Dünya Başbakan'ı dinledi

Kuzey Afrika ziyaretinin ilk durağı olan Mısır'ın başkenti Kahire'deki temaslarını sürdüren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi açılış oturumunda konuştu.Başbakan Erdoğan, daha önceki açıklamalarında, Kagire'de Arap Bir

Kuzey Afrika ziyaretinin ilk durağı olan Mısır'ın başkenti Kahire'deki temaslarını sürdüren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi açılış oturumunda konuştu.

Başbakan Erdoğan, daha önceki açıklamalarında, Kagire'de Arap Birliği toplantısında yapacağı konuşmada ağırlıklı olarak Suriye konusunu ele alacağını belirtmişti.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:

Mısır Başbakanı İsam Şeref ve Arap Ligi Genel Sekreteri Nebil El Arabi’ye misafirperverliklerinden dolayı teşekkür ederim.

Bölgemizde tarihi gelişmelerin yaşandığı böyle bir dönemde siz kardeşlerimle biraraya gelmekten büyük memnuniyet duyuyorum.

Aynı medeniyet üzerine inşa edilmiş değeri farklı esaslarla da olsa nesilden nesile aktardık.

Bizler geçmişte bugünleri ve gelecekleri ortak çizilmiş milletleriz.

Filistinli bir çocuk Ankara’daki bir annenin yüreğini sızlatır. Kahire’de gençliğin yükselen sesi İstanbul’da aynı heyecanla yankılanır.

Bizler aynı bedenin ve aynı ruhun unsurlarıyız. Bizler büyük ve köklü bir aileyiz.

Tarihi bir dönemeçteyiz. Birbirimizi her zamankinden daha iyi anlıyor, daha iyi tanıyoruz.

İstikbale umutla ve güvenle bakıyoruz.

TÜRK-ARAP İLİŞKİLERİ

Ebedi kardeşliğimizden aldığımız güçle saflarımızı sıkı tutmalıyız.

Ortak geleceğe sahip çıkma zamanı gelmiştir

Bu geçmiş nesillere borcumuz gelecek nesillere soumluluğumuzdur.

Daha fazla özgürlük, insan hakları şiarımız olmalıdır.

Halklarımızın meşru taleplerini meşru yollarla ve yöntemlerle karşılamaya mecburuz. Gayrımeşru yöntemlerle güç kullanarak bastırmaya çalışanlar, bugün değilse yarın büyük bir yanılgı içinde olduklarını anlayacaktır.

Evine ekmek parası götürmekten başka derdi olmayan Buazizi insan onurunu dünyaya bir kez daha hatırlatmıştır.

Bu onurlu duruş Arap halklarının kendisinden başka bir yerde aramasına gerek olmayan medeni değerlerin yansımasıdır.

ARAP BAHARI

Önümüzdeki süreç zordur. Geri çevirmeye çalışacak gizli mihraklar da olacaktır. Tedbirli olmalıyız. Ama onların gücünü bahane ederek çözümleri ertelemeye mahal yoktur.

Adalet ve hakkaniyete bağlı kalınması için Allah’ın yardımı mukadderdir.

Halkların meşru beklentilerinin karşılanması için siyasi ekonomik sosyal reformların gerçekleştirilmesi elzemdir.

Adalet ve hakkaniyetin tecelli etmesi, barış, huzur, emniyet, güven, demokrasi, hukukun hissedilmesi bugün göstereceğimiz vakur duruşa bağlıdır. Tarihin yeniden evrildiği bir dönemde kardeş Arap halkların bu vakur duruşunu saygıyla selamlıyorum

Çıkar hesaplarıyla değil sadece kardeşlerimin onurlu bir geleceğe sahip olması için Arap halklarının bunu gerçekleştirmesini diliyorum

LİBYA

Libya'da istikrarlı bir yönetimin kurulmasını, Libya'nın zenginlikleri üzerinde yaptıkları hesaplarla ilgili değil, Libyalı kardeşlerim için diliyorum.

En çok dayanışma gösterilmesi gereken bir süreçtir.

Bu medeniyet bugün olması gerektiği noktada değildir. Bugünkü olaylara bu pencereden bakmak zorundayız.

Libya halkının zafere ulaşmasını memnuniyetle karşılıyoruz

NTC tarafından tremsil edilme kararını memnuniyetle karşılıyoruz. BM Genel Kurulu’nda da öyle temsil edilmeli.

Geçmişte yaşananlardan ders çıkararak halkın iradesinin yönetime yansması için hassasiyet göstereceğine inanıyoruz

İSRAİL

Bir gerçeği hatırlatmakta fayda görüyorum. Halkların meşru talepleri karşısında bugün takınacağımız tutum ve atacağımız adımların hesabı ancak halklar tarafından sorulabilir. Bu çağrım bölgemizdeki tüm ülkeler için geçerlidir. Buna İsrail de dahildir.

İsrail bir yandan bölgede meşruiyet sağlamaya çalışırken, diğer yandan kendi meşruiyetini tehlikeye atan sorumsuz adımlar atmaktadır. İsrail hükümetinin saldırganlığı, uluslararası bir yardım konvoyuna uluslararası sularda askeri bir saldırı düzenleyecek kadar şirazesinden çıkmıştır.

İsrail hükümetinin saldırgan politikaları İsrail'in de geleceğini tehdit etmektedir. İsrail hükümeti tarafından aslında İsrail halkı ablukaya alınmıştır.

İsrail özür ve tazminat taleplerine de kulak tıkamakta kendisini hukukun üstünde görmektedir.

Son örneği panelin raporu. Bu raporun bizim için hiçbir hükmü yoktur, olmayacaktır. Ablukanın yasal olduğunu söyleyecek kadar İsrail'in esiri olmuş rapor, Arapça ifadeyle kellem yekümdür.

Şunu da özellikle belirtmek isterim: Uluslararası çevreler israilin şımarık uygulamalarına gözlerini kapamaya devam ederlerse bu suçun faili olarak anılmaktan kurtulamayacaklardır.

İlişkilerin normalleşmei için gerekli gördüğü şartlar geçerlidir. İsrail özür dilemedikçe, şehitlerimizin ailelerine tazminat ödemedikçe, Gazze'ye ablukayı kaldırmadıkça ilişkilerin normalleşmesi mümkün olmayacaktır.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri