Adalet sarayında avukatlara polis müdahalesi

Türkiye Barolar Birliği, adliye girişlerinde avukatların aranmasıyla ilgili, "Adliyelerdeki güvenlik açığının sebebi olarak avukatlar gösterilemez avukatlara potansiyel suçlu muamelesi yapılamaz" açıklaması yaptı.
TBB adliyelerde avukatların aranmasına ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, "Adliyelerdeki güvenlik açığının sebebi olarak avukatlar gösterilemez; avukatlara potansiyel suçlu muamelesi yapılamaz. Adliyeler, avukatların da iş yerleridir. Dolayısıyla güvenliğin sağlanmasını bizler de talep ediyoruz. Hakim ve savcılara hangi tedbirler uygulanıyorsa, avukatlar bunların dışında hiçbir işleme tabi tutulamaz. Türkiye Barolar Birliği de bu konuda HSYK ve Adalet Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunacaktır" dedi.

Türkiye Barolar Birliği (TBB) yaptığı yazılı açıklamada, Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın Çağlayan Adliyesi'ndeki odasında terör saldırı sonucu hayatını kaybetmesi bunun üzerine adliyedeki güvenlik önlemlerinin arttırılması ve avukatların aranmasına tepki gösterdi. Adliyelerde, hakim ve savcılara hangi tedbirler uygulanıyorsa, avukatlara da aynı tedbirlerin uygulanmasına dikkat çekilen açıklamada, "31 Mart 2015 Pazartesi günü İstanbul Çağlayan Adliyesi'nde yaşanan korkunç olaydan duyduğumuz büyük üzüntüyü kamuoyuyla paylaşmıştık. Bu olayın hemen ardından, konunun avukatlarla hiç bir ilgisinin olmamasına rağmen, avukatları hedef alır şekilde geliştirilmesini şiddetle kınıyoruz. Son derece manidar bu algı operasyonun amacının, vatandaşlarımızı avukat güvencesinden mahrum bırakmak olduğunu görüyoruz" ifadeleri kullanıldı.

"HAKİM VE SAVCILARA HANGİ TEDBİRLER UYGULANIYORSA, AVUKATLAR BUNLARIN DIŞINDA HİÇBİR İŞLEME TABİ TUTULAMAZ"

Açıklamada, menfur bir terör olayını vesile kılarak avukatlara yönelik aleyhte kampanya başlatılmasının yanlış olacağı ifade edilerek, "Adliyelerdeki güvenlik açığının sebebi olarak avukatlar gösterilemez; avukatlara potansiyel suçlu muamelesi yapılamaz. Adliyeler, avukatların da iş yerleridir. Dolayısıyla güvenliğin sağlanmasını bizler de talep ediyoruz. Avukat, hakim ve savcılarla birlikte yargının kurucu unsurudur. Bu itibarla adliyelere girişte hakim ve savcılara hangi tedbirler uygulanıyorsa, avukatlar bunların dışında hiçbir işleme tabi tutulamaz. Avukatlara, meslek itibarını zedeleyici, meslek sırrına zarar veren, baskı ve yıldırma amaçlı hiçbir muamele yapılamaz" açıklamasına yer verildi.

"TBB DE BU KONUDA HSYK VE ADALET BAKANLIĞI NEZDİNDE GİRİŞİMLERDE BULUNACAKTIR"

Konuya ilişkin Türkiye Barolar Birliği'nin HSYK ve Adalet Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunacağı belirtilerek, "Adliyelerin güvenlik zaafı, akıl ve hukuk dışı dayatmalarla değil, baro başkanları, başsavcılar ve adalet komisyonu başkanlarının bir araya gelmesiyle oluşacak ortak akılla çözülebilir. Türkiye Barolar Birliği de bu konuda HSYK ve Adalet Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunacaktır" denildi.

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edildiği Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nda "aranarak içeri alınmaya" tepki gösteren bir grup avukata çevik kuvvet polisi müdahale etti.
Sabah saatlerinden itibaren x-ray cihazından geçerek el dedektörüyle aranmayı kabul etmeyen avukatlar, adliyenin C kapısı avukat girişinde toplanmaya başladı. Avukatların önünde özel güvenlik görevlileri etten duvar örerken arkalarında ise sivil polisler bekledi. Bir süre sonra avukatlar, x-ray cihazını kaldırıp içeri girmek istedi. Yaşanan kısa süreli arbedenin ardından çevik kuvvet olaya müdahale etti. Avukatlar kalkanlarla itilerek adliye binasının dışına çıkarıldı.

BAŞSAVCILIKTAN TALİMAT

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Muhabere Bürosu, avukatların üstünün aranarak adliyeye alınması için güvenlik görevlilerine, “İstanbul Adalet Sarayı'na girişlerinde uygulanacak güvenlik tedbirlerin ilişkin çalışma talimat esasları” başlıklı yazılı talimat yayınladı.
Başsavcı Hadi Salihoğlu imzasını taşıyan ve adliyenin girişlerine asılan talimat şöyle:
“İstanbul Adalet sarayı girişlerinde uygulanacak güvenlik tedbirlerine ilişkin çalışma talimatı ve esasları yasal mevzuat kapsamında belirtilmiştir.

Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin ‘Hakimden önleme araması kararı alınması gerekmeyen haller' başlıklı 25'inci maddesi 1. fıkrasının (a) bendinde belirtildiği üzere, devletçe kamu hizmetine özgülenmiş bina ve her türlü tesislere giriş ve çıkışın belirli kurallara tabi tutulduğu hallerde, söz konusu tesislere girenlerin üstlerinin veya üzerlerindeki eşyanın veya araçlarının aranmasında ayrıca bir arama emri ya da kararı gerekmemektedir.
Adalet sarayı giriş kapılarında bulunan kapı ve x-ray cihazından geçirilmek suretiyle yapılan kontroller bu kapsamda güvenlik amaçlı bir denetimdir.

Bu uygulamanı CMK'nın 119 ve devamı maddelerinde düzenlenen ceza soruşturması kapsamında yapılan arama işlemi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Yine 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 58. Maddesinde yapılan düzenleme avukatların avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği yada baroların organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında yapılacak ceza soruşturmaları ile ilgili olup, avukatların adliye binalarına girişlerinde kapı dedektörlerinden geçmeleri ve ayrıca çantalarının x-ray cihazlarından geçirilmesi şeklindeki uygulamanın ceza soruşturması kapsamında CMK'nın 119 ve devamı maddelerinde düzenlenen bir arama olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Yine aynı şekilde bu uygulamanın 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 58. Maddesine aykırılık teşkil etmeyeceği de muhakkaktır

Gerek İstanbul Adalet sarayı'na giren avukat, vatandaş ve personelin can güvenliğinin sağlanması ve gerekse genel kamu güvenliği ve kamu düzeninin korunması açısından, İstanbul Adalet sarayı'na girişlerde avukat, personel ve vatandaşların kapı dedektörlerinden geçmeleri, çantalarının x-ray cihazından geçirilmesi şeklinde güvenlik amaçlı denetim yapılacaktır.
Bu son derece hassas dönemde avukat, personel ve vatandaşlarımızın gerekli desteklerini bekliyor ve uygulamanın çalışma talimatı ve esaslarına göre yapılmasını rica ediyoruz."