Usta gazeteci Uğur Mumcu, bundan tam 21 sene önce aracına konulan bombanın patlaması sonucu yaşamını yitirdi.
Mumcu için bugün Ankarau00b4da suikasta uğradığı caddede ve mezarının başında anma etkinlikleri düzenlenecek, akşam ise meşaleli yürüyüş gerçekleştirilecek. Ayrıca 24-31 Ocak tarihleri de 'Adalet ve Demokrasi' haftası olarak isimlendiriliyor
Mumcu,1969u00b4da avukatlığı bırakarak okuduğu üniversitede asistan oldu. 1974 yılında üniversiteden ayrılarak profesyonel gazeteciliğe adım attı. Üç yıl sonra Cumhuriyetu00b4in kadrolu yazarı oldu. 'Çıkmaz Sokak', 'Sakıncalı Piyade', 'Bir Pulsuz Dilekçe', ile 'Büyüklerimiz' kitaplarından bazıları. Yazılarında, hem sorunları dile getirdi, hem de hukuka aykırı ve yasadışı uygulamaların üstüne gitti.
Uğur Mumcu, 22 Ağustos 1942 tarihinde Kırşehir'de doğdu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okudu. Yazmaya öğrencilik yıllarında başladı.
Cumhuriyet Gazetesi'nde yayımlanan 'Türk Sosyalizmi' başlıklı makalesiyle Yunus Nadi Ödülü'nü aldı. Daha sonra Yön, Kim, Akşam, ANKA Ajansı, Türk Solu ve Milliyet'te yazıları yayımlandı.
1969'da avukatlığı bırakarak okuduğu üniversitede asistan oldu. 1974 yılında üniversiteden ayrılarak profesyonel gazeteciliğe adım attı. Üç yıl sonra Cumhuriyet'in kadrolu yazarı oldu. 'Çıkmaz Sokak', 'Sakıncalı Piyade', 'Bir Pulsuz Dilekçe', ile 'Büyüklerimiz' kitaplarından bazıları. Yazılarında, hem sorunları dile getirdi, hem de hukuka aykırı ve yasadışı uygulamaların üstüne gitti.
Uğur Mumcu, 24 Ocak 1993 yılında arabasına yerleştirilen bombanın patlaması sonucunda hayatını kaybetti. Son yazısı ise 'Zeyilname' oldu. İşte o yazı
BİR KİŞİYE YAPILAN HAKSIZLIK
'Bir kişiye yapılan haksızlık, bütün topluma karşı işlenmiş bir suçtur. Bu bilinci paylaşmak ve bu sorumluluğu yerleştirmek zorundayız. Uygarca paylaşılan sorumluluk bilinci, özgürlüğün de, demokrasinin de tek güvencesidir. Bu güvence sağlanmadıkça, demokrasinin temeline tek bir taş bile konmuş olamaz. Unutmayalım ki 'cesur bir kez, korkak bin kez ölür'. Önemli olan, insanın böyle bir toplumda 'mezar taşı' gibi suskunluk simgesi olmamasıdır.