Hama’da 200’e yakın kişinin hayatını kaybettiği katliam sonrası, Suriye ordusu, teröristlere özel bir operasyon yapıldığını, ölü teröristlerle birlikte Türkiye Cumhuriyeti kimliklerinin de ele geçirildiğini iddia etti. Ordu, ‘Hiçbir sivil ölmedi’ dedi, öldürülen onlarca sivil ise dün toprağa verildi.
Suriye’de 17 aylık isyanın en büyük katliamlarından birinin gerçekleştiği Hama’da halk hayatını kaybeden sivilleri toprağa vermeye çalışırken, Suriye rejiminden birbiri ardına çelişkili açıklamalar geliyor. Katliamdan saatler sonra, ‘Bizim değil muhalif teröristlerin ve bizi uluslararası alanda zor durumda bırakmak isteyen medyanın işi’ diye açıklama yapan Esed yönetimi dün ağız değiştirdi. Suriye ordusundan yapılan açıklamada Tremsa’da ordu güçlerinin operasyon yaptığı resmen doğrulandı, ancak muhalif ‘teröristlerin’ hedef alındığı iddia edildi. Hiçbir sivilin hayatını kaybetmediğini ileri süren Suriye, operasyonda çok sayıda silah ve doküman ele geçirildiğini, dokümanlar arasında Türkiye Cumhuriyeti kimliklerinin de bulunduğunu iddia etti.
Katliamda Rus parmağı
İngiliz The Times gazetesi ise katliamda Rusya’nın payı olduğunu iddia eden bir manşetle çıktı. ‘Hama Katliamında Moskova Bağlantısı’ başlığıyla verilen haberde operasyonun ‘uçan tank’ adı verilen Rus yapımı Mi-25 saldırı helikopterleri ve Rus malı tanklarla gerçekleştirildiği belirtildi. Rusya’nın Tremsa’dan gelen video görüntüleri sonrasında diplomatik anlamda çok zor duruma düşeceğini kaydetti. Nitekim, Libya’da Muammer Kaddafi, Bingazi’deki muhalif halkının üzerine savaş uçaklarıyla bomba yağdıracağını açıkladığında bu onun sonunu getiren hamle olmuştu. Rusya ise resmi açıklamasında Hama’da meydana gelen olayı kınadığını duyurdu. Rus Dışişleri sözcüsü Hama’da sivillerin öldürüldüğünü belirterek, ‘Bu vahşeti kınıyoruz. Daima Suriye halkının yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz’ dedi. Rusya, olayların aydınlanması için soruşturma açılması gerektiğini de duyurdu.
‘BM tarihe hesap verecek’
Daha önce Suriye konusundaki tavırları nedeniyle Rusya ve Çin’e bedel ödetilmesi gerektiğini söyleyerek sert bir çıkış yapan ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ise yine olanlardan bu ülkeleri sorumlu tutan bir açıklama yaptı. Katliam karşısında şoke olduğunu söyleyen Clinton, BM Güvenlik Konseyi’nin Esed’e karşı harekete geçmesini önleyen ülkelerini kastederek, ‘Tarih BM Güvenlik Konseyi’ni yargılayacak’ dedi.
Dünya yine ayağa kalktı
Hama’daki katliama dünyanın dört bir yanından tepki ve öfke yağdı. Türk Dışişleri Bakanlığı, çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere masum sivillerin katledilmesini şiddetle kınadı ve lanetledi. AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da “Bu iğrenç saldırının hesabı verilsin” dedi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aleksandr Lukaşeviç de “Bu vahşeti kınıyoruz ve daima Suriye halkının yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.
Göçmen sayısı 40 bine dayandı
Hama’daki katliamın ardından ülkelerindeki olaylardan kaçan 400 Suriyeli daha Türkiye’ye sığındı. İki gün içinde Türkiye’ye kaçan Suriyeliler’in sayısı 1400’e ulaştı. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 400 Suriyeli, Yayladağı ilçesine bağlı Kızılçat ve Aşağı Pulluyazı köyü sınırına gelerek Türkiye’ye sığınma talebinde bulundu. Suriye’nin Lazkiye kentine bağlı Türkmen köylerinden geldiği belirlenen Suriyeliler, yapılan işlemlerin ardından otobüslerle alınarak Yayladağı 2 No.lu Konaklama Tesisine getirildi. Böylece Türkiye’ye sığınan Suriyeliler’in sayısı 40 bine yaklaştı.