Oyun bağımlılığı artık akıl hastalığı sayılacak

Dünya Sağlık Örgütü WHO, yeni çağın önemli sorunlarından internet, oyun ve bilgisayar bağımlılığını akıl hastalığı olarak değerlendirmeye hazırlanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), yeni çıkaracağı tanı rehberinde, oyun ve internet bağımlılığını akıl hastalığı olarak değerlendirmeye alacak olmasını yorumlayan uzmanlar, bu bağımlılık türlerinin artık tedavi edilmesi gereken, önlem alınması gereken bir durum olarak gördüklerini söyledi.u00a0

Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin hızla arttığı günümüzde cep telefonu, bilgisayar ve internet yaşamın vazgeçilmezleri arasına girdi.

Tüm bunların hayata getirdiği kolaylıkların yanında sıkça kullanımından kaynaklanan birçok problemi de beraberinde getirdi. Bu problemlerin en önemlisi ise bilgisayar, oyun ve internetin bazı kişiler için artık bağımlılık haline gelmesi oldu.

Son yıllarda hızla yaşanan teknolojik gelişmeler WHO tarafından da değerlendirildi. Bu yıl çıkması beklenen ve psikolojik tanıların yer aldığı ICD 11'de bilgisayar, oyun ve internet bağımlılığının akıl hastalığı olarak değerlendirilmesi beklenirken, uzmanlar bu durumun önüne geçmek için ebeveynlerin çocukları ile daha fazla zaman geçirmesi gerektiğinin altını çizdi.

Oyun bağımlılığı ile diğer bağımlılıklar benzerlik gösteriyorrnrnKonu ile ilgili açıklamalarda bulunan Uzman Klinik Psikolog-Psikoterapist Ömer Yavuz Yetiş, oyun, internet ve bilgisayar bağımlılığının diğer tüm bağımlılıklar gibi bağımlılık yapıcı nesneden uzak kalınca ortaya çıkan yoksunluk sendromu belirtilerini gösterdiğini söyledi.

Bunun içinde öfke, huzursuzluk, mutsuzluk, odaklanma zorluklarının bulunduğunu kaydeden Uzm. Psi. Yetiş, “İnternet, oyun ve bilgisayarla ilgili geçirdiği vakti kısaltma denemelerinin sonuçsuz kalması, okul, aile içi iletişim, arkadaşlarla, akranlarla iletişimde bozulmalara neden olur. Bu nedenle önemsenmesi, göz önünde bulundurulması ve bir an önce müdahale edilmesi gerekmektedir.

Buna ne neden olabilir, depresyon çocuklarda ve ergenlerdeki depresyon, aile içini iletişim sorunları, okulda akranlarla oluşan iletişim çatışmaları, akran zorbalığı, çekingen kişilik yapısı, sosyal fobisi olan bireylerde daha fazla gelişmektedir” dedi.

Yeni yıldaki tanı kitapçığında yer alması bekleniyorrnrnUluslararası hastalıkların sınıflandırılması ile ilgili Dünya Sağlık Örgütünün yapmış olduğu çalışmaların bulunduğuna dikkat çeken Uzm. Psi. Yetiş, şöyle konuştu:

“2018'de ICD 11'in basılması bekleniyor. Şöyle yapıyorlar, dünyanın deağişik ülkelerinde psikiyatristler ve birçok ülkeden psikologların katılımı ile yeni tanılar yeni durumlar ortaya konuyor. Tabi 1990'lı yıllarda internet ve bilgisayar bu kadar yaygın değildi. Bu yüzden bu bağımlılık tanı olarak girmemişti.

Ama şu an hem sosyal işlevsel yaşamda yaptığı bozulmalar hem yoksunluk belirtileri ile diğer bağımlılıklar gibi etkisi olduğundan dolayı bunu artık ICD'nin yayımlanması beklenen yeni baskısında yer alacağını düşünüyoruz. Artık tedavi edilmesi gereken önlem alınması gereken bir durum olduğunu görmekteyiz.

Bunun mental tanılar içerisine girmesi o kişinin akıl sağılığının tümden bozulduğu ve tüm işlevselliğini yitirdiği anlamına gelmez. Belirli bir alanda sorun yaşadığı bunun önlenmesi, eğer gelişmişse bu sorunun tedavi edilmesi gerekiyor. Kişi sosyal, iş ve aile yaşamına daha doyum içerisinde sürdürebilsin diye.”

Ebeveynlere önemli görevler düşüyorrnrnKişiyi bilgisayar, oyun, internet bağımlılığına iten nedenler arasında aile içi iletişimin çok önemli yer tuttuğunu vurgulayan Uzm. Psi. Yetiş, şu ifadeleri kullandı:

“Günümüzde anne ve babalar yoğun bir tempoda çalışmakta ve çocuklarına yeterince zaman ayıramamaktadır. Birçok ebeveynde çocuğu durdurmak için, daha küçük yaşlarda yemek yedirebilmek için interneti telefonu, televizyonu bir şekilde kullandıklarını görmekteyiz. Bunlar bağımlılık gelişmesi açısından riskli davranışlardır.

Anne babanın, çocukla zaman geçirmesi, çocuğun spora bazı faaliyetler içinde bulunması çocuğun internet ve bilgisayar bağımlılığı gelişimini azaltmaktadır. Ebeveynler mümkün olduğunca tüm sürelerini çocukları ile zaman geçirerek değerlendirmeleri önemlidir.”