Geçen yıl Eylül ayında Yahudilere hakaret ettiği gerekçesiyle evi basılarak kelepçelenip karakola götürülen Alpaslan Bıçakçı’ya ‘polise bardak atmaya teşebbüsten’ dolayı açılan davada 7 ay, 7 gün hapis cezası verildi. Hapis cezası gözaltına çevrilen Bıçakçı ailesini, ‘Yahudilere hakaret’ ve ‘yalancı şahitlik’ gibi iki dava daha bekliyor.
Almanya’nın Kuzeyindeki Neumünster şehrinde yaşayan Mersinli Alpaslan Bıçakçı (53), geçen yıl Eylül ayında sabah saat 06.00'da evine baskın düzenledikten sonra mahkemelik olduğu kriminal polislerle olan davası karara bağlandı. ‘Polislere bardak attığı’ gerekçesiyle açılan davada Bıçakçı’ya 7 ay 7 gün hapis cezası verildi. Ceza gözaltı ve paraya çevrildi.
Kendisine ait Facebook hesabından ‘Yahudilerden hoşlanmıyorum’ şeklindeki paylaşım ve altına yazılan yorumlar nedeniyle 4 Eylül 2017’de 8 polis tarafından evine baskın yapılarak kendisinin ve ailesinin darp edildiğini iddia eden Bıçakçı, verdiği ilk hukuk mücalesini kaybetti. Polislerin evine yaptıkları baskın sırasında oğlu, kızı ve eşine çok sert davrandığını belirten Bıçakçı, "Arama emrini gösterip içeri giren polisler, “Sosyal medya hesabından halkı kışkırtan ve hakaret dolu yazılar yazmışsın” diyerek önce cep telefonuma el koydu. Benim sayfamdan paylaşılan ama benim paylaşmadığım yorumları kimin yaptığının henüz tespit edilememesine ve olayın yargıya intikal etmesine rağmen evimizi basan polisler, bize çok sert davrandı. Hatta içlerinden biri, ‘Ben Yahudilerle konuşurum, b.k Müslümanlarla değil’ diyerek bana ve dinime hakaretlerde bulundu“ dedi.
Yaşanan şiddet olayları karşısında eli kelepçelenerek karakola götürülmek istenen Bıçakçı, “Uyarmama rağmen polisler, ameliyatlı olan kızım Berivan ve eşim Yeliz'e karşı da sert davrandılar. Bize yapılanları cep telefonuyla çekmeye çalışan oğlum İzzet'in telefonunu almak istediler. Vermek istemeyince oğlumu tutarak kafasını önce piyanoya sonra da vitrine vurdular. Elindeki telefonu zorla aldılar. İzzet'e yapılan şiddet karşısında sinirlerime hakim olamadım ve kelepçeli olan ellerimle masada duran bardağı ellerimle itekledim ve bardak yere düştü. Polisler de, ‘bize bardak fırlattı’ diyerek polisi yaralamaya teşebbüsten dolayı bana bu olayın dışında ayrı bir dava açtı. Polislerin birbirini destekleyen ve farklı ifadeler kullandıkları şahitliğin yanı sıra Türk gazetesinde çıkan haberi de tercüme ettirerek benim ağzımdan yanlış bir şekilde algılanarak hatalı yazılan ‘polise bardak fırlattım’ ifadesini mahkemede delil olarak gösterdiler. Diğer davalar yetmemiş gibi, bugün de bunun mahkemesine girdim“ dedi.
Schleswig/Holstein Eyaleti’nin başkenti Kiel‘deki Eyalet Mahkemesi’nde görülen davaya ailesiyle birlikte katılan Alpaslan Bıçakçı, şahitlerin dinlenmesiyle birlikte 3 saat süren dava sonunda 7 ay 7 gün hapis cezasına çarptırıldı. İşsiz olduğu için cezası aylık 25 avro ödemek şartıyla 500 Avro paraya çevrilen ve 3 yıl gözaltı hapsine çevrilen karara şaşırmadığını belirten Bıçakçı, “Mahkemeye girerken kararın bu şekilde çıkacağını tahmin etmiştim. Bu kararı önceden alınmış ve tamamen kasıtlı olarak görüyorum. Mahkemeden 3 gün önce de birileri tarafından baskı mı yapıldı bilmiyorum ama avukatım davaya çıkmayacağını bildirdi. Mahkemede kendi kendimi savunmak zorunda kaldım. Almanya’nın adaletine güvenim kalmadı“ dedi. Bu olayla ilgili iki kez daha hakim karşısına çıktığını söyleyen Bıçakçı, “Şimdi de Yahudilere hakaretten dolayı ayrı bir dava açtılar. Ayrıca mahkemede ‘yalan ifade kullandı’ gerekçesiyle 15 yaşındaki oğlum İzzet’e de çocuk mahkemesinde dava açacaklarını söylediler. Ama yılmayacağım. Alman kanunlarını bir avukat kadar biliyorum. Davama hiçbir avukat bakmasa bile kendimi savunarak Alman mahkemelerinde hakkımı arayacağım” dedi.