İstanbul Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İFMİB) Başkanı Ali Haydar Gören, gelecek ay don ve benzeri olumsuzluklar yaşanmaması halinde 650 bin ton fındık rekoltesi beklediklerini belirterek, fiyatların şu ankinden çok aşağı düşeceği inancında olmadığını söyledi.
Gören, yaptığı açıklamada, geçen yıl mart sonunda Doğu Karadeniz'deki don olayının ardından 470 bin ton seviyesinde rekolte gerçekleştiğini, bu yıl karanfil sayımında 650 bin ton rekolte beklendiğini anlattı.
Türkiye'nin fındıkta ihracat rekorunun 350 bin ton olduğu bilgisini paylaşan Gören, şöyle konuştu:
"Bu yıl 200-210 bin ton ihracat bekleniyor. Henüz sezon kapanmadığı ve iç piyasadaki fındık tüccara gelmediğinden net rakamlarımız yok. İhracatçılar olarak serbest piyasadaki fındık fiyatının bu yıl için daha yukarılara çıkmayacağını düşünüyoruz. Türkiye, fındık mahsulü konusunda yıllık 750 bin ton tüketecek yapıya sahip. Önümüzdeki bir aylık süreçte don ve buna benzer olumsuzluk yaşanmazsa 650 bin ton fındık rekoltesi beklentisi içindeyiz. Türkiye, hem ihracatta hem de iç piyasada tüketim gücüne sahip olduğu için şu anki fındık piyasasında değer gören fiyatların çok aşağılara inancında değiliz. Bu yıl 460 bin tonluk rekolteyle fiyatlar bu seviyeye geldi.
Objektif düşünecek olursak önümüzdeki sezon da aynı şartlarda 650 bin ton rekolte çıkarsa, fiyatların şu anki seviyeden yukarıya çıkacağı kanaatinde değilim. Don hadisesi yaşamadığımız, fındık mahsulü zarar görmediği sürece fiyatlar çok fazla yukarıya çıkmaz."
- "İhracat rakamlarını arttırmayı hedefliyoruz"
Gören, 2009'da hükümetin aldığı kararla fındıkta serbest piyasa ekonomisine geçildiğini, planlı alımın söz konusu olmadığını anımsattı.
"2009'dan bu yana bu görev başarıyla gerçekleştirdi" diyen Gören, sözlerine şöyle devam etti:
"Serbest piyasa ekonomisi olmasaydı, hükümetin herhangi bir müdahalesi olsaydı, sabit fiyat oluşacaktı. Fiyatın üzerinde alışveriş olmayacaktı. Buna bağlı serbest piyasa ekonomisinde bugün oluşan fiyatlar, 17 ve 18 lira arasında değişiyor. Bu fiyatları, yeni oluşumun güzelliği olarak nitelendiriyoruz. Sektörün olgunlaştırdığı ve kendini geliştirdiğini gösteren bu rakamlar, hem üreticiyi memnun ediyor hem de ticaretle uğraşanları. Önümüzdeki yıllarda da aynı şekilde ihracat rakamlarını arttırmayı hedefliyoruz. İşimiz ihracat ve rakamları arttırmak.
Bunun için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Temel başarıyı, ihracat rakamlarının artışı ve buna bağlı verimlik esasına dayalı üretimin artması olarak değerlendiriyoruz."
- "En büyük memnuniyet, ürettiğini iç ve dış pazarda tüketmektir"
Gören, rekolte düşüklüğü nedeniyle fiyat artışının küçük ve orta ölçekli işletmelerin fındığı ham madde olarak kullanmaktan vazgeçmesine yol açtığına dikkati çeti.
Gören, sözlerini şöyle tamamladı:
"Büyük ölçekli işletmelerde çok büyük kayıp olmasa da fındık, küçük ve orta ölçekli firmaların ham madde amaçlı kullanmaktan vazgeçtiği mahsul olarak karşımıza çıktı. Büyük firmalar ürettikleri çikolatanın içine ham madde olarak fındığı kullandı ama diğer firmaların ham madde ürünü fındık olmadı. Fiyat yüksekliği ve ürün azlığı, o firmaların üründen vazgeçmesine neden oldu. Bu bağlamda bizler biraz daha gayret ederek, önümüzdeki yıllarda ürün biraz daha iyi olursa hem küçük ve orta ölçekli firmaların fındık kullanımının sürekliliğini devam ettirmek hem de ihracatı arttırmak üzere çalışmalar yapmak zorunda olduğumuzu düşünüyoruz.
Ürünümüzü tüketebiliyoruz ve bundan memnunuz. Bizce en büyük memnuniyet, ürettiğini iç ve dış pazarda tüketmektir. Üretici memnuniyeti ile ticaret ve ihracatçının memnuniyetinin paralel olması gerekiyor. Bunu elimizden geldiğince başarıyoruz, daha da iyi sonuçlar almayı hedefliyoruz."