Bakan'ın aktardığı verilere göre ihracat, 2022 Ocak-Ekim döneminde geçen yıla göre yüzde 15,4 artarak 209,5 milyar dolar oldu.
Ticaret Bakanı Mehmet Muş, 2023 yılına ilişkin Ticaret Bakanlığı'nın bütçe teklifi konuşmasını gerçekleştirdi. Konuşmasında ihracat verilerine ilişkin bilgi de veren Bakan Muş "İhracatımız 2022 yılı Ocak-Ekim döneminde, geçtiğimiz yıla göre yüzde 15,4 oranında artarak 209,5 milyar Dolar olmuştur" dedi.
"TÜKETİCİLERİMİZİ KORUMAK İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ"
Sözlerine devam eden Bakan Muş, "Ticaret Bakanlığı olarak gümrüklerimizin etkinliğini artırmak ve ihracatımızı sürdürülebilir kılmak, iç ticaretimizi daha hızlı ve güvenilir hale getirmek, esnaf ve KOBİ'lerimizin yanında olurken tüketicilerimizi korumak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz" ifadesini kullandı.
Bakan Muş, açıklamalarının devamına şu ifadeleri kullandı:"Ticaret Bakanlığı olarak gümrüklerimizin etkinliğini artırmak ve ihracatımızı sürdürülebilir kılmak, iç ticaretimizi daha hızlı ve güvenilir hale getirmek, esnaf ve KOBİ'lerimizin yanında olurken tüketicilerimizi korumak için var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz.
Küresel ölçekteki olumsuz gelişmelere rağmen Türkiye ekonomisi üretmeye, istihdam sağlamaya ve Türk mallarını dünyanın dört bir yanına ihraç etmeye devam etmiştir. Nitekim, ekonomimiz 2021 yılında %11,4 oranında büyüyerek son 50 yılın en yüksek performansını göstermiştir. Bu büyümeye mal ve hizmet ihracatının katkısı 5,3 puan gibi yüksek bir seviyede gerçekleşmiştir.
"GÜÇLÜ BÜYÜMEMİZ DEVAM EDİYOR"
2021 yılında olduğu gibi, 2022 yılının ilk yarısında da ekonomimiz %7,5 oranında büyümeyle güçlü performansını sürdürürken, büyümenin yaklaşık yarısı mal ve hizmet ihracatından kaynaklanmış ve ihracat büyümenin itici gücü olmaya devam etmiştir. Türkiye ekonomisi pandemi öncesi döneme göre 3 milyon 400 binin üzerinde ilave istihdam yaratmıştır. 2022 yılı Ocak ayına kıyasla dahi bakıldığında sağlanan ilave istihdam 1 milyon 100 bin kişinin üzerindedir.
Pandeminin etkisiyle %61,6 düzeyine kadar gerileyen imalat sanayii kapasite kullanım oranı, ihracat artışından aldığı önemli destekle pandemi öncesi düzeyini de aşarak Ekim ayı itibarıyla %76,9 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Tüm bu gelişmeler üretim kapasitesini ihracat ile destekleyen Türkiye hedefine ulaşma noktasında ne kadar doğru adımlar attığımızın en önemli göstergelerindendir. Serbest piyasa kurallarına bağlı, dünya ekonomisine tam entegrasyon sağlamış olan ülkemiz, küresel ekonomik gidişattan doğal olarak etkilenmektedir. Bununla birlikte, salgın ve savaş nedeniyle görülen alternatif tedarikçi arama ve bölgeselleşme eğilimleri, Türkiye'nin küresel tedarik zincirlerindeki konumu ve ihracatı için yeni fırsatlar da yaratmaktadır.
2021 yılında küresel ekonomideki hızlı toparlanma sonrasında mal ihracatı %33 artışla 225,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş, küresel mal ihracatından alınan pay ilk kez %1'in üzerine çıkmıştır. İhracatımız 2022 yılı Ocak-Ekim döneminde, geçtiğimiz yıla göre %15,4 oranında artarak 209,5 milyar dolar olmuştur. Bu rakamlarla, ihracatta hem ilk 10 ay bazında, hem de aylık bazda en yüksek seviyelere ulaşılmıştır. 2022 yılının ilk 10 ayında dünyanın farklı coğrafyalarına yaptığımız ihracat güçlü bir şekilde artmaya devam etmiştir. Oransal olarak en fazla ihracat artışı Amerika kıtasına gerçekleşirken, en önemli ticari partnerimiz olan Avrupa Birliği'ne ihracatımız %13,5 oranında artmış; AB ile ticaret fazlamız 9,7 milyar dolara ulaşmıştır.
"BİRLEŞİK KRALLIK'LA TİCARETİMİZDE 6 MİLYAR DOLAR DIŞ TİCARET FAZLASI VERİLDİ"
Birleşik Krallık'la ticaretimizde ise 6 milyar dolar dış ticaret fazlası verilmiştir. Bu başarılı performans, küresel ölçekteki olumsuz faktörlerin yanı sıra paritedeki düşüşün de dış ticaretimiz üzerindeki ciddi negatif etkilerine rağmen sağlanmıştır. 2021 Ocak ayında 1,22 seviyesinde olan Dolar/Avro paritesi, 2022 Ekim ayında ortalama 0,98'e kadar gerilemiştir. Paritenin ilk 10 ayda ihracatımıza 12 milyar dolar ve dış ticaret açığına ise 2,8 milyar dolar negatif etkisi olmuştur. Bu yılın ilk 10 ayında geçen yılın aynı dönemine göre; ithalat %39,5 oranında artarak 300 milyar 553 milyon dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Şimdi sizlerle ithalatta yaşanan bu artışın sebeplerini paylaşmak isterim.
Öncelikle, başta enerji olmak üzere emtia fiyatlarındaki artışlar, emtia ithalatçısı konumunda olan ülkemiz ithalatı üzerinde doğrudan ve keskin bir artış yaratmıştır. Enerji ithalatımız ilk 10 ayda geçen yıla göre %118,4, yani 43,7 milyar dolar artmıştır. Bu artışta fiyatların etkili olduğunu görmekteyiz; nitekim 2022 Ocak-Ağustos döneminde enerji ithalat miktar endeksi %10,2 düşüş gösterirken enerji ithalat birim değer endeksi %166,4 artmıştır.
Öte yandan, son dönemde Altın ithalatında yaşanan yükseliş de ithalat faturamızı önemli ölçüde arttırmaktadır. Toplam altın ithalatı geçtiğimiz yılın ilk 10 ayına göre %198,4, yani 10,1 milyar dolar artmıştır. Dolayısıyla ithalatta izlenen artışın %63'ü enerji ve altın kaynaklı gerçekleşmiştir. Şimdi sizlere dış ticaretimize ilişkin yıl içinde öne çıkan faaliyetlerimizden ve 2023 yılına yönelik plan ve projelerimizden bahsetmek istiyorum. Ülkemizin küresel pazarlar ve değer zincirlerindeki konumunu güçlendirmeyi, ihracatımızın geleneksel ürün-pazar yapısını bir ileri aşamaya taşımayı ve uzak ülkelerle ticaretimizi geliştirmeyi hedefliyoruz.
Bu doğrultuda, Bakanlığımızca ortaya konulan ve Temmuz ayında kamuoyu ile paylaştığımız "Uzak Ülkeler Stratejisi" ile belirlediğimiz 18 ülkeye yönelik, her biri sonuç odaklı kurgulanmış, toplam 328 eylem oluşturduk.
Böylece, bugüne kadar hazırlanan en detaylı ihracat strateji belgelerinden birini oluşturarak, ülkemizin ortalama ihracat menzilini genişletmeyi ve bu ülkelere olan ihracatımızı 4 kat artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca, bu ülkelerin de yer aldığı hedef ülkelerimize yönelik ihracat destek oranlarımızı ilave 20 puana kadar, hedef ülkelere hedef sektörler olması durumunda ise ilave 25 puana kadar artırıyoruz.
İhracatçılarımızın finansmana erişiminde teminat sorununun ortadan kaldırılması, krediye erişimlerinin kefalet suretiyle sağlanması, bu sayede maliyetlerin düşmesi ve ihracatımızın tabana yayılması için TİM ile Eximbank'ın özkaynaklarıyla kurulan İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi (İGE A.Ş.) Mart ayı itibarıyla faaliyete geçmiş ve Temmuz ayında sermaye yapısı güçlendirilmiştir. Bu vesileyle teminat sorunları kolaylıkla çözülüyor ve ihracatçılar artık kredi almak için fabrikasını, arsasını bankaya ipotek vermek zorunda kalmıyor.Bugüne kadar İGE A.Ş. tarafından yaklaşık 2800 onaylanmış başvuru kapsamında 9 milyar liranın üzerinde kefalet sağlanmıştır.
Bildiğiniz üzere ihracatımızın finansmanında Eximbank çok önemli bir yere sahiptir. Türkiye'nin tek resmi ihracat destek kuruluşu olan Türk Eximbank, 2022 yılının ilk 10 ayı itibarıyla ihracatçılarımız için 37,3 milyar dolar finansman desteği sağlamıştır. Bankanın toplam müşteri sayısı, 2022 yılında da artmaya devam etmiş olup bu firmaların %80,7'si KOBİ'dir.
Ayrıca Banka,Uluslararası ve Bölgesel Bankacılık ve Finans Kuruluşları ile imzaladığı anlaşmalarla ilave finansman imkânları sunmaya devam etmiş ve yılbaşından itibaren 1,5 milyar doları aşan miktarda kaynak sağlamıştır. Bankanın, ödenmiş sermayesi 3 milyar lira artış ile 13,8 milyar liraya yükselirken, kayıtlı sermaye tavanı 17,5 milyar liradan 30 milyar liraya yükseltilmiştir.
Hizmet ihracatımız son 20 yılda 4 kattan fazla artmıştır. Bu kapsamda, pandeminin etkilerini geride bırakarak 2021 yılında bir önceki yıla göre %74,3 oranında artarak 61,3 milyar dolar seviyesine ulaşmış, aynı dönem hizmetler dengesi ise 31,7 milyar dolar olmuştur.
"YERLİ ÜRETİMİMİZİ KORUMAK İÇİN ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR"
2022 Ağustos yıllıklandırılmış veriye baktığımızda ise hizmet ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre %65 oranında artış kaydederek 76,4 milyar dolara ulaşmıştır. Aynı dönemde, hizmet sektörlerindeki dış ticaret fazlası %103 artışla 39,3 milyar dolara yükselmiştir.
Mevcut serbest bölgelerimizi Ar-Ge yoğun, yüksek teknolojili ve katma değeri yüksek mal ve hizmet üretiminin yapıldığı ihtisaslaşma temelli yeni nesil serbest bölgelere dönüştürmek için çabalıyoruz. Bu anlayışla yeni serbest bölgeler kurmak, serbest bölgelerimizde yeşil dönüşümü sağlamak ve yenilenebilir enerji kaynaklarından en verimli şekilde yararlanmak temel önceliklerimiz arasındadır.
Yerli üretimimizi dampingli ve sübvansiyonlu ithalata karşı korumak için ticaret politikası önlem ve uygulamalarını etkin biçimde kullanmaya devam ediyoruz.
Hâlihazırda 66 ürün grubunda 24 ülke menşeli 128 adet dampinge ve sübvansiyona karşı önlem; 18 ürün grubunda 23 ülkeye karşı, 62 adet önlemin etkisiz kılınmasına karşı önlem; 6 ürün grubunda tüm ülkelere karşı, 3 üründe DTÖ üyesi olmayan ülkelere yönelik korunma önlemi uygulanmaktadır.
2022 yılı Ocak-Ekim dönemi için söz konusu uygulamalar kapsamında 13,8 milyar dolar tutarında ithalat önleme tabi olmuştur.
Pandemi sonrasında küresel ekonomide yeni koşulların, risklerin ve trendlerin ortaya çıktığını görüyoruz. Bu yıl Bakanlığımız görev alanı çerçevesinde bahsetmiş olduğum üzere birçok çalışma yaptık. Bu performansı, plan ve hedeflerimiz doğrultusunda önümüzdeki dönemde de sergilemek istiyoruz.
Bakanlığımızın 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi, program bütçe sisteminin Program-Alt Program yapısına uygun olarak ve harcama birimlerimizin faaliyet teklifleri esas alınarak hazırlanmıştır. Program bütçe sisteminde Bakanlığımızın da içinde yer aldığı üç adet ana program yapısı bulunmaktadır.
"TİCARET BAKANLIĞI'NIN 2023 BÜTÇESİ 17 MİLYAR 124 MİLYON 310 BİN TL"
Söz konusu programlar; "Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele", "Ticaretin Düzenlenmesi, Geliştirilmesi ve Kolaylaştırılması" ve "Tüketicinin Korunması, Ürün ve Hizmetlerin Güvenliği ve Standardizasyonu"dur. Bu programların ikisinde Bakanlığımız program koordinasyonundan sorumlu idare olarak yer almaktadır.
Ticaret Bakanlığımızın, sizlere takdim olunan amaç ve faaliyetleri doğrultusunda kullanılmak üzere, 2023 yılı bütçesi toplam 17 milyar 124 milyon 310 bin TL'dir.
Bu meblağın,
13 milyar 335 milyon 123 bin TL'si Ticaretin Düzenlenmesi, Geliştirilmesi ve Kolaylaştırılması Programına,
1 milyar 988 milyon 706 bin TL'si Yönetim ve Destek Programına,
1 milyar 411 milyon 43 bin TL'si Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Programına,
368 milyon 634 bin TL'si Tüketicinin Korunması, Ürün ve Hizmetlerin Güvenliği ve Standardizasyonu Programına,
20 milyon 804 bin TL'si Program Dışı Giderler olarak tahsis edilmiştir.
Ayrıca, ekonomik sınıflandırmaya göre Bakanlığımız 2023 yılı bütçe teklifinin;
4 milyar 592 milyon 150 bin TL'si personel giderlerine,
651 milyon 76 bin TL'si SGK devlet primi giderlerine,
662 milyon 768 bin TL'si mal ve hizmet alım giderlerine,
720 milyon TL'si sermaye giderlerine,
32 milyon 300 bin TL'si sermaye transferleri tertibine,
10 milyar 466 milyon 16 bin TL'si cari transferlere, yani büyük ölçüde ihracatçı ve ticaret erbabımızın desteklenmesi ile ilgili giderlere tahsis edilmiştir. "