Avrupa’da değişik ülkelerde yaşamak için çok sayıda düzensiz göçmenin Belarus üzerinden Avrupa Birliği (AB) sınırına geçmek istemesi Belarus ile Polonya sınırında tansiyonu yükseltti.
Belarus’ta yaz aylarından bu yana AB’ye süren düzensiz göç hareketlerinden en büyüğü Polonya’ya sınırı olan Grodno şehrinde gerçekleşti.
Sosyal medyada görüntüleri yayılan, çoğunluğunun Irak kökenli olduğu belirtilen, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu yaklaşık 2 bin düzensiz göçmen, ellerinde valiz ve çantalarıyla sabah saatlerinde Bruzgi sınır noktasına doğru ilerlemeye başladı.
Sosyal medya üzerinden organize olduğu ifade edilen göçmenlerin bir kısmı hiçbir müdahaleye maruz kalmadan Belarus sınır noktasını geçti. Göçmenlerin bir kısmı da sınır boylarındaki ormanlık alana doğru ilerledi.
Polonya Savunma Bakanlığı, göçmenlerin Kuznetskiy sınır noktasından biraz uzakta bulunan Belarus sınırları içerisinde olduğunu duyurdu.
Geniş güvenlik önlemi alan Polonya tarafından, sınırdaki telleri aşmak isteyen göçmenlere yönelik göz yaşartıcı gaz kullanıldığı ve bölgede helikopter uçurulduğu görüntülere yansıdı.
Sosyal medyada göçmenlerin Polonya değil, Almanya’ya gitmek istediklerine dair açıklamalar yer aldı.
Polonyalı yetkililer, göçmenlerin ülkeye geçişine izin vermediklerini, giriş yapabilenleri de Belarus’a geri göndereceklerini duyurdu.
Belarus ve Polonya birbirlerini suçluyor
Belarus Devlet Sınır Komitesi Sözcüsü Anton Bıçkovskiy, düzensiz göçmenlerin, Polonya’nın kendilerini zorla geri göndermesine karşılık kalabalık bir şekilde organize olduğunu vurgulayarak, “Polonya tarafının mültecilere karşı fiziksel güç ve özel ekipman kullanımını haklı çıkarmaya yönelik provokatif eylemlerini göz ardı etmiyoruz." dedi.
Polonya Dışişleri Bakan Yardımcısı Piotr Warwrzyk da Polonya-Belarus sınırındaki durumun ağırlaşabileceğine dikkat çekerek, Belarus makamlarının sınırdaki durumu tırmandırmaya çalıştığını savundu.
Belarus: Sınırdaki gerginlik devam ediyor
Öte yandan Belarus-Polonya sınırında yaşananlara ilişkin Belarus Devlet Sınır Komitesi’nden yapılan açıklamada, gerginliğin devam ettiği belirtildi.
Aralarında önemli sayıda kadın ve çocukların da bulunduğu 2 binden fazla göçmenin Polonya sınırı boyunca bariyerlerin önünde bulunduğu belirtilen açıklamada, bu kişilerin kendi ifadeleriyle Belarus’ta yaşamak istemedikleri, rotalarının nihai hedefinin koruması altına girmek istedikleri AB ülkeleri olduğu kaydedildi.
Açıklamada, göçmenlerin, hayatları tehlikede olduğu gerekçesiyle ülkelerini terk ettiklerini Polonya tarafına bildirmeye çalıştığı ifade edilerek, “Mültecilerin saldırgan eylemleri olmamasına rağmen Polonya güvenlik güçleri, durumu anlamaya çalışmak yerine psikolojik baskı kullanmak için hava araçları kullandı, ayrıca koruma arayan kişilere de göz yaşartıcı gaz kullanıldı.” denildi.
Açıklamada ayrıca, mültecilerin daha kararlı eylemlere geçtiği ve Polonya sınır bariyerlerini yıkmaya başladıkları kaydedildi.
AB yönetiminden göçmen krizi nedeniyle Belarus'a yaptırımları genişletme çağrısı
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Polonya ile Belarus sınırındaki göçmen krizinin ardından AB üyesi ülkelerden Belaruslu yetkililere yönelik genişletilmiş yaptırım rejimini onaylaması çağrısında bulundu.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, yaz aylarından bu yana Belarus'tan Polonya, Litvanya, Letonya gibi AB ülkelerine süren düzensiz göç hareketlerinden en büyüğünün Polonya’ya sınırı olan Grodno şehrinde yaşanması sonrası açıklama yaptı.
"Belarus, insanların hayatını tehlikeye atmaktan vazgeçmeli. Göçmenlerin siyasi amaçlar için Belarus tarafından araç olarak kullanılması kabul edilemez." ifadesini kullanan von der Leyen, AB'ye bu şekilde yapılan baskının işe yaramayacağını belirtti.
Polonya, Letonya ve Litvanya'nın başbakanları ile konuşarak AB'nin dayanışmasını dile getirdiğini ve bu ülkeleri nasıl destekleyeceğini ele aldığını bildiren von der Leyen, şunları kaydetti:
"Üye ülkelere, bu hibrid saldırının sorumlusu olan Belaruslu yetkililere yönelik genişletilmiş yaptırım rejimini onaylamaları çağrısında bulunuyorum. AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile koordinasyon içinde, kendi vatandaşlarının Belarus makamlarının kurduğu tuzağa düşmesini önleyecek şekilde hareket etmelerini sağlamak için kaynak ve transit ülkeleri ziyaret edecek.
AB, özellikle kara listeye alma yolu da dahil olmak üzere insan kaçakçılığında etkin olan üçüncü ülke hava yolu şirketlerine nasıl yaptırım uygulanacağını da inceleyecek."
Von der Leyen, ayrıca Birleşmiş Milletler ile insani bir krizin ortaya çıkmasını önlemenin ve göçmenlerin kendi ülkelerine gönderilmelerinin yollarını da araştıracaklarını bildirdi.
AB-Belarus gerilimi
AB ile Belarus arasındaki gerginlik Ağustos 2020'de Belarus'ta düzenlenen ve Aleksandr Lukaşenko'nun kazandığı açıklanan cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından artmıştı. AB, Belarus'ta seçime hile karıştırıldığı gerekçesiyle seçim sonucunu tanımadığını açıkladı.
AB, seçimlere hile karıştırıldığı gerekçesi dışında Belarus'ta muhalefete baskı uygulandığını belirterek bu ülkeye yaptırımlar uyguluyor. Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun da dahil olduğu yaptırımlar, seyahat kısıtlaması ve varlıkların dondurulması gibi uygulamaları içeriyor.
AB ülkeleri ayrıca 23 Mayıs'ta Atina-Vilnius seferini yapan Ryanair yolcu uçağının bomba ihbarı üzerine Belarus’un başkenti Minsk'e indirilmesi ve uçaktaki Belarus vatandaşı muhalif Roman Protaseviç'in gözaltına alınması nedeniyle Belarus havayolu şirketlerine AB hava sahasını kapattı.
AB, Belarus yönetimini Irak gibi ülkelerden göçmenleri getirerek AB ülkeleri Polonya, Litvanya ve Letonya sınırlarına göndermek, "düzensiz göçü araç olarak kullanmak ve Birlik'i bu yolla istikrarsızlaştırmaya çalışmakla" suçluyor.
ABD, Belarus sınırındaki gerginlikte Polonya’nın yanında olduğunu açıkladı
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Belarus'un Polonya sınırından Avrupa ülkelerine yönelik düzensiz göçe izin vermesini kınarken, iki ülke sınırındaki gerginlik konusunda Polonya'nın yanında olduklarını bildirdi.
Price, günlük basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi.
Bu hafta sonu Belarus-Polonya sınırından gelen rahatsız edici görüntüler ve haberler konusunda kaygılı olduklarını belirten Price, "ABD, (Alexandr) Lukaşenko rejiminin, savunmasız insanları siyasi olarak istismar etmesini ve zorlamasını ve sınırları boyunca düzensiz göçe duygusuz ve insanlık dışı bir şekilde izin vermesini şiddetle kınıyor." açıklamasında bulundu.
Belarus’u, sınırlarından Avrupa'ya düzensiz göçmen akışlarına izin verme ve insanları buna zorlama kampanyasını derhal durdurmaya çağırdıklarını vurgulayan Price, şunları söyledi:
"Belarus'taki rejim, uluslararası yükümlülüklerine ve taahhütlerine uymayı reddettiği, Avrupa'nın barış ve güvenliğini baltaladığı, özgürlük içinde yaşamaktan başka bir şey istemeyen insanları baskı altına almaya ve istismar etmeye devam ettiği sürece biz de Lukaşenko’ya baskı yapmaya devam edeceğiz ve hesap verme çağrılarımızdan vazgeçmeyeceğiz."
Price ayrıca "ABD, Belarus tarafından tehdit edilen ve Belarus’un kabul edilemez eylemlerine karşı Polonya ve Avrupa'daki tüm ortaklarımızın yanında olmaya devam edecek." dedi.