Paranın satın alım gücünü korumak için altın, geçmişten bugüne en çok tercih edilen değer saklama araçlarından biri oldu. 2009 yılında piyasaya çıkan Bitcoin ise, ilk dönemlerinde internet ekosistemi dışında çok fazla bilinmese de, ilerleyen yıllarda uzun vadeli yatırım aracı olarak tercih edilmeye başladı. Yüzyıllardır dünyanın en çok tercih edilen yatırım araçlarından olan altın ile, değerini on binlerce katına çıkaran Bitcoin günümüzde sıkça karşılaştırılıyor. Yatırım kararı öncesinde, altın mı kripto para mı sorusu akıllara geliyor. Peki hangi yatırım aracı daha mantıklı?
Altın ‘güvenli liman’ mı?
Işıltılı yapısı ve göz alıcı sarı rengiyle, dünya tarihinde en kıymetli varlıklardan biri olarak kabul edilmiş altın, birçok toplulukta kullanılmıştır. Kararlı yapısı ile hava ve su ile tepkimeye girmeyen ve dolayısı ile paslanma, kararma olmayan altın binlerce yıl boyunca en güvenli liman olarak kabul edildi. Bunun nedenlerinden biri, yaşanan savaşlarda göç etmek zorunda kalan insanların yanlarına alabileceği belki de tek şey olmasıydı. Altının tarihteki ilk kullanımı, milattan önce 3000’li yıllara uzanıyor. Mısır medeniyetinde 5000 yıl önce para olarak kullanılan altın, Güney Amerika’da bulunan Peru’da 4000 yıl önce bir ziynet eşyası olarak kullanılmaktaydı. Bu durum tarih boyunca devam etti ancak birbirinden habersiz, uzak bölgelerde yaşayan uygarlıkların dahi aynı dönemde altına bu kıymeti vermesi, dünya için önemini gösteriyor. Madeni para formunda basılan altın sikkeler dünya ticaretinde kullanıldıkça hacmi artan emtia, küresel finans piyasalarında ons üzerinden işlem görmektedir. Bir ons 31.1 gram altını ifade etmektedir. Finansal yatırımda altın tercihinin dayandığı kodlar, binlerce yıl öncesinde dayanmaktadır.
Dijital altın: Bitcoin
2009 yılında, Satoshi Nakamoto imzasıyla yayınlanan bir whitepaper, o dönemde internet dünyasında kriptografi ve dijital para alanında çalışma yapan küçük bir gruba e-mail ile gönderildi. ‘Bitcoin: Eşten eşe elektronik nakit ödeme sistemi’ başlığı ile gönderilen belge, bir devrimin ilk adımıydı. Bitcoin, herhangi bir devletin, merkez bankasının müdahalesi ya da kontrolü olmadan, ağa erişimi olan herkes arasında güvenilir bir ödeme metodu olarak tasarlanmıştı. Bitcoin teknolojisi, zaman içerisinde bireysel yatırımcılardan kurumsal yatırımcılara kadar milyonlarca kişinin tercihi oldu. Bitcoin, temel bir blokzinciri sunsa da Bitcoin’in ardından geliştirilen kripto para birimlerine öncü olmayı başardı. Bugün Coinmarketcap’te listelenmiş kripto paraların sayısı 19 binin üzerinde.
Peki Bitcoin neden dijital altın olarak ifade ediliyor? Altın, sınırlı bir arza sahip olmasa da nadirdir. Bitcoin ise sınırlı arza sahiptir. Bitcoin, yalnızca ağ içindeki işlemlerin gerçekleşmesini sağlayan madencilere ödül olarak verilerek arzı gerçekleşen bir değerdir. Nakamoto, Bitcoin’i 21 milyon ile sınırlamıştır. Ancak Bitcoin ağında her 4 yılda bir yarılanma (halving) gerçekleşir ve Bitcoin blok üretme ödülü yarıya düşürülür. 2022 itibariyle, 21 milyon Bitcoin’den 19 milyondan fazlası çıkarılmıştır. 21 milyon Bitcoin’in tamamının çıkarılması ise 2140 yılında gerçekleşecektir. KuCoin kripto para borsasından kolaylıkla bitcoin alıp yatırım yapabilirsiniz.
Altın ve Bitcoin: Hangi yatırım aracı tercih edilmeli?
Altın ve Bitcoin arasında benzerlikler ve farklılıklar bulunuyor. Altın, fiziksel bir değer saklama aracı olarak kabul görmüş ve öncü olmuştur. Bitcoin de, günümüzde binlerce kripto paranın işlem gördüğü piyasanın yüzde 40’ından fazlasını oluşturan, dominasyonu en yüksek coin’dir. Bu nedenle altının fiziksel dünyadaki algısı, Bitcoin’in dijital dünyadaki konumuna benzer.
Fiyat hareketleri bakımından karşılaştırma yapıldığında, altın binlerce yıllık bir emtia olarak istikrarlı bir grafiğe sahiptir. Bitcoin ise, henüz 15 yıllık bir geçmişi dahi olmayan bir değer olarak, spekülatif haberlere göre fazla tepki gösterebilen, daha volatil bir değerdir. XAU/USD yani ons altın, 2020 yılının Ağustos ayında 2074.88 seviyesi ile tarihi zirvesini görmüştür. Bitcoin, ilk çıktığında bir değere sahip değilken, 2 yıl içinde, 2011 yılında ilk kez 1 doları, 2021 yılında ise 69.000 dolarlık tarihi zirvesini görmüştür.
Altın yatırımcısı, genel olarak muhafazakar yatırımcı olarak ifade edilebilir. Zira altın tercihinin arkasındaki en önemli sebep, varlıkların değerinin altın bazında korunmasıdır. Altın yatırımcısı, birikiminin çok fazla değer kazanmasından ziyade, değer kaybetmemesini hedefler. 2022 itibariyle 1900 dolar seviyesinden işlem gören ons altın, 1980’li yıllarda 600 dolar seviyelerini görmüştü. Bununla birlikte, altınla ilgili düzenlemeler, arz, kullanım alanları ve diğer finansal kriterler de fiyat üzerinde etkili olmuştur. Altın fiyatı, insanların piyasaları belirsiz gördüğü dönemlerde artmaktadır. Savaş, kovid-19 pandemisi gibi dönemler bu nedenle altının yükseldiği dönemlerdir.
Bitcoin, 1 dolar seviyesini gördüğü 2011 yılından 10 sene sonra, 69.000 zirvesini test etti. 69 bin katına kadar değer kazanması, Bitcoin’e yönelik talep patlamasının sonrasında yaşandı. Altından farklı olarak, Bitcoin’in sınırlı arzı bu seviyeye çıkmasında etkili oldu. Bitcoin, yalnızca bir kripto para olarak kalmadı, aynı zamanda trilyon dolarlık bir blokzinciri endüstrisi yarattı ve binlerce projeye ilham oldu.
Altın, 12,1 trilyon dolarlık değeri ile günümüzün en değerli varlığı. Bitcoin ise, 772 milyar dolarlık değeri ile en değerli 9. varlık konumunda. Altın ve Bitcoin arasındaki tercih, yatırım tarzına göre değişebilir. Volatil bir değere yatırım yapmak istemeyenler için altın ön planda olurken, yatırımın çok yüksek getiri potansiyeli sağlamasını hedefleyenler Bitcoin’i tercih edebilir. Bununla birlikte, finans profesyonellerinin en çok üzerinde durduğu konulardan biri, tüm yumurtaları aynı sepete koymamaktır. Yani, her yatırımcının portföyünde, belirli oranda altın ve Bitcoin yer alabilir.