Fenomen program 'Bu Tarz Benim'in en akılda kalıcı isimlerindendi. Ardından sosyal medyada verdiği görüntülerle gündemde kalmaya devam etti.
Son olarak 'İşte Benim Stilim All Star'ın birincisi olan Ayşenur Balcı Radikal'den Armağan Çağlayan'a bilinmeyenlerini anlattı.
Periscope'ta göğüslerinizi açtınız? O zaman babanız olsam, ben sizi arardım mesela.
Yok aramadı. Herkesin yaptığı hatalar vardır, bu da benim en büyük hatam. Dışarıya çizdiğim profili anlayamamamdan, kendi kimliğimi bulamamamdan kaynaklıydı aslında.
İnsan nasıl karar veriyor? Nasıl bir anda Periscope'ta onu yapıyorsunuz?
En başta kimsesiz ve özgürsünüz. Yol çizeniniz, kısıtlayanınız yok. Ve kısa bir dönem de olsa size verilen bir popülerlik var. Bundan yola çıkarak özgür hissediyorsun kendini. Bir taraftan da bir şeyleri bastırıyorsun ya, o bastırdığında "Ben özgürüm, ben yaparım" diye bir his geliyor sana. Bir özgüven geliyor. Saçma sapan şeyler yapıyorsun ama yaptığın şeylerin sana dönebileceğinin farkında olmuyorsun.
Ben onu açarken, işte bilmem ne yaparken hiçbir şekilde düşünmedim ki bu bana geri gelecek. Ben bu kadar çok kendimi önemli görmüyordum.
Geçer gider, biri izler, kapanır gibi görüyordum. Ama bu öyle bir şey değilmiş. Ben bu programda dışarıdan beni insanların nasıl gördüğünün öneminin ne olduğunu çok iyi gördüm.
Sarhoş musunuz orada?
Evet, alkol kullanmıştım. Alkole hiç dayanıklı değilimdir.
Bir de orada başka bir el var sanki.
Evet. Bir fotoğraf çekiminde. Bir model arkadaşımla, fotoğrafçı vardı.
Çünkü siz kapatıyorsunuz, bir el var açmaya çalıyor.
Herkesin kafası güzeldi. Öyle bir şey ki bu, Periscope'u ilk kullanmaya başladım ve onun kayıt olup YouTube'da yayınlanacağını falan bilemem. İnsanlar orada gördüğü zaman şey düşünüyorlar; ne olduğunu bilmiyorlar, haklılar aslında böyle düşünmekte. Nasıl bir ortam, niye orada olduğumu bilmedikleri için, izlediğin kadarını bilirsin.
Ben ev zannettim orayı. Stüdyoydu. Fotoğraf çekimlerimin yapıldığı. Ben modellik yapıyorum çünkü. Ve o gün de ne bileyim, erkek arkadaşım yoktu hayatımda. Bunu toparlamamda benim en büyük öncüm oydu.
O yardım etti. "Sen böyle bir insan değilsin" diye... Çünkü gerçekten çok büyük kavga ettik biz. Hani millet onları izliyorken, kötü şeyler yaşadık biz. Uyandığımda gelen telefonlar falan, ben bu kadar büyüyeceğini, dallanıp budaklanacağını tahmin edemedim.
Gene de o bir cesaret.
Gereksiz bir cesaret aslında. Gereksiz bir özgürlük. Olmaması gereken bir şey.