Sigaradan nispi olarak alınan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV), eğer yeni bir düzenleme yapılmazsa 1 Ocak 2013'ten itibaren yüzde 65'ten yüzde 69'a çıkartılacak. Hükümet de, bu yıl meydana gelen bütçe açığının bir kısmını sigaradaki vergi artışı ile telafi etmeye çalışacak. Ancak bu vergi artışının yaratacağı sonuçlar hükümet içinde endişeye neden oluyor.
Şöyle ki; Sigaradan alınan ÖTV nispi, yani oransal olarak uygulanıyor. Bu nedenle ÖTV oranında yapılan bir puanlık artış, tüketici fiyatlarına vergi artışının birkaç katı olarak yansıyor. Yapılan son hesaplamalara göre vergi oranının yüzde 65'ten yüzde 69'a çıkarıltılması, üst segmentteki bir sigaranın fiyatını ortalama yüzde 20 artıracak.
İşte endişelerden ilki bu noktada ortaya çıkıyor. Geçen yıl sigaraya zam yapılmış ancak enflasyonu zıplatıcı bir etki ortaya çıkardığı için zammın bir kısmı acilen geri alınmış ve bu zam 1 Ocak 2013'e ertelenmişti.
İşte ertelenen o zam bu yılbaşında yürürlüğe girecek. Yeniden enflasyonu azdırıcı bir etki ile karşı karşıya kalmak istemeyen hükümet ise formül arayışına girdi. Endişenin bir diğer nedeni ise Türkiye'de sigaraya yapılan her zammın, sigara kaçakçılığını artırıyor olması.
Şu anda sigara kaçakçılığı nedeniyle devletin uğradığı vergi kaybının her yıl 2 milyar dolar civarında olduğu ve bu kaçakçılığın terör örgütü eliyle yapıldığı tahmin ediliyor. Dolayısıyla sigaraya yapılacak zammın, hem kaçakçılığı artırmasından hem de terör örgütünün işine daha fazla yaramasından endişe ediliyor.
Çözüm arayışı geçen yıl başladı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, geçen yıl geri alınan zammın ardından Merkez Bankası ve TÜİK'ten nasıl bir yol izlenmesi gerektiği yönünde rapor hazırlamasını istedi.
Merkez Bankası uzmanlarının hazırladığı raporda bir tek tütün ürünlerine nispi ÖTV uygulandığı ve bu vergide yapılan artışların nihai ürün fiyatını daha fazla artırdığı ve enflasyonu fırlattığına dikkat çekildi. Raporda nispi ÖTV uygulamasından "maktu ÖTV" uygulamasına yani sabit bir miktar üzerinden vergi alınmasının doğru olacağına yer verildi.
DÜNYA, sektör temsilcilerinin isteklerinin de Merkez Bankası'nın hazırladığı rapor doğrultusunda olduğu bilgisine ulaştı. Serbest rekabetin uygulandığı ve tütün ürünlerinin devlet tekelinde olmayan ülkelerde maktu vergi uygulandığını belirten sektör temsilcileri, Türkiye'de de maktu vergilendirme sistemine geçilmesi halinde sektör oyuncularının önünü daha rahat görebileceğini söyledi.
İşte seçenekler
Şimdi hükümetin önünde tütün ürünlerindeki vergilendirme konusunda birkaç seçenek bulunuyor. Birinci seçenek, mevcut vergilendirme sisteminin yüzde 65'ten yüzde 69'a çıkartılarak devam ettirilmesi. Bu seçenekte vergi artışı yapma yetkisini yetkisini kullanan hükümet "ben enflasyon artışını göze alıyorum ve kaçakçılıkla daha etkin mücadele edeceğim" diyebilir.
İkinci seçenek, mevcut sistemin vergi artışı olmadan devam ettirilmesi. Bu durumun enflasyona olumsuz bir etki olmayacaktır. Ancak hükümet vergi geliri artışından feragat edecektir.
Üçüncü seçenek ise nispi vergilendirme sisteminden maktu vergilendirmenin ağırlıkta olduğu hem maktu hem nispi vergilendirme sistemine geçilmesi.
Bu durumda hükümet halen sigara başına aldığı vergi kadar vergi almaya devam edecek. Maktu verginin toplam vergi içindeki oranı yüksek, nispi verginin daha düşük olacaktır.
Hükümet her altı ayda bir maktu vergi miktarını enflasyon oranında artırarak vergi gelirlerini enflasyon karşısında koruyacak. Sigara fabrikaları da fiyatlarını buna göre belirleyecek.
Arzu eden firmalar maliyet artışını gözönünde bulundurarak zam yapacak, arzu edenler ise bir miktar da olsa kardan zararı göze alarak aynı fiyattan satışa devam edecek.
Hükümet bu üç formülden hangisini tercih edeceğini düşünürken, sigara üreticileri içinde maktu verginin daha yüksek oranlı olduğu seçeneğe daha yakın görünüyor.
Yüzde 20 zam gelebilir
Hükümetin tütün ürünlerinden alınan Özel Tüketim Vergisi'nde (ÖTV) yıl sonuna kadar yeni bir düzenleme yapmaması durumunda, 1 Ocak 2013'ten itibaren tütün ürünlerinden alınan ÖTV yüzde 65'ten yüzde 69'a yükselecek. Bu yükselişin nihai sigara fiyatlarında yüzde 20'lik bir artış yaratması bekleniyor.