Trabzon'un Akçaabat ilçesindeki tarihi bin 100'lü yıllara dayanan Akçakale Kalesi'nde yapılan kazı çalışmalarının ikinci bölümü başladı. Bizans dönemine ait 8 mezarda iskeletler, Bizans ve Osmanlı dönemine ait sikkeler ve seramik parçaları ile 19. yüzyıla ait top ve bir kilisenin bulunduğu Akçakale Kalesi'ndeki kazı çalışmalarının ikinci bölümünde kafatası olmayan bir iskelet ortaya çıktı.
Trabzon'un Akçaabat ilçesine bağlı Akçakale Mahallesi'nde 900 yılın üzerinde tarihi geçmişe sahip olan Akçakale Kalesi'ndeki kazı çalışmalarının ikinci bölümü başladı. 1100-1200 yılları arasında Bizanslılar tarafından yoğun olarak kullanılmaya başlanılan kalede 2017 yılında Akçaabat Belediyesi tarafından yapılan kazı çalışmalarında kalenin 1468 yılında Osmanlı yönetimine geçtiği ve 1900'lü yılların başlarına kadar kullanıldığı tespit edildi.
Yürütülen kazı çalışmalarında Bizans dönemine ait 8 mezar ve bu mezarlara ait iskeletler, Bizans ve Osmanlı dönemine ait sikkeler ve seramik parçaları ile 19. yüzyıla ait bir top bulunurken, kalenin son günlerindeki çalışmalarında bir de kilise bulunmuştu. Akçakale Kalesi'nde 2017 yılında gerçekleşen kazı çalışmalarının en önemli buluntusu tek nefli kilise olurken, tekrar başlayan kazı çalışmalarında 23 adet sikke bulundu.
Sikkelerden 20 tanesinin Bizans, iki tanesinin Osmanlı ve bir tanesinin de geç antik döneme ait olduğu tespit edilirken, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğretim üyesi İlker Mete Mimiroğlu ve Asistanı Sanat Tarihçi Adem Kundakçı koordinatörlüğünde yürütülen kazı çalışmalarında pipo ve paçaları, Osmanlı ve Bizans dönemine ait sırlı seramik parçaları, cam parçaları, gülle, ok uçları ve madeni objeler bulunurken, kafatası olmayan Bizans dönemine ait olduğu değerlendiren bir iskelet ortaya çıktı. İş makinesi kullanılmayan ve elle yapılan kazıda elde edilen buluntular koruma altına alınırken, arkeolojik kazının ardından Akçakale Kalesi'nin turizme kazandırılması için restorasyon projesi de hazırlanıyor. Kazı çalışmalarının Haziran ayına kadar bitirilmesi hedeflenirken, çalışmalarının tamamlanmasının ardından elde edilen buluntuların kalede sergilenecek.
“Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait objeler var”rnrnAkçakale Kalesi'nde yürütülen kazı çalışmaları ile ilgili bilgiler veren Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, Akçakale'nin turizm açısından önemli olduğunu belirtti. Başkan Ekim, “Özellikle kültür turizmi açısından bu bölge konumu önemli. Geçmişteki mücadelelerde ilk burası alındığında Trabzon fetih edilmiş oluyordu.
2010 ve 2017 tarihlerindeki kazılarından sonra bu yıl içerisinde yaz başında sonlanacak bir kazı planlıyoruz. Bu bölgedeki kazıyı tamamlayarak restorasyon işlemlerine devam edeceğiz. Bu bölgenin turizme kazandırılması adına hocalarımızla beraber planlamalarımızı gerçekleştirip buranın ülke ekonomisine ve turizmine kazandırılmasına belediye olarak vesile olacağız. Kazı çalışmaları yaz başında bitecek. Restorasyon projesini de bu yıl sonuna kadar neticelendiririz. Sonrasında o proje ile birlikte ihalesini gerçekleştirerek burası turizme kazandırılacak. Bu kale içerisinde Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait objeler var. Bizans dönemine ait kilisenin temelleri mevcut. Bunlar kazıyla birlikte ortaya çıktı. Ayrıca 9 tane iskeletleriyle birlikte mezar çıktı. Bunların Bizans dönemine ait olduğu söyleniyor. Çıkan objeleri de ileride sergileyeceğimiz bir çalışma yapıyoruz” ifadelerini kullandı.
Trabzon'un Akçaabat ilçesine bağlı Akçakale Mahallesi'nde 900 yılın üzerinde tarihi geçmişe sahip olan Akçakale Kalesi, Trabzon'un fethi sonrası 1468 yılında Osmanlı yönetimine geçti. Kale, Cumhuriyet döneminde hazine malı olarak devlete devredildi. 2005 yılında 475 bin TL bedelle kamulaştırılan Akçakale Kalesi'nde 2007 yılında kurtarma kazıları yapıldı. O dönemde yapılan kazı çalışmalarında 4 iskelet, kemik parçaları, toprak kaplar, bronz çiviler ve Bizans seramiği parçaları bulundu. Moloz ve kesme taştan yapılmış olan kalenin büyük bölümü yıkılmasına rağmen ana gövdesi günümüze kadar ulaşırken, son yıllarda kale tarım arazisi ve çocukların oyun sahası olarak kullanılıyordu.