Mart ayının ilk haftası, Türkiye'de "Deprem Haftası" olarak anılıyor. Bu özel hafta boyunca, deprem bilincinin artırılması ve olası afetlere karşı hazırlıklı olunması amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Depremler, yer kabuğundaki fay hatlarında meydana gelen hareketler sonucunda oluşuyor ve tektonik, volkanik ve çöküntü olmak üzere üçe ayrılıyor.
ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi'nin (USGS) verilerine göre, dünya genelinde her yıl yaklaşık 500 bin deprem meydana geliyor. Bu sarsıntıların sadece yüzde 20'si insanlar tarafından hissedilirken, her yıl yaklaşık 100 deprem maddi hasara yol açıyor. NASA'nın araştırmalarına göre ise büyük depremler, Dünya'nın ekseninde kaymalara neden olarak günün uzunluğunu etkileyebiliyor. Bilim insanları, 2004 yılında meydana gelen 9,1 büyüklüğündeki Sumatra depreminin günün uzunluğunu 6,8 mikrosaniye kısalttığını belirtiyor.
Geçmiş yüzyılda meydana gelen yıkıcı depremler, yüz binlerce kişinin ölümüne ve milyonlarca kişinin evsiz kalmasına neden oldu. USGS verilerine göre, dünya tarihinin en şiddetli 10 depremi genellikle Güney Amerika ve Asya-Pasifik ülkelerinde kaydedildi. Şili'de 1960 yılında meydana gelen 9,5 büyüklüğündeki deprem, kaydedilen en şiddetli deprem olarak tarihe geçti. Bu deprem sonrası oluşan tsunami, Hawaii'den Japonya'ya ve Filipinler'e kadar uzanan geniş bir alana etki etti.
Endonezya, 2004 yılında meydana gelen ve yaklaşık 230 bin kişinin ölümüne yol açan 9,1 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Bu deprem, metrelerce yükseklikteki tsunamileri tetikleyerek 14 ülkeyi etkiledi. Japonya'da 2011 yılında meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem ise, ülkedeki en şiddetli sarsıntı olarak kayıtlara geçti ve Fukuşima nükleer santralinde ciddi sızıntılara neden oldu.
Dünya genelinde deprem aktivitelerinin büyük bir kısmı "Pasifik Ateş Çemberi"nde gerçekleşiyor. Bu kuşak, dünyadaki tüm depremlerin yüzde 90'ını ve büyük sarsıntıların yaklaşık yüzde 80'ini oluşturuyor. Türkiye de "Alp-Himalaya Deprem Kuşağı" olarak adlandırılan ikinci büyük deprem kuşağında yer alıyor, bu da ülkenin sismik açıdan aktif bir bölge olduğunu gösteriyor.
Deprem Haftası, Türkiye'de ve dünya genelinde deprem hazırlığı ve bilincinin önemini vurgulayan önemli bir farkındalık dönemi olarak kabul ediliyor. Bu hafta boyunca düzenlenen etkinlikler, toplumu olası depremlere karşı daha hazırlıklı hale getirmeyi amaçlıyor.