"Erdoğan çıkarları için ülkesini feda eder"

 Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, "Suriye'de yaşanan, güvenliği tehdit eden olaylar değil kelimenin tam anlamıyla bir savaştır" dedi. Suriye lideri Başbakan Tayyip Erdoğan'ı da çok ağır bir dille eleştirdi. Suriye'de, 1946'da Fransa'dan bağımsızlığın ila

 

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, "Suriye'de yaşanan, güvenliği tehdit eden olaylar değil kelimenin tam anlamıyla bir savaştır" dedi. Suriye lideri Başbakan Tayyip Erdoğan'ı da çok ağır bir dille eleştirdi.
 
Suriye'de, 1946'da Fransa'dan bağımsızlığın ilan edilmesinin yıl dönümünde kutlanan Cela (Bağımsızlık) Bayramı dolayısıyla hükümete ait El-İhbariyye televizyonuna özel demeç veren Esad, ülkede yaşanan son durumu değerlendirdi.
 
Suriye resmi haber ajansının aktardığına göre, Başbakan Erdoğan hakkında da çok sert sözler sarf eden Esad, Erdoğan’ın şahsi çıkarları için ülkesinin tümünü feda etmeye hazır olduğunu belirterek sıfır politika, sıfır komşu ve sıfır ahlaka dönüşen komşularla sıfır sorun politikası sonucu iç politikada başarısız olduğunu söyledi.
 
Devlet Başkanı Esad, Bağımsızlık Bayramı'nda halka seslenerek, "Sömürgeci, ordularını alıp çıkmış ama egemenlik ve karar hakkını da beraberinde götürmüşse bağımsızlığın bir kıymeti kalmaz. Gerçek bağımsızlık, sömürgeciler tam olarak gittiklerinde ve egemenliği kelimenin tüm anlamlarıyla geri aldığımızda yaşayacağımız bağımsızlıktır. Eğer orada işgal altındaki bir ülkede özgür bir halk varsa, onların durumu, egemenliğini kaybetmiş bir halktan ve kararı kaybeden bir devletten daha iyidir" ifadesini kullandı.
 
"İç ve dış tehditlere maruz kalıyoruz"
 
Suriye'nin iç ve dış tehditlere maruz kaldığını bildiren Esad, şöyle konuştu:
 
"Suriye'yi yeniden sömürgeleştirmek istiyorlar, bu defa geleneksel taktikleri bırakıp, yeni taktikler deniyorlar. Suriye'ye dışarıdan farklı uyruklu savaşçılar gönderiyorlar. Buna 'modern sömürgeleştirme' diyoruz, en sonuncusunu Irak ve Afganistan'da yaşadık. Suriye'de yaşanan, güvenliği tehdit eden olaylar değil kelimenin tam anlamıyla bir savaştır. Amerika'nın başkanlığındaki batı güçleri, Avrupa'da bile bazı devletlerin bağımsız olmasına izin vermiyor, üçüncü dünya ülkelerinin ise boyun eğmesini ve kendi menfaatleri doğrultusunda davranmasını istiyor."
 
Suriye'nin, tarih boyunca emperyalistlerde hakim olma isteği uyandırdığını anlatan Esad, "Bu emperyalist ülkeler, savaşta taraf durumundadır. İlk başlarda siyaset ve medya aracılığıyla aleyhimizde verdikleri destekle bunu gösterdiler. Son zamanlarda ise muhalefete maddi ve lojistik destek sunmaya başladılar, silahlanma alanında da destek sağladıklarını düşünüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.
 
"Batı El Kaide'yi destekliyor"
 
Batı ülkelerini sert bir dille eleştiren Esad, şöyle devam etti:
 
"Batı, çifte standart uyguluyor, Suriye'de terörü finanse ediyor ve El Kaide örgütünü destekliyor ancak bunun bedelini Avrupa ve Amerika'nın ortasında ağır ödeyecek. Batı, razı olmadığı devletler aleyhinde elindeki her kartı kullanıyor, El Kaide üyeleri başka ülkelerin yükünü hafifletmek için Suriye'ye gönderiliyor. Batı Mali'de El Kaide ile savaşırken Suriye'de, Libya'da ve başka yerlerde El Kaide'yi destekliyor. Afganistan'da da desteklemiştiler sonra bu durum onlara pahalıya mal oldu. Bu durum Suriye'nin yıkılmasına neden oluyor, mesele bizim ya da onların kazanması değil, sonuçta ağır bedel ödeyecek olan Suriye'dir."
 
Esad, iç tehdidin de önemli bir etken olduğunu belirterek, "İç etkenler de var, hırsız gruplar var, bazı terör olaylarını yapmaları için dışarıdan maddi anlamda desteklenen asalak gruplar var, tekfirci, El Kaideci, Nusracı gruplar var, hepsi bir düşünce etrafında birleşmiş durumda, hırsızlar ve asalaklar ağır darbe yedi, bir kısmı dağıldı, bir kısmı tekfircilerin arasına karıştı. Biz şimdi tekfirci gruplarla mücadele ediyoruz" ifadesini kullandı.
 
Suriye'de mezhep savaşı çıkar mı?
 
"Suriye'de mezhep savaşı çıkar mı" sorusuna Esad, şu yanıtı verdi:
 
"Her toplumda, sınırlı fikirleri olan, dar ufuklu, vatan sevgisi zayıf kişiler vardır. Bunlar kriz zamanlarında zararlı fikirleriyle ortaya çıkar. 1980'li yıllarda Müslüman Kardeşler (İhvan) krizinde, İhvan mezhepçi düşünceyi kullandı, internet ve uydu televizyonlarının olmamasına rağmen mezhepçi düşünceyi yaymada başarılı oldular. İhvan yenildiğinde Suriye'de durum normale döndü. Suriye halkı muazzam bir halktır, bu konuda bir korkumuz yok."
 
Esad, sınırlı fikirli mezhepçilerin kendisini korkutmadığı ve kaygı duymadığını belirten Esed, "Suriye halkı bilinçli bir halktır. Bu geçen iki yıl bunu gösterdi, yoksa çok daha farklı bir durum görebilirdik. Suriye'de durum, krizin başladığı dönemlere göre daha iyi, krizin başında mezhepçi üslup ve medya yalanları sebebiyle insanlar korkmuştu. Süreç içinde halkın bilincinde bir artış oldu, yalanları gördüler, güven içinde yaşadıkları eski Suriye'yi hatırladılar. Halk bizi iyimser kılıyor, iyimserliğimizi özellikle güçlü şehit ailelerinin duruşundan alıyoruz" diye konuştu.
 
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Arap ülkeleri ile Türkiye'nin, Suriye yönetimine karşı aldığı tavrı da eleştirdi.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri