Kahire’nin Ramses Meydanı yakınındaki El Fetih Camii’nde dün yatsı namazından bu yana mahsur kalan Türk basın mensubu Metin Turan yaşadıklarını anlattı.
Halen cami içinde olan Turan, “Caminin etrafı Baltacılar, zırhlı araçlar, polis ve keskin nişancılarla çevrili. Dışarı çıkabilmek mümkün değil” dedi.
Cep telefonundan ulaştığımız Turan şunları söyledi:
“Caminin içinde olanları görüntülemek için buraya geldim. Ben içeride görüntü alırken biranda ortalık karıştı ve caminin kapıları kapatıldı. Twitter’dan durumu anlattığımda ‘Bana niye içeride kalıyorsun’ diye sitemler geldi. Ben isteyerek kalmadım ki. Yatsı namazından önce buraya iş yapmaya geldim ama mahsur kaldım.
BALTACILAR KAPIDA
Dışarı çıkmak mümkün değil. Cami kapısının önü Baltıcılarla sarılmış durumda. Caminin bir tarafı ve arkası zırhlı araçlarla, bir diğer tarafı da polisle çevrilmiş durumda. Caminin civarındaki binaların üzerlerinde de keskin nişancılar var. Camiden iki kişi çıktı önce Baltacılar tarafından ölesiye dövüldü, sonra da gözaltına alındılar.
TAVŞAN GİBİ AVLIYORLAR
Dışarıda hareketlilik olduğu zaman caminin pencerelerinden bakıyoruz. İnsanlar kaçışıyor. Sanki tavşan avlanıyor gibi insanların üzerine ateş açılıyor. El Cezire televizyonu da camide mahsur kalan insanların serbest bırakılmaları için çağrı yapıyorlar, buraya dışarıdan insanlar gelsin bizleri kurtarsın diye. Ama bu şartlar altında dışarıdan insanların camiye girebilmeleri mümkün değil.
KOLUMA İSİMİMİ VE NUMARAYI YAZDIM
Kurtulmak için dua ediyoruz. Aç susuz durumda bekliyoruz. Camii içinde iki tane priz var. Telefonları şarj etmek için kuyrukta bekliyoruz. Benim de şarjım bitmek üzere. Ne olur olmaz diye ben de koluma ismimi ve haber verilecek telefon numaramı hem Türkçe, hem de Arapça yazdım. Herkes aynı şeyi yapıyor.