Çamburnu için sanatsal bir çığlık, Sürmene'ye ağıt: İçimde evler yıkılıyor
Çamburnu için sanatsal bir çığlık, Sürmene'ye ağıt: İçimde evler yıkılıyor
121
Çamburnu için sanatsal çığlık, Sürmene'ye ağıt: İçimde evler yıkılıyor
221
Haber61 / Haber Merkezi / Selay SaykalrnrnSürmene'nin yıllardır kanayan yarası olan Kutlular Katı Atık Tesisi'nin yarattığı doğa tahribatı yıllar boyunca yöre halkı tarafından tepki çekti. Bugüne kadar çöplüğün kapanması için birçok eylem yapıldı. Çamburnu halkının mücadelesine yöntem olarak bugüne kadar yapılanlardan çok farklı bir destek geldi.
321
Sürmeneli genç sanatçı ve ressam Gökçe Erhan, 21 Ekim Cumartesi günü bugüne kadar verilen tepkilerden çok farklı olarak pozitif bir protestoya imza attı. Sanatın da bir protesto yöntemi olduğunu kamuoyuna hatırlatan genç ressam, sanatçı ruhunu ve doğa sevgisini harmanladığı eserlerini, kirliliğin tam da merkezi olan Sürmene çöplüğünde sergiledi.
421
u2018İçimde evler yıkılıyor' adını verdiği sergide yağlı boya eserlerini ve evsel atıklardan dönüştürdüğü eşyaları görsel bir şölen eşliğinde sunan Gökçe Erhan ayrıca sergi sırasındaki performansıyla beğeni topladı.
521
Yöresel kıyafet giyinen ve eline aldığı davulu çalarak kendi bestelediği parçayı da seslendiren genç sanatçı, şarkısını söylediği sırada gözyaşlarına hâkim olamadı.
621
Doğayla iç içe yaşamak için mücadele veren ve sıra dışı eylemiyle Çamburnu halkının sesi olan Gökçe Erhan, insanoğlunun doğa anaya mecbur olduğunu ve bu nedenle saygılı olması gerektiğine inanıyor.
721
Çöplerin geri dönüşüm yoluyla yeniden kullanılmasını isteyen ve hayata geçirmeyi planladığı geridönüşüm projesi olan genç sanatçı, “Artık çöp üretmeyelim geri dönüşümü destekleyelim” mesajı veriyor.
821
Doğanın insan eliyle geri dönülemeyecek şekilde tahrip edildiğini ve buna artık u2018dur' denilmesi gerektiğinin altını çizen genç sanatçı Gökçe Erhan ile söyleşimiz;
921
- Gökçe Erhan kendisini nasıl tanımlar? rnrnTrabzon, Sürmene doğumluyum. Çamburnu köyünde doğup büyüdüm. 2006 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Resim Bölümü'nü kazanarak İstanbul'a gittim. 2011yılında okulumdan birincilikle mezun olarak Sakıp Sabancı Sanat Ödülü'nü kazandım. Bir süre sonra doğayla iç içe yaşamak ve özgürce üretmek arzusuyla ait olduğumu hissettiğim yere köyüme geri döndüm. Babaannemden kalma tarihi evde yaşıyor ve yaşatıyorum. İlgi alanlarım, kitap okumak, sanatın pek çok dalıyla uğraşmak, müzik, geridönüşüm sanatı ve beyaz çay üretimiu2026 Doğayla ve yaşamla barışık biriyim.
1021
- Sürmene'deki çöplük için bugüne kadar çok fazla protesto oldu, yollar kesildi hatta film bile çekildi. Siz farklı olarak böyle bir protesto şekli seçtiniz. rnrnrnŞimdiye kadar verilen mücadelenin halkın yararına bir karşılık bulmaması tüm köy halkını ve beni de uzun süre büyük bir ümitsizliğe ve çaresizliğe düşürdü. Geçen yıl Kasım ayında muhtarımız tarafından tüm köy halkından çöp tesisinin kapatılması hususunda imza toplandı. Fakat köy halkının verdiği imzalar, bugüne kadar yapılan isyanlar yine hiçe sayılarak, Ocak ayında çöp tesisi için yan bölgelere doğru genişleyerek, çöp dökümüne devam etme kararı alındı. Bu haber beni çok etkiledi ve harekete geçmem gerektiğini düşündüm.
1121
Elbette kabul edilemeyecek bir hakarettir bu! Ben yeniden başlatmak istediğim bu mücadeleyi elbette kendi enstrümanlarımı kullanarak gerçekleştirmek durumundaydım. Benim üslubum budur. Sanat ve doğa aşkı, karşılaştığım her durumda benimle birlikteu2026 Tüm olumsuzluklara rağmen yapıcı bir tavırla hareket etmeyi yeğliyorum.
1221
- Yöre halkından, kamuoyundan nasıl tepki gördünüz? İnsanların serginize ve protestoya yönelik ne düşündüler? rnrnrnHaberi aldıklarında sevinçle karşıladılar. Aldığım yorumlar ve insanların sözleri benim için, burası için yeniden bir umut belirmiş gibiydi. Sergiyi 29 Ekim'de gerçekleştirmeyi düşünürken hava durumundaki belirsizlikten ötürü son anda verdiği kararla tarihi bir hafta öncesine çekmek durumunda oldum. Sergimi son iki gün kala duyurabildiğim için maalesef herkes öğrenememiş. Ancak katılım hayli fazlaydı. O korkunç çöp manzarasına rağmen insanların yüzlerinde mutlu bir ifade vardı. Birçok geri dönüş oldu destek olmak isteyen, elinden geleni yapma arzusuyla...
1321
Birçok güzel insanla tanıştım; çoğaldım, büyüdüm ve güçlendim. Bir tarafta doğal güzellikler ve oradan beslenip ürettiklerim, bir tarafta ise doğada katliam vardı. Hem buluşmanın birleşmenin verdiği büyük bir mutluluk, hem büyük bir acı... Kahkahalar ve gözyaşlarıyla geçirdiğimiz dolu bir gün oldu.
1421
Doğayla iç içe yaşamak ve ruhsal açıdan da kendini sürekli araştırmak, beslemek, bazen kitaplar, bazen filmler, bazen hayat hikayeleri ve derin düşünceler yoluyla... Bazen de düşüncelerden tamamen arınmak. Hepsinden önemlisi; çocukluğumuzdan itibaren farkında olmadan düşüncelerimizi ve davranışlarımızı etkileyen zihinsel koşullanmalardan kurtulmak. Bir yeniden doğuş, özü bulmak denen şey... Bu farkındalıkla yaşayan ve kendimle son derece barışık bir insanım. Dolayısıyla olumlu ya da olumsuz her şeyle barışık...
1521
Tıpkı oradaki çöplük gibi her insanın da içinde dağ olur nefret, öfke, olumsuz kötücül duygular... Ve patlamak etrafa zarar vermektir, 'sevgi' olma halini kaybetmektir. Dünyada hep iyilik ve kötülük olacak. Bana göre; içimizde var olan iyiliği güzelliği ve sevgiyi büyüterek, üreterek ortaya koymak ve dengeyi sağlamalıyız. Böyle bir üslupla mücadele etmenin olumlu sonuçlar doğuracağı inancındayım.
1621
- Yeni çalışmalara ve farklı eylemlere devam etmeyi düşünüyor musunuz? Bundan sonra ne yapacaksınız? rnrnrnElbette hem de harika bir enerjiyle! 1ay içerisinde "Ruh ve Doğa ''adı altında bir websitem olacak. Orada tüm üretimlerimi paylaşacağım, geridönüşüm eserleri, resimler, heykeller videolar, tasarımlar, şarkılar, fotoğraflar olacak. Doğada yaşam deneyimlerimi ve üretimlerimi paylaşacağım bir Youtube kanalım olacak. Bu sergideki çalışmaları tamamlayıp çoğaltacağım. Büyük bir aşkla sevdiğim memleketim Trabzon'da kKapalı bir sergileme mekanında bir ay boyunca sergilenecek. Mayıs veya Haziran aylarında gerçekleştirmeyi planlıyorum. Ve oradan da İstanbul 'a taşımayı...
1721
Dünya Çevre Günü'nde de gerçekleştirmeyi planladığım bir etkinlik var. Belirli aralıklarla ve yaşamımın sonuna kadar burada olacağım ve bu tür etkinliklerle insanlarla buluşacağım.. En büyük hayalim kendime has bir ayrıştırma ve geridönüştürme atölyeleri açıp, doğa ve ruh temizliğine, güzelliğine katkıda bulunmak.
1821
- Sergi sırasında neden ağladınız? O gün sizi en çok etkileyen şey ne oldu? rnrnrnÇok uzak yerlerden hiç tanımadığım insanların bile duyarlılık gösterip oraya geldiler. Çamburnu halkıyla bir koro oluşturarak, Çamburnu'muzun içinde bulunduğu durumu haykırmak için hazırladığım ve davulla birlikte çalıp söylediğim şarkıyı icra ederken beni hiç tanımayan bu insanlar oradaydılar ve neredeyse köy halkından daha kalabalık olarak! Çöplükle burun buruna yaşayıp sürekli şikâyet halinde olup ama elini taşın altına koymayan, koyamayan bazı insanların aksine...
1921
Sanırım ümitsizlik bazen bir kaç adım atmaya bile üşenir kılıyor. Ben koroyla birlikte tüm gücümle haykıra haykıra bağırdım ve şarkının sonuna doğru en çok da bu vaziyetin verdiği utançla ağlamaya başladım. Ümit var ya da yok. Her şeye rağmen bize lazım olan sorumluluk duygusu ve mücadele gücüdür, birlik olmaktır.
2021
- İnsanlara vermek istediğiniz mesaj nedir? rnrnDoğayla uyumlu, doğaya saygılı olmamız gerekiyor. İnsanlara vereceğim mesajım o gün sergide söylediğim şarkımın sözleri aslında.
2121
Aldığım her nefes bin zehirrnİçtiğim sular zıkkımrnYağan yağmurlar zıkkımrnAkan dereler zıkkımrnAğılandı topraklarrnZehir zıkkım bize hayat bu dağlardarnYeter artık yeter!rnYıllar önce oydunuz rnMadenini yondunuzrnYıllar sonra içinirnÇöplükle doldurdunuzrnBu mu doğa anayarnBu mu teşekkürünüzrnBunu muzdarip halka nasıl layık gördünüzrnYeter artık yeter! rnYıllar önce bombalar patlardırnBaşımıza taşlar yağardırnSiren sesleriyle büyüdük bu dağlardarnŞimdi de çöpler yağıyorrnBaşımıza kuşlar sıçıyorrnGözümüze yaşlar doluyorrnBu dağlardarnYeter artık yeter!