Bölgeden bölgeye biraz farklılık gösterse de mahalle maçlarının kuralları nesilden nesile geçtiğinden çoğu yerde aynıdır ve değişmesi neredeyse imkansızdır. İşte 90'lı yılların mahalle maçı kuralları ve klişeleri...
242
1. İyi oynayan iki kişinin aynı takımda yer almamasına dikkat edilirdi...
342
2. Maçlar minyatür kalede oynanıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu...
442
3-t3. Maçtan önce kaleleri belirlemek için hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi...
542
4. Hava kararınca, ezan okununca, anne-baba çağırınca maç biterdi...
642
5. Üç korner bir penaltıydı...
742
6. Topu patlatan parasını öder, patlak top ikiye kesilip kafaya takılırdı...
842
7. `Frikiklerde açıl biraz` denince `Burası Ali Sami Yen mi?` şeklinde cevap verilirdi...
942
8. Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi. Adım alma: Terimsel bir kavramdır. Açıklanması zordur. Sadece mahalle maçı yapmış olanlar bilir...
1042
9. Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe `Açılsana 3 kere sektirdim` derdi, rakip açılırdı; efendilik vardı...
1142
10. Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse herkes `işe işe!` diye bağırırdı...
1242
11. Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı...
1342
12. Abanma ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip kınanırdı..
1442
13. Tanju, Rıdvan, Metin, Ali, Feyyaz, Hagi, Hakan, Hami gibi dönemin popüler futbolcularının adı alınırdı...
1542
14. Topun sahibi tüm kuralları koyar, takımı kurar, kaleyi seçer, istemediği kişileri topuyla oynatmazdı...
18. Taçtan kendi önüne atıp başlatılınca, taç değişirdi...
2042
19. Maçı izleyen küçük bir grup varsa, penaltı olup olmadığına o karar verirdi, saygı vardı...
2142
20. Maçlarda eğer iddia varsa ödüller genel olarak Algida Max, eskimo, meybuz, 2,5 litrelik kola vb. ürünlerden oluşurdu...
2242
21. Pas vermeden sadece çalım atarak gol atılırsa sayılmazdı...
2342
22. Frikiklerde baraj mesafesi, frikiği kullanacak olan kişinin koca bir zıplayışının akabinde 3 koca adım atmasıyla belirlenirdiu2026 Büyük atılan adıma karşılık olarak rakip takım “sen tuvalete de mi böyle gidiyon?” diyerek ortalığı kızıştırırdı...
2442
23. Top, oyun alanı içerisindeki herhangi bir arabanın altına kaçarsa büyük bir şevkle arabanın altına yatılıp top alınırdı. Topu ilk kim kaparsa o takımda başlardı...
2542
24. Gol olduktan sonra eğer tartışmalar olursa ve golü yiyen takımın bir oyucusu golü kabullenirse rakip takım direk o kişiyi yüceltip “adamın gol diyo” diyerek golü alırlardı. Golü kabullenen kişi de kaleye veya defansa alınırdı...
2642
25. Varsa hakeme yapılan en dolu dizgin hakaret: “hakeme gözlük, eline de sözlük” tü...
2742
26. Oynayacakların sayısı eğer tek ise, güçsüzlerden biri devre değiştirerek gönlü alınırdı...
2842
27. Penaltılarda eğer takımınız açık ara farkla öndeyse kaleciye vurdurulurdu. Ama en güçlü forvetiniz penaltıyı kullanacaksa, hemen rakip kalecinin gönlü alınırdı: “Merak etme olm, teknik vuracam.”
2942
28. Sabit bir kaleci yoksa 2 golde bir veya dakika usulü oyuncular aralarında değişirdi. Kalecilik sırası “Sonum bir Allah” diye kim başlarsa o kişiden geriye sayılırdı...
3042
29. Dizde veya ayak ucunda top sektirerek de sıra belirlendiği olurdu (genellikle 9 aylık veya 21 aylık gibi oyunlarda). Bu durumlarda ilk sektirmek isteyen “Birim bir Allah, kırmızı bayrak, yeşil kitap” derdi...
3142
30. Kaleci oyuncu kavramı vardı. Takımların genellikle iyi oyuncuları bu kutsal göreve kendilerini adarlardı...
3242
31. Eğer bir oyuncu faule maruz kalmışsa ama devam etmek istiyorsa, rakip futbolculardan birinin yürümesini dahi bahane ederek: “Adamın devam ediyor.” derdi...
3342
32. Milli birlik ve beraberliğimiz mahalle maçlarında başlamıştır. Önce maçlar yapılıru2026 Centilmenlik skora yansımazsa sopalar, taşlar konuşurdu...
3442
33. Atan alır... Spor vardı. Eğer top kime çarpıp çıkmışsa topun gittiği yer neresi olursa olsun koşa koşa gidip alınırdı...
3542
34. Mahallenin abileri kaleci alıştırırlardı ve buna göre puan verirlerdi. Aralarında kavga eden çocukların puanı kesilirdi...
3642
35. Skor ne olursa olsun akşam!? saati yaklaştığında “Golü atan kazanır.” kuralı işlerdi...
3742
36. Maçlardan sonra su sırasına girmek ayrı bir davaydı ve mutlaka koşa koşa gidilirdi. Genellikle yaşlı amca veya teyzeler, zemin katta oturanlar bu işin acımasız kurbanlarıydı...
3842
37. El kasti değilse o top direkt kaleye kullanılmaz, “kasti değilki oğlum, gol olmaz.” denirdi...
3942
38. Eğer kaleci dahil herkes çalımlanmışsa; o top çizgiye kadar götürülür ya popo dürtmesi yada yere yatıp kafa, burun, alın gibi vucut kısımlarının dürtmesi ile gol atılırdı...
4042
39. Kalecinin degajla gol atabilmesi bir yetenekti fakat yine de gol sayılmazdı.Karşılıklı atışmaların sonunda yoldan geçen herhangi biri hakem yapılırdı ve sonuca o karar verirdi...
4142
40. Para o zamanlar kolay bulunmadığından maçın hangi takım tarafından başlatılacağına; bir tarafına tükürülmüş yassı bir taşın havaya atılıp, yaş mı,kuru mu seçiminde doğru tarafı bilen tarafın başlaması yöntemi ile karar verilirdi...
4242
41.Kaleler taştan olduğu için atılan şut önce defansa çarpıp sonra taşın üstünden geçtiyse şutu atan takım gooll diye yaygara çıkarırdı.Rakip takımın gol değil kale üstü cevabına,gol yoksa korner o zaman ver topu diyerek racon kesilirdi...