Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tercihlerinde son kararın gençlere bırakılması gerektiğini vurgulayan Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Sümeyra Fırat, "Gençler karar verirken kendilerine ‘ben hangi alanda kendimi geliştirmek istiyorum, kişisel özelliklerimle uyumlu mu, bu alanda çalıştığımda hem tatmin olup hem de üretken olabilir miyim‘ gibi soruları sormalı. Bu soruların yanıtını ararken onları iyi tanıyan aileleri, arkadaşları, öğretmenleri ve onlar için değerli diğer kişilerden de fikir alabilirler" dedi.
YKS sonuçlarının gençler için önem arz ettiğini ve böyle olağanüstü bir dönemde sınava hazırlanabildikleri için tüm gençleri tebrik etmek gerektiğini söyleyen Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Sümeyra Fırat, "Sınav sonuçları açıklandı. Gençlerin bir kısmı, mutlu ve istedikleri puanları aldılar ama bir kısmı da biraz buruk, değişik sebeplerle sonuçlar istedikleri gibi olmadı. Böyle olağanüstü bir dönemde sınava hazırlandıkları için tüm gençler tebrik edilmeyi hak ediyorlar. Sonuçlar nasıl olursa olsun, umarım gençlerin kendilerini tanımalarına yardımcı olur ve verdikleri kararlarla hayatlarında birçok şey keşfederler" diye konuştu.
"Gençler tercih yapıp yapmamaya kendileri karar vermeli"
Gençlerin tercih yapıp yapmama kararının kendilerine ait olması gerektiğini söyleyen Uzm. Dr. Sümeyra Fırat, öncelikle dikkat edilmesi gerekenleri de şöyle sıraladı:
"Gençlerin tercih yapmaya veya yapmamaya karar verirken ya da tercih seçeneklerini düşünürken kendilerine şu soruları sormalarının yararlı olacağını düşünüyorum: ‘Ben hangi alanda kendimi geliştirmek istiyorum‘, ‘bu alan benim kişisel özelliklerimle uyumlu mu‘,‘bu alanda çalıştığımda hem mutlu ve tatmin olup hem de üretken olabilir miyim‘. Tabi bu soruların cevabını ararken birçok kişiden yardım almaları faydalı olacaktır. Onları iyi tanıyan aileleri, arkadaşları, öğretmenleri ve onlar için değerli diğer kişilerden fikir alabilirler. Düşündükleri mesleğe sahip olan kişilerin meslekleri hakkındaki görüşlerini, nelerle karşılaşacağını öğrenebilirler.”
İnternet çağı nedeniyle ne kadar bilgi kirliliği olsa da, gençlerin doğru birçok bilgiye ulaşma imkanı olduğunu belirten Uzm. Dr. Sümeyra Fırat, en sonunda kararın yine gençlere düştüğünü belirterek şu uyarılarda bulundu: "Tüm araştırmalarının ardından en sonunda iş yine gençlere düşüyor. Tüm bunları birleştirdiğinde en uygun olan ne? Bunları değerlendirdikten sonra tercih yapıp yapmamak gençlerin kararı olmalı. Tercih yapmamaya karar veren gençler de olacak elbette ve bence bu kararı verebilmek de oldukça zor. Bazı gençlerimiz yukarıda bahsettiğim tüm sorulara cevap arayıp bulduğu cevaplar sonrasında, istediklerini gerçekleştirmek için gerekli olan puana sahip olmadığını ama ne istediğinin farkında olduğunu görecek. Bu durumda da bir sonraki adım, ‘istediğime ulaşmak için önümdeki zamanı nasıl değerlendirmeliyim‘, ‘ne yaptım işe yaramadı, ne yapsam işe yarar‘ sorularının cevaplarını aramak olmalı. Eksik kalan birçok şey olabilir, her şeyi düşünmek ve kontrol etmek mümkün değil maalesef. Ama bu süreçte de ayrı bir zenginlik; gençlerimiz sonradan tecrübe edecekleri ve heyecan duyacakları ya da baş etme becerisi geliştirecekleri deneyimler yaşamış olacaklar."
“Çocuklarınızın ‘keşke‘ dememesi için onları doğru yönlendirin”
Ailelerin de karar verme sürecinin bir parçası olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sümeyra Fırat, "Gençlerin gelişim dönemleri özelliklerini göz önünde bulundurduğumuzda, sonuçları değerlendirirken daha duygusal olacakları, farklı açılardan bakamayabilecekleri ve bakış açılarını genişletmek için ailelerinin önerilerine ihtiyaç duyacakları aşikar. Ailelerin çocuklarına destek olma sürecinde şuna dikkat etmelerinin önemli olacağını düşünüyorum: Çocukları için istedikleri, kendi istekleri mi yoksa çocuğunun özelliklerini dikkate alıp onun isteği ile birleştirmelerinin sonucu mu? Gençler yönlendirilmeye çok müsait, o kendini yeterince tanımıyorsa, sizin çocuğunuzu tanımanız çok önemli. Çoğu insan dönüp geçmiş yaşantısına baktığında annem istediği için o bölümü okudum, babam istediği için bu mesleği seçtim, aslında farklı şeyler yapmak isterdim diyor. Bu da kendilerini yeterince iyi hissetmemelerine ve çoğu zaman ‘keşke‘ demelerine neden oluyor. Bu süreçte çocuklarımızın ‘keşke‘ dememesi için onların isteklerine kulak kabartıp, karar verme sürecini etkileyen faktörleri değerlendirmelerine yardımcı olmak çok daha faydalı olacaktır" ifadelerini kullandı.