Merkez Bankası, politika faizini beklentilere paralel yüzde 50 seviyesinde sabit tuttu. Böylece faiz üst üste beşinci ayda sabit kalmış oldu. TCMB, yurt içi talebin yavaşlamaya devam ettiğini ve enflasyonist etkinin azaldığını belirtti. Hizmet enflasyonunda iyileşmenin gecikmeli olacağına da dikkat çekildi.
Merkez Bankası'nın metninde likidite, iç talep ve faiz artışı gibi konularda farklı yönlendirmeler yapılıp yapılmayacağı merak ediliyordu. Ancak TCMB, enflasyonda belirgin bozulma görülmesi halinde politika duruşunu sıkılaştıracağı ifadesini karar metninde korudu. Faiz indirimi konusunda da herhangi bir sinyal vermedi.
Metinde enflasyon beklentilerine vurgu yapılırken, beklentiler ile TCMB'nin kendi tahminleri arasındaki farkın izlendiği işaret edildi.
Faiz kararının ardından piyasalardaki faiz beklentileri değişmeye başladı. Daha önce eylül ayında indirim yapılabileceği gündeme gelmiş ancak TCMB sözlü yönlendirmelerle bu ihtimale kapıyı kapatmıştı.
Dün yayınlanan metinde ise ekim ayı için indirim beklentileri de rafa kalkmaya başladı. Bazı yabancı bankalar bu yıl için faiz indirimi beklemediğini açıkladı.
BofA Securities tarafından dün yayımlanan değerlendirmede, yeni faiz indirimleri beklentisi doğuracağı için ilk faiz indiriminin ne zaman yapılacağının önem taşıdığı ifade edilerek, "İlk olarak makroihtiyati tedbirlerin kaldırılması sıkı duruşu bozmadan kredi faiz oranlarını düşürebilir ve politika faizini indirmeden önce zaman kazandırır. Baz beklentimiz TCMB'nin aralıkta faiz indirimine gitmesi... Ancak verilerin akışına göre bu gelecek yıl ilk çeyreğe veya kasım ayına kayabilir" denildi.