Karadeniz müziğinin sevilen seslerinde Zeynep Başkann Trabzonspor Dergisi'ne konuştu. Tam bir Trabzonspor aşığı olan Başkan bordo mavili takımla ilgili bakın neler söyledi. İşte o röportaj;
213
Karadeniz müziği geçtiğimiz yıllarda daha çok yöresel dinlenirdi. Bugün ise tüm Türkiye kemençeyi çok sevdi. Bu müziğin sevilmesinde etken isimlerden birisi olarak neler söylemek istersiniz?
Bizler Anadolu kültürüyüz. Belki bir saz kadar revaçta olmasak da kemençe de bu kültürün önemli parçasıdır. Geçmişte sanki sanatçılar biraz utanırdı kemençeyi icra ederken. Kemençe kendi içinde barındırıldı , yöresinde kalırdı. Daha sonra özellikle akademisyen sanatçıların katkıları ile kemençe Türkiye sınırlarını aştı. Sevilen , dinlenilen bir müzik oldu. Erovizyonda bile Yunanisten finali kemençe ile yaptı. Burdan şunu anlıyoruz , Karadeniz müziği artık dünya genelinde itibar gören bir ritimdir.
313
Artık katılmıyoruz gerçi ama Erovizyon yarışmasına kemençeli katılımı önce biz gerçekleştirseydik başarılı olabilir miydik? Neden olmasın. Yunanistan yarışmayı kazandığı dönem söylemiştim. Bizde hoptek ile buraya çıksak birinci oluruz. Aslında hayal falan değil. Bunlar olası şeyler. Bugüne kadar hep Batı'nın müziğini sunduk. Neden sunulmayanı sunmuyoruz. Bizi ifade edeni göstermeliyiz ki işte bu Türkler'in yaptığı müzik desinler. Bizim her türlü zenginliğimiz var çok şükür.
413
Kemençe önceden tek başına Karadeniz'i temsil ediuyordu şimdi birçok enstrümantal ile güzelleşti diyebilir miyiz? Batı sazları , klavyesi , klarneti ile kemençe kulağa daha hoş geliyor. Bunu şöyle ifade edeyim. Bir bina yapıyorsunuz sadece kargas inşaatı bitti ve içinin süsü kaldı. Fakat temel olmadan içinin süsü bir şeye yaramaz. Kemençe burda bana göre temeldir. Gerisi onun süsüdür ve sadece kemençeyi güzelleştiren etkenlerdir.
513
Bir yarışma programı ile şansınız açıldı ve bugün Türkiye'nin sevilen sanatçılarından biri oldunuz , o yarışma olmasaydı bugün nerde olurdunuz?
2004'de ATV'de yayınlanan ve Arif Sağ'ın hazırladığı “Anadolu ateşi bu toprağın sesi” programında ikincilik elde ettim. Fakat bundan önce benim bir alt yapım vardı. Yöremin dışına da çıkmıştım. Bu yarışma ile birlikte daha geniş kitlelere ulaşma fırsatım oldu. Önce kendi bölgemi , sonrada ülkemin tüm bölgelerini temsil etmekten , halk müziği icra etmekten dolayı çok mutluyum. Ülke dışında da yabancı dinleyicilerim var. Sözlerini anlamasalar bile ritimler duygularına dokunuyor anlaşılan.
613
Kendinize kimi idol olarak aldınız? Benim yöre olarak en büyük idolüm İbrahim Can'dır. Bunun yanısıra bütün bölgelerin kendine has ozanları , sanatçıları vardır. Müziğin özünü icra eden tüm sanatçıları örnek alırım.
713
Biraz da Trabzonspor'a dönelim. Takımla aranda nasıl bir mesafe var?
Trabzonspor ile aslında çok iç içeyim ama bana özellikle abim çok uğursuz diyor. Çünkü benim doğduğum sene takım tescillenmiş son şampiyonluğu yaşamış. Ben önce Trabzon derim ardına da sporu eklerim. İkisi de benim olmaz ise olmazımdır. Onlarsız bir hayatı asla düşünemiyorum. Kentimin bu değerlerine o kadar bağlıyım. Şampiyon olamıyoruz ama iştahla bekliyoruz. Şampiyonluk bizim için ar-namus gibi bir şey. Kupamız çalındı ama inatla onu müzemize taşımak için çabalıyoruz. Bu kupanın bize ait olduğunu zaten herkes biliyor. Bizim reklama falan ihtiyacımız yok. Bu kent bu ülkenin çimentosudur. Ben şampiyonluk kutlayamadım ama o coşkuyu sanki defalarca yaşamış gibi hissediyorum. Zaten Trabzonspor'u Trabzonspor yapan da bana göre bu histir.
813
Trabzon dışında konserlere gidiyorsunuz , Trabzonsporlu olarak neler hissediyorsunuz?
Açık söylemek gerekirse , Trabzon dışındaki konserlerimde birilerine Trabzonsporluyum dediğim zaman hafiften bir diklenme oluyor. Bunu gurur yapıyorsunuz , cesaret geliyor kendinize. Sanki savaşa gidersiniz de tek başınıza bir orduya direniyorsunuz. O derece kendinizi güçlü ve cesaretli hissediyorsunuz. Bizim taraftarımız asaletlidir. Diğer kentlerde yaşayan insanlar gibi başka takım tutmazlar. Bu anlatılmaz bir duygudur. Biz bu takım uğruna canlar kaybettik. İntiharlar oldu , deplasman dönüşü trafik kazalarında taraftarlarımızı toprağa verdik. Bir farkımız olacak tabiki.
913
Trabzon dışındaki kentlerin taraftarları büyük oranda İstanbul takımlarını destekliyor. Bunu milliyetçilik duygusuna bağlayabilir miyiz?
Bizi diğer kentlerden ayıran en büyük özellik budur. Bizim maddiyatla çok işimiz olmaz. Maneviyatla sevdiğimizin peşinden koşarız. Milliyetçiyiz tabi ama biz ona maneviyatımız güçlü diyelim.
1013
Maçlara gitme fırsatın oluyor mu?
Fırsat buldukça gitmeye çalışıyoruz. Fakat işimiz gereği sesimiz çok önemli. Bağırmaktan dolayı sesim kısılıyor. “Bize her yer Trabzon” diye bağırdılar mı tüylerim diken diken oluyor. Onlar bağırırken sen susta göreyim. İster istemez aynı coşkuyla bağırıyorum. Bir de çok heycanlanıyorum. Takım atağa kalkınca kalbim hızlı atıyor. Kombine alsam kesin kalp krizinden giderim.
1113
Takımda kimleri beğenerek izliyorsun , çocukluğunun kahramanı kimdi? Biz küçük sayılabilecek yaştayken Arçil ve Şota vardı. Onların hayranı olarak büyüdüm. Şimdi ise Reis lakaplı Bosingwa.
1213
Futbolla bu kadar ilgilendiğine göre sahaya çıksan oynarsın? Oynarım tabi. Abime kafa tutacak kadar oynarım. Çünkü abim gençliğinde çok iyi futbol oynardı. Hatta çocukluğumuzda mahalle aralarında futbol oynamışlığım az değil. Ben kaleye geçerdim genelde.
1313
Eklemek istediğin bir şey var mı? Çok teşekkür ederim. Tek istediğim şu. Eleştirmeyi bırakıp biraz da nasıl bu takıma sahip çıkarız diye düşünelim yeter.