Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomiye dair açıklamalarda bulundu.
Bakan Şimşek, geçen sene 57 milyar dolar olan cari açığın 19 milyar dolar civarına düşürüldüğünü belirterek bunun önemli bir kazanım olduğunu söyledi. Uluslararası rezervlerin 147 milyar dolara yükseldiğine de işaret eden Şimşek, kırılganlığın azaltıldığını belirtti.
MAALİYETLER ÖNEMLİ ORANDA DÜŞTÜ
Türkiye’nin risk primi (CDS) mayıs ayında 700 baz puanın üzerindeyken, bugün 270 baz puanın altına indiğini söyleyen Şimşek, bu düşüşün Türkiye'yi benzer ülkelere göre daha iyi bir konuma getirdiğine işaret ederek dış borçlanma maliyetlerinin de önemli ölçüde düştüğü bilgisini paylaştı.
Şimşek, Türkiye’nin net rezervlerinin, swap hariç 78 milyar dolar iyileştiğini ve bunun son bir yıl içinde büyük bir başarı olduğunu ifade ederek cuma günü itibarıyla net rezervlerde 90 milyar dolarlık bir iyileşme olduğunu bildirdi.
KARA PARA AKLIYOR OLABİLİR
2023'teki Kahramanmaraş merkezli büyük depreme ve diğer zorluklara karşın bütçe açığının yüzde 5.2’de tutulduğunu söyleyen Şimşek, enflasyonda kalıcı bir düşüşün başladığını ve gelecek yılın sonunda enflasyonu yüzde 20’nin altına indirebileceklerine inandığını ifade etti.
Türkiye’nin gri listeden çıkmasıyla uluslararası itibarının arttığını ve bunun da ülkenin dış kırılganlığını azalttığını vurgulayan Şimşek, son günlerde gündme olan IBAN ödemeleriyle ilgili de konuştu.
Şimşek konuyla ilgili şu sözleri sarf etti: "IBAN'ın birkaç boyutu var. Gençlerimizin özellikle bilmedikleri şahıslara kendi IBAN'larını kullandırtmalarının ciddi tehlikeleri var. Gönderdiğiniz hesap, kara para aklıyor olabilir. Terörün finansmanında kullanılabilir.
Bizdeki en önemli konu kayıt dışılık. Mesela gidiyorsunuz bir yere kredi kartı geçmiyor diyorlar. Bunu hiçbir müessese diyemez çünkü yazar kasa ile pos makinesini birleştirdik.
Ticari bir IBAN ise zaten sorun yok. Biz de çok sofistike yazılımlar var. Bakıyoruz bir akrabalık mı var, yoksa ticari bir ilişki mi var? İlgisiz hesaplardan sürekli bir para akışı varsa o zaten şüpheli bir durumdur.
ANLAMDIRMAKTA ZORLANIYORUM
Şunu açık bir şekilde söyleyeyim. Şu anda bizim gündemimizde bugün itibarıyla ne KDV ne de genel bir artış düşüncesi yok. Vatandaşa yansıyacak, KDV genel oranlarında herhangi bir çalışmamız yok. Yani şu anda biz KDV oranlarını artırmayı düşünmüyoruz."
Bakan Şimşek istifa iddialarının maliyetinin olup olmadığının sorulmasını ise şu şekilde yanıtladı:
"Maliyeti çok büyük. Ağustosun başında Japonya kaynaklı küçük bir türbülans yaşandı. Japonlar yen borçlanmıştı faizi düşük diye. Dolara çevirmişlerdi, gitmişler Amerikan hisseleri almışlar. ABD'de bir takım veriler çıkıp, 'acaba resesyon olur mu' endişesi baş gösterince; bu arada Japon Merkez Bankası ufak bir faiz artışına gitti. Yen de değerlendi. Bunlar bu yeni açığa satmışlar. Tekrar yene dönmek zorunda kaldılar, orada bir türbülans yaşandı. Bu arada bu ağustosun başı. Bize etkisi sınırlı oldu.
Mesela bu asılsız iddialar sonrası Türkiye'den muazzam bir para çıkışı oldu. Özellikle offshore, yani dışarıdan kaynak; çünkü onlar tedirgin oldular. Şimdi dolayısıyla bu tedirginliklerin, belirsizliklerin, bu tür iddiaların maalesef maliyeti var. Memlekete maliyeti var. Önce tabii ki yalanlandı dezenformasyon birimi tarafından. Biz de 'herhalde tamam' dedik. Ona rağmen maalesef bu dedikodular devam etti ve dışarıya bir şekilde servis edildi.
Programa yönelik bir çaba olduğu düşüncesindeyim. Kim bunu yayıyorsa içeriden dışarıdan bilmiyorum; memlekete iyilik yapmadığı çok net. Çünkü bu program ekip işi ama dışarıda bizimle bir miktar daha ilişkilendiriliyor. Biraz onun üzerinden gidiliyor. Kişisel anlamda da üzerimize o kadar gidiyorlar ki anlamlandırmakta zorlanıyorum."