189 üniversite rektörünün imzasının bulunduğu bildiride; İsrail'in, Gazze şeridinde yerleşik sivil ve savunmasız Filistinlilere yönelik uygulamalarına, yaşam hakkını ortadan kaldıran şiddet, baskı ve saldırılarına bir yenisini daha eklediği; bebek, çocuk, kadın ve yaşlılar dahil, çok sayıda masum sivili öldürdüğü, yaraladığı ve evsiz bıraktığı vurgulandı.
İsrailin Filistin’e yönelik uyguladığı şiddet olaylarını bir kez daha sert bir dille kınayan Rektör Türkmen ise her durum ve şartta; Kudüs’ün, Harem-i Şerif'in ve Filistin halkının yanında olduklarını yineledi.
İsrail'in insan haklarını umursamadan, dünya toplumunun gözü önünde yaptığı zulme karşı bütün dünya liderlerinin seslerini en gür bir biçimde yükseltmesi gerektiğini vurgulayan Rektör Türkmen; “İsrail’in uluslararası hukuk ve diplomasiyi yok sayarak; tüm kınamalara ve tepkilere rağmen sivil ve savunmasız Filistin halkına yönelik uyguladığı şiddet ve ibadet özgürlüğünü engellemeye yönelik girişimleri tamamen mesnetsiz ve gayriinsanidir. Yıllardır katliamlar yaparak işgal alanını sürekli genişleten İsrail, bugüne kadar birçok masum Filistinliyi de şehit ederek dünya tarihine adını kanla yazdırmıştır.
Filistin halkı, bir kez daha zalimin zulmü karşısında canını vermek pahasına özgürlük duruşundan ve Peygamber emaneti olan Kudüs’ü muhafaza etmekten taviz vermemiştir.
Kudüs’ün, Harem-i Şerif'in ve Filistin halkının bu onurlu mücadelesinin her zaman yanında olduğumu ısrarla beyan ediyorum. İsrail’in vahşi ve insanlık dışı saldırılarında şehit olan Filistinli kardeşlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet, gazi olanlara acil şifalar niyaz ediyorum. İsrail’in bu zulmünü ve hukuk tanımazlığını tüm insanlık adına şiddetle ve nefretle kınıyorum.” dedi.