Türkiye'de kar haberleri

Uludağ'da düşe kalka kayak keyfi

SÖMESTR tatilinde yoğunluk görülen Uludağ'da, tatilin tadını çıkartan gençler, düşe kalka kayak ve snowboard yapıyor. Jandarmanın olası yararlanma olayına karşın kar motoru ile sürekli devriye gezdiği Uludağ'da 112 Acil Servise günde ortalama 30'a yakın düşme veya çarpışma sonucu yaralanma olayları geliyor.

Kayakseverlerin 'Beyaz Cennet' olarak tanımladıkları Uludağ'da oteller, sömestre tatilinde doluluk oranı yüzde 90'a ulaştı. Kar kalınlığının 180 santim olarak ölçüldüğü Uludağ'da gençler gündüz kayak yapıyorlar gece eğleniyor. Özel dersler ile sadece iki saat içersinde kayak öğrenen gençler, pistlerde ilginç görüntüler sergiliyor. Bir çoğunun düştüğü pistlerde, çarpışma sonucuda kazalar yaşanıyor. Son 2 gün içersinde pistlerden uzaklaşarak kaybolan 4 kişiyi kurtaran Jandarma Arama ve Kurtarma Timleri'ni yaralanan kişileri ise ilk müdahalesini olay yerinde yaptıktan sonra ambulans ile 112 Acil Servise taşıyor. Uludağ 112 acil Servise günde ortalama 30 kişinin düşme veya çarpışma sonucu yaralanarak geldiği belirtildi.

Bu yıl Arap turistlerinde büyük ilgi gösterdiği 5 bin yatak kapasiteli Uludağ'da 30'a yakın otel ve misafirhane bulunuyor.

En küçük dağcı babasının izinde

ANTALYALI dağcı Yılmaz Sevgül'ün 8 yaşındaki oğlu Yiğit, babası gibi dağcı olarak yetişiyor. Sarp kayalıklara kolaylıkla tırmanan, kar yürüyüşlerine katılan küçük dağcı, Erzurum'da buzdan şelaleye çekiçle tırmandı.

Dünyanın en yüksek dağı Everest'e ünlü dağcı Nasuh Mahruki ile birlikte tırmanan, AKUT Antalya Birim Sorumlusu ve Akdeniz Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Yılmaz Sevgül, oğlu Yiğit'i de dağcı olarak yetiştiriyor. Konyaaltı İlçesi'nde bulunan Abdurrahman Neriman Bileydi İlkokulu 3'üncü sınıf öğrencisi küçük dağcı, hafta sonları babasıyla dağ yürüyüşlerine çıkıyor, kaya tırmanış kamplarına katılıyor. Öğretmeni tarafından da çok sevilen Sevgül, dağcılıktaki başarısı ile okulunun ve arkadaşlarının da dikkatini çekiyor.

BUZDAN ŞELALEYE TIRMANDI

Küçük Sevgül, geçen günlerde Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası Buz Tırmanış Festivali'nde 30 metre yükseklikteki buzdan şelaleye tırmanarak görenleri şaşırttı. Dağcı babası Yılmaz Sevgül gibi doğa ile mücadeleyi seven Yiğit Sevgül, gün boyunca buzdan şelalede zirveye çekiç salladı ve tırmanmayı başardı. Buz tırmanışının ardından Antalya'ya dönen Yılmaz Sevgül ve Yiğit Sevgül, zaman kaybetmeden Toroslar'ın zirvesi Tahtalı Dağı'na kar yürüyüşü yapmaya çıktı.

"DÜZ YOLDA YÜRÜR GİBİ TIRMANIR"

Oğlunu doğayı seven, doğa sporları ile uğraşan bir birey olarak yetiştirmeye gayret ettiğini belirten Yılmaz Sevgül, şöyle dedi:

"Oğlum iyi tırmanıyor. Yaşına göre çok başarılı. Fakat önemli olan bu değil. Önemli olan Yiğit'in babasıyla bir şeyler paylaşması, baba-oğul arasındaki güveni sonuna kadar hissetmesi. Haftada en az bir gün birlikte dağ yürüyüşüne çıkıyoruz, kaya tırmanışı gerçekleştiriyoruz. Yiğit, düz yolda yürür gibi kayalara tırmanabilir. Bu başarısının altında yatan ayrıntı, baba oğul arasındaki güven ilişkisi. Tırmanışlarımız sırasında Yiğit'i güvenlik ipi ile kendime bağlarım. Burada oğluma vermek istediğim ayrıntı, 'Sen bana güven ben sana güveniyorum' mesajı. Dağda ilk kural eşine güvenmektir. Çünkü olabilecek bir kaza da, düşmede ve kaymada, sizi tutacak eşinizdir. Aranızdaki o güvenlik ipi onun içindir. Bu tür yaklaşımlar çocuk gelişimi için de çok önemli. Biliyorum ki Yiğit, bundan 20 yıl sonra adını dünyaya duyuran bir dağcı olacak. Fakat en önemlisi, kendisine güvenen, özgüveni yüksek, kazanma hırsı olan, hedef belirleyen, hedefe ulaşan bir iradeye sahip güçlü bir karakter olması. Onun bu yaşta o dağa bu tepeye tırmanmasından daha önemli olan kendisine güvenen bir kişiliği sahip olması."

TEKNİĞİ ÖĞRENDİ VE TIRMANDI

Erzurum buzdan şelaleye tırmanış macerasının oğlu için bir dönüm noktası olduğunu sözlerine ekleyen Sevgül, "Yiğit, kaya tırmanışları yapar, dağ yürüyüşlerinde kendisinden kat kat güçlü insanlarla birlikte rotayı takip eder. Fakat buzdan şelaleye tırmanmak bambaşka. Bana buzu gördüğünde 'buraya çıkmak istiyorum' dedi. Bir gün boyunca küçük buz parçalarında tekniği gösterdim. Ertesi gün benim arkamdan buza tırmandı. Yüzünde kendisine olan güveni, gücü hissettim" diye konuştu.

Kornişli kayan çocuklar kayağa başladı

KIŞ turizminin gözde merkezlerinden Palandöken'de ayaklarına taktıkları kornişle kayan Ferdi ve Adem Çelik kardeşlere, Vali Ahmet Altıparmak sahip çıktı.

Merkez Yakutiye İlçesi'nin Üçkümeevler Semtinde oturan Mustafa Kemal Ortaokulu öğrencisi 11 yaşındaki Ferdi ile 13 yaşındaki Adem Çelik, sakız satmak için yürüyerek çıktıkları Palandöken'de ucunu bükerek ayakkabılarının altına koydukları alüminyum kornişle kaymanın keyfini çıkardı. DHA'nın 'Palandöken'de kornişli kayak' haberini gören Vali Ahmet Altıparmak, kayak merkezlerinden sorumlu Vali Yardımcısı Ömer Hilmi Yamlı ile Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fuat Taşkesenligil'e çocukların bulunması ve için talimat verdi

Vali Altıparmak'ın isteği üzerine kornişle kayarken bulunan Çelik kardeşler yırtık ayakkabı, çoraplarını çıkarıp ilk kez kayak kıyafetli giyerek büyük mutluluk yaşadılar. Acemi pistine çıkan Çelik kardeşlere ilk kayak dersini de Vali Yardımcısı Ömer Hilmi Yamlı verdi. Kardeşi Ferdi ile hayallerinin gerçekleştiğini belirten Adem Çelik, şöyle dedi:

"Her gün 2 saat yürüyerek Palandöken'e çıkıyoruz. Amacımız Palandöken'e gelen tatilcilere sakız satmak. Babamın işi yok ve 8 kardeşiz. Tatilde sakız satarak eve para götürüyorduz. İş olmadığı zamanlarda yanımızda gördüğümüz kornişleri ayağımızın altına koyup kayıyorduk. Bizimli ilgili haberler çıkınca hayatımızın rengi değişti. Hep imrenerek baktığımız kıyafetleri giydik ve kayak takımlarına kavuştuk. Şimdi bize öğle yemeği de veriyorlar. Kayarken, kayakla korniş arasında çok fark olduğunu gördük. Vali amcaya çok teşekkür ediyoruz. Dağa çıkacağımızın heyecanı ile çoğu zaman uyumuyor ve sabahı zor ediyoruz."

Ekonomik sorunlar nedeniyle kayak yapamayan yüzlerce çocuğa bu spor dalını öğrettiklerini belirten Vali Yardımcısı Ömer Hilmi Yamlı ise şunları söyledi:

"Erzurum'da halkın ve çocukların kayak yapmasını çok önemsiyoruz. Kayakçı yetiştirmek ve potansiyeli artırmak için çaba harcıyoruz. Bu coğrafyada yetişenlerin kendi coğrafyalarına uygun bu sporu yapınca çok daha başarılı olduklarını gördük. Sizin haberi üzerine Vali bey bizlere talimat verdi. Çocukları yine kornişle kayarken bulduk. Çelik kardeşlere yeni kıyafet ve kayak takımları aldık. Bir de kayak öğretmeni görevlendirdik. Yarıyıl tatili boyunca Palandöken'de kayak yapacaklar. Belki de ileridi ikisi de milli takıma girecek. Çünkü kayağı çok seviyorlar. İlk dersi ben verdim. İkisi de yetenekli. Valilik olarak Çelik kardeşler gibi maddi imkanı olmayan 100'lerce çocuğa kayak yaptırıyoruz."