Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, özellikle son yıllarda sayıları artan vakıf üniversitelerinin artık ülke geneline yayılıyor olmasını sevindirici bir gelişme olarak nitelendirdi.
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda; İzmir ve Trabzon'da 2 yeni vakıf üniversitesi kurulmasını öngören tasarı, AK Parti Konya Milletvekili Kerim Özkul'un, Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ilişkin kanun teklifiyle birleştirilerek, teklif üzerinden görüşüldü.
Milli Eğitim Bakanı Çubukçu, komisyonda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yüksek öğrenimde hem nicelik hem de nitelik açısından büyük bir ilerleme sürecinden geçtiğini belirtti. Çubukçu, 2001 yılında Türkiye'de 76 üniversite bulunurken, bugün bu rakamın, 102'si devlet, 52'si vakıf üniversitesi olmak üzere 154'e ulaştığını kaydetti.
İki yeni vakıf üniversitesi kurulmasıyla birlikte, vakıf üniversitelerinin sayısının 54'e yükseleceğini belirten Çubukçu, vakıf üniversitelerin artık ülke geneline yayıldığını, bunun sevindirici bir gelişme olduğunu dile getirdi.
Türk yüksek öğretimine ilk defa 1984 yılında giren vakıf üniversitelerinin zaman içinde artan sayıları ve büyüyen öğrenci kapasiteleriyle, devlet üniversitelerinin yanında yerlerini aldığını anlatan Çubukçu, 'Yüksek öğrenime olan talebin karşılanması, kalkınma planlarında hedeflenen okullaşma oranına ulaşılması, devlet üniversiteleri üzerindeki kontenjan baskısının azaltılması konusunda önemli bir görev üstlenen vakıf üniversitelerinin kurulmasının desteklenmesi gerekir'' dedi.
Dünyada yüksek öğrenimde okullaşma oranının arttığına dikkati çeken Çubukçu, gelişmiş ülkelerdeki yüksek öğrenimde okullaşma oranının, Türkiye'nin üzerinde seyrettiğini belirtti.
Kalkınma planında 2013 yılı için yüksek öğrenimde okullaşmada hedeflenen oranın yüzde 48 olduğunu, 2009-2010 yılında bu oranın yüzde 53 olarak gerçekleştiğini, hedefin şimdiden aşıldığını hatırlatan Bakan, ''Ancak dünyadaki gelişmeler dikkate alındığında gidecek uzun bir yolumuzun olduğu açıktır'' dedi. Çubukçu, Türkiye'nin genç nüfusunun dikkate alınması halinde, bugün atılan adımların bir çoğunun geç kalmış adımlar olduğunun söylenebileceğini kaydederek,özellikle son 4 yılda devlet ve vakıf üniversiteleri sayısındaki artışın, Türkiye'nin geleceği için yapılan en anlamlı yatırımlar olduğunu vurguladı.
-''YURTLARDA KONTENJAN'' TARTIŞMASI-
Komisyonda, teklifin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandıktan sonra maddelerinin görüşmelerine geçildi.
CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünün, öğrencilerin barınma ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını söyledi. Altay, yurtlarda yer bulamayan bir çok öğrencinin, kendilerinden bu konuda yardım talebinde bulunduklarını, bu tür durumlarda kendilerinin de Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğüne talepleri ilettiklerini ifade etti. Altay, ''Ancak bu yıl, iktidar milletvekillerinin bu yöndeki talepleri karşılanırken, muhalefet milletvekillerinin talepleri karşılanmıyor'' dedi. Bu arada Bakan Çubukçu ve bazı AK Parti'li milletvekilleri, taleplerin karşılanmamasına ilişkin, ''Bu konuda yalnız değilsiniz'' dedi.
Bunun üzerine söz alan CHP İstanbul Milletvekili Fatma Nur Serter ise ''Bu kurumda siyaset kontenjanı mı var? Eğer siyasetçi kuruma bunun için telefon açıyorsa, torpil meşrulaştırılıyor demektir. O zaman siyasetçi tanımayan öğrenciler ne yapacak?'' dedi.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan da Türkiye'de siyasetin en az etkilediği kurumun, Kredi ve Yurtlar Kurumu olduğunu söyledi. Doğan, mağdur durumda olan ve yurt çıkmayan zor durumdaki bazı öğrencilerin geldiğini, bu öğrencilere destek amacıyla kurumdan talepte bulunulduğunu, bunun, ''siyasete kontenjan ayrılıyor'' anlamına gelmeyeceğini ifade etti.
Öte yandan, komisyonun CHP'li üyeleri, teklifte yurt dışındaki Türk öğrenciler için yurt binası yaptırılmasına ilişkin düzenlemeyi eleştirerek bu düzenlemenin gerekçesini sordular.
-''SİYASİ KAYIRMACILIK DEĞİL''-
Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ise yurtlar konusunda yaptığının bir espri olduğunu, bunun ''siyasi kayırmacılık'' olarak değerlendirilmesini yadırgadığını söyledi.
Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürüne, yasal bir düzenlemeyle yurtlarda yüzde 5'lik bir kontenjan tanındığını belirten Çubukçu, bu kontenjanın olup olmaması gerektiği konusunun tartışılabileceğini, ancak bunun siyasi bir kontenjan olarak değerlendirilmesinin yanlış olacağını vurguladı.
Çubukçu, söz konusu kontenjanın, özel mağduriyetleri olan öğrenciler için kullanıldığını, bu konuda iktidar ya da muhalefet gibi bir ayrımın da söz konusu olmadığını kaydetti.
Bakan Çubukçu, ayrıca, yurt dışında Türk öğrencilerin eğitim gördüğünü ve bazı ülkelerde Türk üniversitelerinin bulunduğunu belirterek, amaçlarının, kaldıkları ülkelerde barınma sıkıntısı yaşayan öğrencileri, devlet olarak himaye etmek olduğunu bildirdi.
Görüşmelerin ardından ''Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'' komisyonda kabul edildi.
YURT-KUR, BAŞBAKANLIĞA BAĞLANACAK; BAŞBAKAN, YETKİLERİNİ BİR BAKANA DEVREDEBİLECEK
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonunda, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunun (YURTKUR), Başbakanlığa bağlanmasını öngören kanun teklifi kabul edildi.
Teklif, Askerlik Kanunu, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Kanunu, Yükseköğretim Kurumları Teşkilat Kanunu, Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun, Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs, Kredi Verilmesi Hakkında Kanun, Özel Öğretim Kurumları Kanunu ile Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunda değişiklik öngörüyor.
Teklife göre, askerlik hizmeti sırasında anne, baba, kardeş, eş veya çocuğu vefat eden erlere istemeleri halinde 10 gün izin verilebilecek. Tugay, alay ve eşiti birlik komutanlığının onayıyla verilecek bu izin, askerlik hizmetinden sayılacak.
Mevcut düzenlemeye göre Milli Eğitim Bakanlığının denetimi altında olan YURTKUR, Başbakanlığa bağlanacak. Başbakan, kurumun yönetimi ile yetkilerini gerekli gördüğü takdirde bir bakan aracılığıyla kullanabilecek.
YURTKUR, halen yürüttüğü görevleri, yurtiçinde ve dışında yapabilecek. YURTKUR, yurtdışındaki Türk öğrencilerinin barınma ihtiyaçlarının karşılanması için de yurt binası yaptırabilecek.
YURTKUR Genel Kurulunun Başkanı, Başbakan veya görevlendireceği Devlet Bakanı olacak.
Teklifle, Genel Kurulda yer alacaklar yeniden düzenleniyor. YURTKUR Genel Müdürü ve yardımcıları da Genel Kurulda yer alacak. Genel Kurul, yılda bir yerine, iki yılda bir toplanacak.
Yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesinden itibaren, en geç 4 ay içinde olağanüstü Genel Kurul yapılacak, bu toplantıda Yönetim Kurulu belirlenecek. Olağan genel kurullara ilişkin süreç, bu tarihten itibaren başlayacak.
Teklifle, yine 7 kişiden oluşacak YURTKUR Yönetim Kurulunun üye yapısı, kurumun bağlı olduğu bakanlık boyutunda yeniden düzenlenerek, bunların görev ve özlük haklarına ilişkin hükümler getiriliyor. YURTKUR Genel Müdürlüğü, yurtdışında kuracağı yurtlarla ilgili mevzuat uyarınca, ''uzman müşavir'' atayabilecek.
-ÖĞRENCİ KREDİLERİ-
Teklife göre, YURTKUR'dan kredi alan lisans öğrencileri, kredilerini öğrenim süresinin bitiminden 2 yıl sonra geri ödemeye başlayacak; lisansüstü eğitim yapan öğrenciler ise kredi borcunu mezuniyetten 3 yıl sonra yerine 4 yıl sonra ödemeye başlayacak.
Herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmayan bir borçlu, talep ederse, kredi alma süresinin bitiminden itibaren endeks uygulanmak ve birer yılla sınırlı olmak üzere geri ödemeye başlama süresini uzattırabilecek.
Sağlık nedenleri dışında, kendi isteğiyle yüksek öğretim kurumundan ayrılan ya da herhangi bir nedenle ilişiği kesilen öğrenci, bu tarihten 2 yıl sonra başlamak üzere, kredi aldığı sürede ve aylık dönem halinde kredi borcunu ödeyecek.
Teklifin geçici maddesine göre, ''değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kredi almakta olanlar ile kredi borcunu ödeme zamanı henüz başlamamış olanlar, bu borçlarını kredi aldıkları sürede; kredi ödeme zamanı başlayıp borç taksitlerini aksatmadan düzenli olarak ödemekte olanlar ise bakiye borçlarını kalan taksit süresinin 2 katı sürede'' ödeyecek.
Yurtdışında öğrenim gören öğrencilerden kefil veya diğer teminatlar alınacak.
Yurt binası ve tesisler TOKİ'ye yaptırılabilecek. Bu bina ve tesisler, kamuya ait taşınmazlar üzerine 49 yılı geçmemek üzere kiralama yoluyla inşa edilebilecek. Bu kapsamdaki işlemler damga vergisi ve harçlardan istisna tutulacak.
YURTKUR'un mal varlığı haczedilemeyecek.
YURTKUR'un merkez teşkilatında 157, taşra teşkilatında da bin 453 personel görevlendirilecek.
-2 YENİ VAKIF ÜNİVERSİTESİ KURULUYOR-
Teklife göre, İzmir'de Türkiye Tabipler Vakfınca ''Şifa Üniversitesi'' adıyla; Trabzon'da da Maçka İmar Eğitim Kültür ve Sosyal Hizmet Vakfınca ''Avrasya Üniversitesi'' adıyla vakıf üniversiteleri kurulacak.
Özelleştirme uygulamalarında, milli güvenlik ve kamu yararının gerektirdiği durumlar hariç, kamu kurum ve kuruluşları ile kamu tüzel kişiliğine sahip eğitim kurumları ve mahalli idarelere devir yapılmaması ilkeleri esas alınacak.
Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanunun amacı; yurt içinde ve dışında yüksek öğrenim gören öğrencilere burs, kredi ve nakdi yardım verilmesiyle ilgili esas ve usulleri düzenlemek olacak.
Özel öğretim kurumlarına, iş yeri açma ve çalışma ruhsatı belediyeler yerine Milli Eğitim Bakanlığınca verilecek. Bakanlık, bu yetkisini valiliklere devredebilecek.
Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunda istihdam edilecek personel için yabancı dil yeterliliği şartının aranmayacağı tarih, 31 Aralık 2010'dan 31 Aralık 2012 tarihine uzatılacak.